Nimetullah AKAY
Yağdır Mevlâm!..
Yağdır Mevlâm yağmuru!.. Yağdır ki, çölleşen topraklarla birlikte, çoraklaşan gönüllerde de, rahmetinle güller ve çiçekler açsın. Kum fırtınaları, havaya karışan kurşun parçaları, kalblerdeki günah kirleri dünyamızı her zamandakinden daha fazla yaşanmaz hale getirdi ne yazık ki… Rahmet yağmurlarına muhtacız Allah’ım…
Ey yağmuru yağdıran Rahman ve Rahim olan Rabbim! insanlık bütün zerreleriyle Rahmetine muhtaç durumdadır. Hazan mevsimini yaşıyoruz. Sararan yapraklar bir bir toprağa düşmektedir. İnsanın bulaşık elinin kirletmeye çalıştığı bütün mahlûkat hüzün içindedir. Her varlık, Rabb-i Rahimin merhametinin ve şefkatının tecellisine mazhar olmasının beklentisi içindedir…
İnsaniyet, insan nev’inin isyan naralarıyla ile sarhoş olmasının mahcubiyeti içindedir. Yeryüzünün bütün mahlûkatı Âdemoğullarının cahilce ve nankörce fiillerini hayret ve taaccüple temaşa etmektedir adeta. Gözlerin güzellikleri seyretme çabalarına, kulakların güzel nağmeleri duyma beklentisine çirkinlikler mani olmaya çalışmaktadır ne yazık ki…
Rahmetini bizden esirgeme ey Kâinatın Rabbi olan Allah’ım!.. Elbette bizden istenen, uçsuz bucaksız Kâinatın küçücük bir cüz’ü hükmünde olan dünya misafirhanesinde asi olmamak, ev sahibi gibi davranmamaktı. Gözlerimizle müşahede ettiğimiz ahirete olan hicretlerden ders almamanın hicranı içindeyiz. Rahmet bulutları yerine gaflet karanlıkları dünyamızı çepeçevre sarmış durumdadır. Derdimiz büyük, senden başka sığınılacak merci yoktur Rabbimiz!..
Dersimize yeterince çalışmamanın ve bunun sonucu olarak imtihanı kaybetmenin kaybını düşünmeyecek kadar gabileştik, kalbi kararanların peşine düştük, bakarken görmeyenlerden olduk… Kumlara gömülmüş olan kafalarımızı çıkarıp gerçekleri keşfetmemiz için, kalblerimizi rahmet yağmurlarıyla günah kirlerinden temizlememiz için bize imkân ver, ey gücü her şeye yeten, Kadir olan Hâlık-ı Kerimim!..
Yağdır Mevlâm!.. Üzerimize boşalt rahmet bulutlarını, ey dertlerin dermanı yanında bulunan, ey yokluk karanlıklarında kaybolmak üzere olanları kurtarabilen, ey küçücük bir iltifatla dahi insanı yüceltebilen Rabbim!.. Dertlerimize derman, kalblerimize iman, akıllarımıza iz’an, kereminle bizlere bolca ihsan nasip et… Bizleri bu çöllerde mahvettirme, Sana olan iman-ı kâmille bizleri hakiki insan sınıfına dahil et ey gönüllerin şifası, ey dara düşenlerin kurtarıcısı olan Rabbim!..
Güldür Mevlâm!.. Ahirzaman fitnelerinin dağdağaları içinde muzdarip olan bîçare selim olan akıllara, ağlamakla kan çanağına dönen gözlere, gözyaşlarını kalbine gömen gönüllere imanlı huzur ve İlâhî sürur nasip et… Bizleri rızana nail kıl, rahmetinle bizi güldür Allah’ım!..
Yüzdür Mevlâm!.. Bize verdiğin nimetlerin hakkını veremedik, şanına layık bir şekilde sana ibadet edemedik, ihsanlarına karşı layıkıyla şâkîr olamadık, Habibin ve Resulün olan Muhammed’in (asm) yüksek değerini derk edemedik, o en ekmel insana layıkıyla ümmet olamadık… Bütün kusurlarımızla, isyanımızla, günahlarımızla yüce huzuruna sığınmamıza, rahmetine dehalet etmemize izin ver, Lütfunla muamele et, bizi iman ve ihlâs bahrinde yüzdür, ey rahmet hazinesi tükenmez olan Rabb-i Rahimim!..
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.