Tarihi camilerde neden örümcek ağı ve böcek bulunmaz?
Eski tarihlerde deve kuşu yumurtasının yaydığı koku örümcek ve benzeri küçük böcekleri rahatsız ettiğini keşfeden ecdadımız, bunu mimarimizde kullanmışlardır. İşte detaylar:
Eski tarihlerde deve kuşu yumurtasının yaydığı koku örümcek ve benzeri küçük böcekleri rahatsız ettiğini keşfeden ecdadımız, bunu mimarimizde kullanmışlardır.
Yumurtanın içini harca karıştırıp, kabuğunu ise kandil çanaklarına yerleştirmişlerdir. Böylece cami içinde örümcekler ve böcekler bulunmaz.
Yumurtanın içini boşaltmadan bozulması sağlandığında, konulan mekandaörümcek ve haşerelere karşı kovucu özelliği ortaya çıkıyor. Hatta bu yumurtalarOsmanlı’da da kullanılmış. Mimar Sinan’ın eserlerine baktığımızda kubbelere devekuşu yumurtaları konulduğunu görüyoruz. Bu mekanlara örümcekler giremiyor ve dolayısıylaağ öremiyorlar.
Mimar Sinan’ın kalfalık eseri olarak bilinen Süleymaniye caminin inşası sırasındaKanuni Sultan Süleyman’ın Afrika’dan onlarca devekuşu yumurtası getirttiği bilinmektedir.
Mimar Sinan, Süleymaniye Camii’ni yaparken, avizelerde bulunan kandil çanaklarının aralarına devekuşu yumurtaları koydurtmuş. Aradan 400 yıl geçtiği için oyumurtaların çoğu kırılmış ya da çalınmış. Sayıları 300’den 30’a düşmüş. Geriye kalan 30 yumurta da, zaman içinde bildiğimiz yumurta renginden, karara karara kahverengiye dönüşmüş. Ama dikkatlice bakıldığında onların kocaman devekuşu yumurtaları olduğu anlaşılır.
Bu konuya güzel bir örnek'de Beyşehir'deki Eşrefoğlu Camii'dir
Eşrefoğlu Camisi İmamı İsmail Efe, kabuğu kırılmadan çürütülmüş devekuşu yumurtasının bulunduğu mekana örümcek ve haşerelerin girmediğini belirterek, Eşrefoğlu Camisi'nin tavanına iki tane devekuşu yumurtası astıklarını ifade etmiştir.
700 yıllık camiyi ziyaret eden bir vatandaş tarafından gönderilen devekuşu yumurtalarının camide örümcek ağı oluşumuna engel olacağını dile getiren Efe, ''Bir ziyaretçimizin önerisiyle bu devekuşu yumurtalarını camimizin tavan kısmında iki ayrı yere astırdık. Daha önce ahşap yapı olması nedeniyle camimizde çok örümcek ağıoluşuyor, bu da görsel bir kirliliğe neden oluyordu'' dedi.
Efe, Anadolu'da ağaç çatı ve direkli, düz tavanlı ulu camilerin en büyüğü olan Eşrefoğlu Camisi'nde ahşap olması nedeniyle sürekli örümcek ağı olduğunu ifade ederek, ''Bu öneri bize ilaç gibi geldi. Devekuşu yumurtalarının asılı olduğu bölümlerdeartık örümcek ağına rastlamıyoruz. Büyük bir mekan olduğu için daha çok devekuşu yumurtasına ihtiyacımız var. Önümüzdeki günlerde 8 tane daha yumurta gelecek. Onların da muhtelif kısımlara yerleştirilmesiyle camimizde örümcek ağı sorunu tarihe karışacak'' diye konuştu.
Efe, Mimar Sinan'ın da eserlerinin kubbelerinde de devekuşu yumurtası bulunduğunu, günümüzde de birçok tarihi mekana örümcek ağını önlediği içindevekuşu yumurtası yerleştirildiğini sözlerine ekledi.
(Dini Haberci)
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.