2015-2016 eğitim öğretim yılı daha önce açıklanan takvimden birinci ve beşinci sınıflar için 21, diğer sınıflar için 14 gün geç açıldı. Öğrenciler, turizmcilerin talepleri üzerine Kurban Bayramı sonrasında, 28 Eylül’de ders başı yaptı. Okullar açılalı henüz bir ay geçmişken bu kez de 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ve 1 Kasım seçimleri nedeniyle hafta sonu ile birlikte tatil beş buçuk güne uzadı.

Kasım ayında öğrencileri iki günlük bir tatil daha bekliyor. 25-26 Kasım’da 8. sınıfların gireceği Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş’in (TEOG) ilk dönem sınavları nedeniyle ortaokul öğrencileri bu günlerde ders yapmayacak. Çoğu özel okulda olduğu gibi, ortaokullarla aynı binada eğitim yapan ilkokullar da bu tarihlerde tatil olacak. 25 Ocak-5 Şubat arası ise sıra sömestr tatiline gelecek. Tabii eğer arada kar tatili olmazsa. 

Haftalık ders saatleri, toplamda eğitim yapılan gün sayısı, ülkeden ülkeye farklılık gösteriyor. Türkiye’de iki dönem halinde 180 iş günü eğitim yapılıyor. Yaz tatili ise yaklaşık 3 ay. Eğitim yılının süresi, ders saatleri eskiden bu yana tartışma konusu. 

ÜLKELERİN YILLIK EĞİTİM SÜRELERİ

Lüksenburg 212
Hollanda ve İtalya 200
Finlandiya 190
Portekiz 184
Belçika 182
Türkiye 180
İngiltere 178
İspanya 175

Okula dönüş zor oluyor

4+4+4 şeklinde uygulanan 12 yıllık zorunlu eğitime geçilirken Milli Eğitim Bakanlığı da Türkiye’nin eğitimin ilk sekiz yılında uyguladığı ders saati sayısının 43 ülkenin altında olduğunu, AB ülkelerine göre bir yıl geride olunduğunu açıklamıştı. Sınıflara göre ders saatlerinde değişiklikler yapılırken, 180 iş günü olan eğitim süresinin de diğer ülkelerdeki 190-220 gün ortalamasına çekileceğinden bahsedilmişti. Eğitim yapılan gün sayısında değişiklik yok. Ancak planlanmayan tatiller de araya girdikçe öğretmen, öğrenci ve veliler okula dönüş zor oluyor.

"Ödevler, konular sıkışıyor"

Uzayan tatillerin çocuğunun düzenini etkilediğini söyleyen velilerden biri bankacı Yansı Harmanbaşı. Oğlu Umut Harmanbaşı MEV Koleji 4. sınıf öğrencisi. Anne Harmanbaşı bu sene uzayan yaz tatili sonrasında hâlâ oğlunun tam olarak okula odaklanamadığını anlatıyor:

"Çocuklar bir tempoya giriyor. O tempo bozulduğu zaman dağılmaları kolay oluyor. Uyku düzeni dahil pek çok şey etkileniyor. Yıl sonuna müfredat yetişmeyecek. Ödevler sıkışacak, dersler sıkışacak. Oğlum da bundan kaygılanıyor. Daha yoğun bir tempoya girdiğinde de endişe duyuyor. ‘Hep böyle devam edecek mi?’ diye soruyor. Sosyal anlamda da etkileniyorlar. Cumartesi günlerine okul etüt koyduğu için zaten sosyal aktivitelerden fedakarlık ediyoruz. Tatiller uzayınca da bazı şeyleri yetiştirmek için fedakarlıklar artıyor. Bu sefer çocuklar bunalıyor."
Harmanbaşı, çocuklar konsantre olamadığı için öğretmenlerin de ders işlerken zorlandıklarını söylüyor.

Rehberlik ve Psikolojik Danışma Derneği İstanbul Şube Başkanı Alparslan Dartan'a göre yeterli zamanlarda tatil verilmesi öğrenciyi motive eder. Ancak gereğinden fazla tatil öğrencilerin motivasyonlarını olumsuz etkiliyor.

"Veli baskısı artıyor"

Eğitimin süreklilik işi olduğunu anlatan Dartan, uzayan tatillerin öğrencileri ve öğretmenleri nasıl etkilediğini şöyle açıklıyor:

"Öğrenme süreçleri, öğrencinin bireysel hedefleri ile ortaya koyduğu tutum ve davranışlarla yakından ilgili. Öğrenmenin en önemli koşullarından biri zamanında, yeterli sürelerde tekrar yapmak. Öğrencinin zaman planlaması yapması ve ders çalışmaya başlaması gerekiyor. Bu yıl ciddi aksama yaşanıyor. Öğrencinin ve öğretmenin okula hazır oluşluğuna ket vuruluyor. Tatil uzayınca sınavlar sıkışmaya başlıyor. Müfredatın yetiştirilmesi gerekiyor. Özellikle TEOG, LYS ve YGS’ye hazırlanan öğrenciler de olumlu etkisi olmuyor. Düzenli çalışma alışkanlığı bizim öğrenci profilimizde yok. Sıkıntılar yaşanıyor. Öğrenci uzaklaşıyor. Teknoloji diğer dijital araçlar öğrencinin başka yöne yönelmesine neden oluyor.  Bakanlık etütlerle telâfi edileceğini söylüyor. Ancak etütler normalde de var. Telafi edecek zaman dilimi yok. Sıkıştırıyorsunuz. Herkes sıkışıyor. Bu kez veli çocuğun başında durup baskı kuruyor ders çalışması için. Sosyal ilişki azalıyor."

aljazeera / Umay Aktaş Salman