Türkiye, 22 mühendisle uzaya açılıyor

Türkiye, 22 mühendisle uzaya açılıyor

Bakanlar Kurulu'nun 2005'te aldığı karar doğrultusunda, uydu teknoloji transferi için önce Fransa'ya ardından Japonya'ya gönderilen 22 Türk mühendis yerli uydu tasarımı ve üretimine öncülük edecek.

Dalbay, yaptığı açıklamada, yerli haberleşme uydusu imal etmenin uzun soluklu bir çalışma olduğunu, bu konuda girişimde bulunabilmek için öncelikle yörünge haklarının geniş olması gerektiğini söyledi.

Uluslararası Telekomünikasyon Birliği'nce 31, 42 ve 50 derecelerdeki yörünge haklarının Türkiye'ye tahsis edildiğini ifade eden Dalbay, söz konusu yörünge haklarını kaybetmemek için buralarda başından bu yana uydu işlettiklerini kaydetti.

2005 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla uydu ve uzay konusunda çok ciddi bir adım atıldığına dikkati çeken Dalbay, ortaya çıkan vizyon sonucunda 10 yıllık planın ortaya konulduğunu söyledi.

10 yıllık planın önemli bir kısmı da bu alanda yetişmiş insan gücü, insan kaynağı oluşturmak olduğunu dile getiren Dalbay, şöyle devam etti:

''Yörünge hakları olmadan uydu işletmeciliği yapamıyorsunuz. Geniş yörünge haklarının olacak ki yerli haberleşme uydusu üretimi için önemli bir alan olsun. Yerli haberleşme uydusu için de insan kaynağınızın olması lazım. Bu anlamda Bakanlar Kurulu kararıyla Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığımız ile TÜRKSAT'a bu görev veriliyor. Biz de 2006 yılında TÜRKSAT 3A projesine başlamıştık. TÜRKSAT 3A projesinin içine uydu haberleşmesi ve haberleşme uydularıyla ilgili teknoloji transfer programı da konuldu. Bu program çerçevesinde 22 mühendis arkadaşımız bizim 3A uydumuzun üretildiği Fransa'daki üretim merkezinde yaklaşık 1,5 yıl eğitim gördüler ve bu alandaki teknolojiyi Türkiye'ye transfer etmek için bilgi birikimi adımı atıldı. Teknoloji transfer programı bittikten sonra Türkiye'ye dönen mühendislerle yerli haberleşme uydusu yapabilme ve kendimize ait özgün bir haberleşme uydusu tasarlayabilme çalışmasına başladık. Bunda önemli bir mesafe katettik.''

Türkiye'de bu alanda çok ciddi bir açık olduğuna dikkati çeken Dalbay, Türkiye'ye dönen mühendislerin bir kısmının yerli haberleşme uydusu tasarımı projesine devam ettiğini, bir kısmının da Göktürk 1 Projesi'nin içindeki kurulumu devam eden Uydu Üretim Merkezi'nde yaklaşık 3 yıldır tam mesai görev yaptığını anlattı.

-Mühendislerden 8'i Japonya'da-

Özkan Dalbay, Türkiye'ye dönen 8 mühendisin de Japonya'daki uyduların üretiminde görev aldığını, önümüzdeki günlerde 7 kişiyi daha Japonyaya göndereceklerini söyledi.

Japonya'daki toplam 15 kişilik ekibin daha sonra Türkiye'de 2013 yılında hizmete girecek olan Uydu Üretim Merkezi'nde fiilen görev alacağını ifade eden Dalbay, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Japonya'daki arkadaşlarımız TÜRKSAT 4A ve 4B uydularının üretimine bizzat katılıyor. Bu çok önemli bir bilgi birikimidydi. Teknoloji transferi konusunda Türksat 4A ve 4B dışında yeni bir program yapma ihtiyacımız kalmayacak. Haberleşme uydusu tabi çok karmaşık bir iş. Çok karmaşık elektronik sistemler olan haberleşme uydularıyla ilgili bilgi birikimi daha büyük bir çabayı gerektiriyor. 4A ve 4B dışında artık bilgi transferi ya da tecrübe kazanma için yeni bir projeye gerek kalmayacak. O arkadaşlarımız üretim programını bitirdikten sonra Türkiye'ye dönecekler. Burada kavramsal tasarımı bitmiş olan yerli haberleşme uydusunu son haline getirip önümüzdeki yıl da hizmete grecek olan Uydu Üretim Merkezi'nde tamamen tasarımı TÜRKSAT mühendislerine ait haberleşme uydusunu üretmeye başlayacaklar.''

-Ekip, öğrencileri de yetiştiriyor-

Söz konusu 22 mühendisin yurt dışında ve yurt içinde bu alanlarda çalışmış kişilerden seçildiğini dile getiren Dalbay, ''2006 yılında, Amerika'da, Avrupa'da, Avustralya'da bu alanlarda görev yapmış üniversitelerde ya da şirketlerde çalışan veya yurt içinde değişik kurumlarda çalışanlardan oluşturulan bir ekip bu'' dedi.

Yetişen mühendislerin Türkiye'de bilgi ve birikimleriyle gençleri de yetiştirdiğini belirten Dalbay, sözlerini şöyle sürdürdü:

''İTÜ ile biz mini uydu projesi yaptık. 30 santimlik bir haberleşme uydusu bu. İnşallah 2013'ün şubat ayında uzaya fırlatacağız. İTÜ'de bizimle bu projeye katılan öğrenci ya da öğretim üyelerinden bir kısmını biz Japonya'ya göndereceğimiz ekibin içine dahil ettik. Dolayısıyla yeni seçtiğimiz arkadaşlarımızı da benzer alanlarda belli bir yetkinliğe erişmiş arkadaşlarımız arasından oluşturuldu.

-Ülkedeki istikrarın önemi-

Uydu uzay programlarının 10-15 yıllık projeler olduğunu ifade eden Dalbay, ''Dolayısıyla ancak böyle bir istikrar ortamında hayata geçebilen ve Türkiye'nin vizyonunun parçası haline gelmişse sonuç alınabilen bir çalışmalar. Şu anda bu konuda hiçbir eksik yok. Yaptığımız çalışmalar Türkiye'nin vizyonunun parçası haline gelmesi ve istikrar sayesinde hayata geçti ve ciddi bir aşamalar kaydetti'' diye konuştu.

2009 yılında kendilerinin de 10 yıllık uydu stratejik planı yaptıklarını söyleyen Dalbay, şunları kaydetti:

''Uydu sayısını 7'ye çıkardık. Bu projeyi böldük. 2015 yılı sonunda yerli üretimi de içeren yeni bir uydu projemiz var. Onun da inşallah sözleşmesini imzalayacağız. TÜRKSAT 5A Türkiye'de TAI Tesisleri'nde üretilecek. Bu uyduda 20 civarında yerli katkı olacak. Bir sonraki uydu projesinde yerli katkı oranını yüzde 50'nin üzerine çıkarmayı hedefliyoruz. TÜRKSAT 6A projemizin de 2014 yılında sözleşmesini imzalayıp 2017 ya da 2018'de uzaya göndermeyi planlıyoruz. TÜRKSAT 6A'da tamamen Türkiye'deki Uydu Üretim Merkezi'nde üretilecek. Tasarımı da tamamen TÜRKSAT mühendislerine ait olacak. TAI'de şu anda kurulumu devam eden 2013'te hizmete açılacak Uydu Üretim Merkezi'nde üretilecek.''

Rotahaber