İslam âleminde, Hazreti Muhammed'in (sav), “Allah'ım! Recep ve Şaban aylarını bizim için mübarek kıl ve bizi Ramazan'a kavuştur” dualarıyla karşılamış olduğu ve "üç aylar" olarak bilinen, mağfiret, bereket ve arınma mevsimine ulaşmanın sevinci ve heyecanını yaşanıyor.

Rahmet, bereket ve manevi yenilenme mevsimi olarak da bilinen üç aylar, 2 Şubat Çarşamba günü başlayacak ve perşembeyi cumaya bağlayacak gecede de Regaip Kandili idrak edilecek.

Müslümanlara dini hissiyat ve ibadet yoğunluğu eşliğinde gündelik hayatlarını sorgulama, yenileme ve zenginleştirme fırsatı sunan üç aylar, şimdiden heyecanını hissettirmeye başladı.

Regaip, Miraç ve Berat kandilleri ile Kadir Gecesi gibi özel gecelerin de idrak edildiği üç aylarda, oruç tutma, Kur'an-ı Kerim okuma ve sadaka verme gibi ibadetlere daha çok yöneliş olması tavsiye ediliyor.

Recep, Şaban ve Ramazan aylarının önemi ile ilgili İLKHA’ya konuşan Malatya İl Müftüsü Veysel Işıldar, üç ayları fırsata çevirip bol bol ibadet etme hem ferdi hem de tüm Müslümanlar için dua yapılması tavsiyesinde bulundu.

Önümüzdeki Perşembe'yi Cuma’ya bağlayan gece de Regaip Kandili'nin idrak edileceğini hatırlatan Işıldar, maneviyat açısından önümüze büyük bir fırsatın sunulduğu Regaip gecesinin dua ve ibadetle geçirilmesi gerektiğine dikkat çekti.

“Çok kıymetli zaman dilimleri”

Üç ayların tüm İslam ve insanlık alemine hayırlar getirmesi temennisinde bulunan Işıldar, “Üç ayların kıymeti ile sevgili Peygamberimiz (sav) bir hadisi şerifinde, ‘Allah’ım, (cc) Recep ve Şaban aylarını bizim için bereketli kıl ve bizi Ramazan ayına ulaştır’ diye buyuruyor ve üç aylar bu dua ile değer kazanıyor. Burada dikkat edecek olursak, Recep ve Şaban’ın Ramazan’a giden bir hazırlık olduğunu buradan anlıyoruz. Zamanları ve mekânları yaratan Allah Teala’dır. Biz, Allah’ın yarattığı zaman ve mekanla mukayyetiz. Yani o zamanı değiştirme, o mekânı Allah’ın takdir ettiği şu fani dünyadan başka bir yere gidip de başka bir alemde gezegende yaşama şansımız yok. Dolayısıyla Cenab-ı Hak bir ayeti kerimede ‘Benim rahmetim her şeyin ötesine geçmiştir’ diye buyuruyor. Yani rahmeti, gazabının ötesine geçmiştir. Öyleyse üç aylar, Allah’ın Müslümanlara, bir fırsat olarak bahşettiği, tekrar kendilerini gözden geçirmek için bahşedilen çok kıymetli zaman dilimleridir.” diye kaydetti.

“Allah’ın rızasını kazanmak için bulunmaz bir fırsattır”

Üç aylarda ilk önce Regaip Kandili’nin idrak edileceğini anımsatan Işıldar, şöyle devam etti:

“İnşallah üç ayların başında Regaip Kandili’ni idrak edeceğiz. Regaip Gecesine biz kandil diyoruz çünkü ecdadımız bu gecelerde o günün şartlarında camilere kandiller asmak suretiyle bu gecelerin geldiğini ilan etmişler. Literatürümüze Kandil Gecesi diye girmiştir ama bunun aslı Regaip Gecesidir. Yani Allah’ın rahmetine, mağfiretine koşmanın, rağbet etmenin adıdır. Çünkü Regaip rağbetten geliyor. İnşirah suresinde, ‘Öyleyse, bir işi bitirince diğerine koyul. Ancak Rabbine yönel ve yalvar.’ diye buyruluyor. Öyleyse biz, Allah’ın rahmetinin coştuğu hem bu dünyada hem de ahiret saadetimize vesile olacak üç ayların başlangıcı olan Regaip Gecesiyle inşallah bismillah deyip giriş yapacağız. Bizim için manevi bir iklimdir. Kardeşlik, dayanışma, sevgi, muhabbet için ve Allah’ın rızasını kazanmak için bulunmaz bir fırsattır. Recep ayından sonra gelecek olan Şaban ayında da aynı şekilde inşallah Miraç Gecesini idrak edeceğiz, daha sonra Beraat Gecesini idrak edeceğiz ve inşallah daha sonra Ramazan ayına gireceğiz. Bizim için Ramazan ayını çok değerli kılan ‘Biz bu Kur’an-ı Ramazan ayında indirdik’ ayeti kerimesidir. Ramazan ayının çok kıymetli olması, Kur’an-ı Kerimin o ayda indirilmiş olmasındadır. O ayda oruç tutulmasındandır. Allah’a karşı yapılan en samimi ibadet, oruç ibadetidir. Ve aynı zamanda Ramazan ayında bin aydan daha olan Kadir Gecesi vardır. Dikkat edilirse kademe kademe bizi manevi bir zirveye ulaştıracak, manevi ikramların ihsanların bol bol olduğu böyle bir mevsime inşallah giriyoruz.”

“Üç ayları çok iyi değerlendirmemiz gerekir”

Üç ayların çok iyi değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Işıldar, “Fert olarak, aile olarak ve toplum olarak bu zamanları çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Kendimizi tekrar gözden geçirmemiz gerekiyor. Davranışlarımızı, komşuluk haklarımızı, çocuklarımıza, milletimize, ülkemize ve tüm Müslüman kardeşlerimize karşı olan sorumluluklarımızı yerine getirmemiz gerekiyor.” dedi.

“Bu ayları dolu dolu geçirelim çokça ibadet yapıp dua edelim”

Üç aylarda çok dua edilmesi tavsiyesinde bulunan Işıldar, “Bu aylar aynı zamanda, sadaka vermemiz, nafile ibadetler yapmamız ve mümkünse nafile oruçları tutmamız gereken zamanlardır. Öyleyse, bu ayları dolu dolu geçirmeye çalışalım, çok çok dua edelim. Bireysel olarak duaya çok ihtiyacımız var ama tüm Müslüman kardeşlerimize çok dua etmeliyiz. Allah Teala Fatiha suresinde, ‘Ya Rabbi bizi sırat-ı müstakimine eriştir. Dalalete, sapıklığa gidenlerin yolundan bizleri uzak tut.’ diye buyuruyor. Bakınız, Allah’ım sadece sana ibadet eder senden yardım dileriz diyoruz. Kur’an-ı Kerimi açtığımızda ilk olarak duaya böyle başlıyoruz. Duada da kolektif bir anlayış var. Rabbimiz bize bu dünyada da ahirette de iyilik güzellik ver diyoruz. Bana ver demiyoruz, bize ver diyoruz. Çünkü İslam anlayışında ben değil, biz anlayışı vardır. Bundan dolayı bu şekilde yapılan dualar Allah katında çok daha makbuldür. Öyleyse bu aylar çok kıymetli olduğu için dualara icabetin rahmet kapılarının daha çok açıldığı için fert, birey, toplum olarak kolektif dualarımıza da mutlaka çok yer vermemiz gerekiyor.” diye kaydetti.

Işıldar son olarak, mübarek üç aylara erişilmeyi ve idrak etmeyi tüm Müslümanlara nasip edilmesi duasında bulundu.

İLKHA