'Uluslararası gençlik ve zararlı alışkanlıklar sempozyumu'
Sızıntı, Yeni Ümit ve Hira dergilerinin ortaklaşa düzenlediği Ürdün, Fas ve Cezayir’den ilim adamlarının katılımıyla gerçekleştirilen ve 2 oturum olarak yapılan ‘Uluslararası Gençlik ve zararlı alışkanlıklar sempozyumu’ Antalya’da başladı.
Sempozyumun organize edilmesine katkı sağlaya Sızıntı Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Prof. Dr. İrfan Yılmaz, yayın hayatına 36 yıl önce başlayan derginin amacının yeni yetişen nesillerin ahlaklı, düzgün insanlar olması için çareler aramak olduğunu ifade etti. Yozlaşma ve bozulmanın önüne geçmek için ahlaklı, eğitimli nesillere ihtiyaç olduğunu belirten Yılmaz, “İnsanlığın dünya ve ahiret saadeti adına fedakarlıktan çekinmeyen bu nesillerin yetiştirilmesi bir gayret gerektiriyor. Bu genç nesilleri harabata sürükleyen olaylara bir yenisi daha ekleniyor. Sizin ıslah adına yaptığınızdan daha fazlası bozma ve tahrip adına çeşitli dış mihraplar tarafından nesillere altın tepsilerde sunuluyorsa sizin iyi niyetle yaptığınız faaliyetler hissedilmeyecektir. 36 senedir bu uğurda elinden geleni yapmaya gayret eden Sızıntı Dergisi ilmi heyeti bu sempozyumu biyolojik ve psikolojik gönüllere destek verecek şekilde bilim adamları arkadaşlarımız davet ettik. Meselelerin ahlaki ve ilmi boyutu ele alacak şekilde ilim adamları davet edildi.” dedi.
Yeni Ümit Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Ergun Çapan da toplumların, insanların makam, para, ahlaki zaaflar gibi imtihanlar karşısında başarılı olamadığını söyledi. Alkol, sigara ve uyuşturucu bağımlılığı gibi fiziki maddi alışkanlıklar karşısında toplumun büyük çoğunluğu başarı gösteremediğini anlatan Çapan, bu problemlerin çözülmesinde yeni bir neslin inşasına ihtiyaç olduğunu ifade etti.
PROF.DR. AŞRATİ: ÇEVRE KİRLİLİĞİ, AHLAKİ KİRLİLİĞİNİN YANINDA ÇOK KÜÇÜK BİR ZARAR
Sempozyuma Cezayir’den katılan El-Biyd Üniversitesi Edebiyat ve İslam Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Aşrati, “Çevre kirliliği ahlaki kirliliğinin yanında çok küçük bir zarardır. Ahlaki kirlenmişliğin komplikasyonları da esas çevre kirliliğinden çok daha fazla tehlikelere yol açar.” dedi. Batı dünyasının bu tür zararları engelleyecek materyalleri olduğunu belirten Aşrati, gençliğin önünde zararların etkilerini spor, sanat ve eğlence faaliyetleriyle tolere etmeye çalıştığına değindi ve İslam dünyasının da dini çerçevede bunu yapması gerektiğine işaret etti.
PROF.DR. EL-MECALİ: ZARARLI ALIŞKANLIKLARIN SEBEBİ GENÇLERİN İÇİNDE BULUNDUĞU BOŞLUK
Sempozyuma katılan Ürdün Üniversitesi Tefsir ve Kur’an Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muhammed el-Mecali de Hz. Muhammed’in(sas) 17 yaşındaki bir genci, içerisinde Hz. Ebubekir, Hz. Ömer(ra) gibi sahabelerin olduğu bir orduya komutan yapmasına dikkat çekerek, ‘’Bu Peygamberimizin bize gençlerle ilgili bir mesajıdır.’’ dedi. Toplumun gençlere güvenerek önem arzetmesi gerektiğini belirten el-Mecali, zararlı alışkanlıkların sebebinin boşluk olduğunu kaydetti.
'BİZİM TEK DERDİMİZ VAR; HİZMETİ KENDİ ÜLKELERİMİZE NASIL TAŞIYABİLİRİZ'
İslam’ın aksiyon dini olduğunu belirten Mecali, bunun da boşlukları doldurduğunu ifade etti. Türkiye’de Hizmet Hareketini tanıma fırsatını yakaladığını belirten Mecali şunları söyledi: “Hizmet nedir? Hizmet eşittir aksiyon, yani boşluğu dolduran bir aksiyon. O zaman ben ne mutlu Türkiye’ye diyorum ki; hizmet var. Bizim tek derdimiz var; Hizmeti kendi ülkelerimize nasıl taşıyabiliriz. Biz bu derdi taşıyoruz. Hizmet aynı zamdan bir çağrı, bir mesaj, Allah’a çağrı. Kur’an’da ‘Allah’a davet eden, çağırandan daha faziletli bir insan olabilir mi?’ diyor. İşte Hizmet böyle bir şeydir. O zaman gençlerle yakın olmamız gerekiyor. Bir baba olarak, genç sadece elimi öpsün, böyle düşünmemek gerekiyor. İslam bizi hiçbir zaman kenara çekilmeyi teşvik etmez. Aksiyona teşvik eder. Bizden önceki insanlar aksiyoner oldular. İnsanları dine çağırdılar. Türkiye, Arap dünyasından baktığımız zaman eski günlere dönmek için bizim için umut. En büyük ümidimiz Hizmet. En büyük güveni Hizmet'ten alıyoruz. Yol haritasında biz Hizmeti izliyoruz.”
PROF.DR. ŞABBAR: GENÇLİĞE SAHİP ÇIKMASI GEREKENLERİN SAYISI AZ, KÖTÜLÜK YAPANLAR İSE ÇOK GÜÇLÜ
Sultan Mevlana Üniversitesi İslam Fıkhı Fakültesi Prof. Dr. Said Şabbar da gençliğin kötülük ile iyilik arasında gidip geldiğini belirterek, iyilik çevresinde bulunan gençliğe sahip çıkması gerekenlerin sayısının az olduğunu, kötülük yapanlar ise çok güçlü olduğuna dikkat çekti. Dini bilgisi zayıf olan insanları, dünya bilgisinin işgal ettiğini anlatan Şabbar, “Esas dünyevi saldırılara nasıl karşı koyacağız? Dini öğrenerek buna karşı koyacağız. Burada Türkiye’de sizin bir hususiyetiniz var. Burada size özel bir şey var. Biz size bundan dolayı gıpta ediyoruz. Türkiye’deki hizmet gönüllülerin açtığı yurt ve okulları kastediyorum. Bu zamanda bunlar çok önemli. Ben bugün hizmetin açtığı okul, yurt, yuvalara Efendimiz döneminde açılan evler, insan yetiştirilen kurumlar nazarıyla bakıyorum. Asrı Saadette sahabe kiramın evleri yeni nesillerin yetiştirildiği birer okuldur.” dedi.
Açılış konuşmalarının ardından ilk oturumda Turgut Özal Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şenol Dane ‘Zararlı Alışkanlıkların Beyin ve Kalp Sağlığı Üzerine Menfi Tesisleri’, Prof. Dr. Prof. Dr. Mahmut Akpınar ‘Uyuşturucu Trafiğinde Türkiye’nin Yeri’, Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muhittin Akgül ‘Zararlı Alışkanlıkların Korumada Dinin Yeri ve Önemi’ ve Fatih Üniversitesi Yabancı Diller Eğitim Bölüm Başkanı Doç. Dr. Yakup Çetin ‘Zararlı Alışkanlıklar Gizli Tehlike: Subliminal Mesajlar’ konulu sunum yaptı.
İkinci oturumda ise Dokuz Eylül Üniversitesi Prof. Dr. İrfan Yılmaz ‘Her şey Bir Sigara İle Başlar’, Psikiyatrist Uzman Dr. Mahir Yedişdal ‘Zararlı Alışkanlıklar, Birey ve Toplum’, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Osman Abalı ‘Zararlı Alışkanlıklar Psikososyal Sebepleri’ ve Ressam ve Karikatürist Öznur Kalender ise ‘Sanatçı Gözüyle Zararlı Alışkanlıklar’ başlıklı sunum yaptı.
cihan
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.