Yağmurun katreleri ruh ve canlarına mermi gibi kasten atıldığına işarettir
Günün Risale-i Nur dersi
Bismillahirrahmanirrahim
Bakara Sûresi 17-20. âyetin tefsiri
Mezkûr âyetin ihtivâ ettiği cümlelerin heyetlerindeki münasebetlere gelince: 1 ﴾اَوْ كَصَيِّبٍ﴿’deki اَوْ süflî ve gayr-ı süflî münafıkların iki kısma münkasım olduklarına işarettir. Ve her iki temsilin birbirine münasip olduğuna ve münafıkların haline uygun bulunduğuna remizdir. Ve aralarında müşabehetin bulunması, malûm ve müsellem olduğuna imadır. Ve keza, اَوْ kelimesi huruf-u atıftan terakkiyi ifade eden بَلْ kelimesinin mânâsını mutazammındır. Çünkü ikinci temsil, birinci temsilden daha şedittir.
كَصَيِّبٍ’deki ك münafıkları yağmura teşbih etmek içindir. Halbuki birbirine müşabih değildir. Aralarında mutabakat yoktur. Öyleyse müşebbehün-bih olacak şey, mukadderdir. Zikredilmemesi, lâfzın îcaz ve ihtisarı içindir. Lâfzındaki îcaz da mânânın itnâbı, yani uzatılması içindir. Mânânın bu uzatılması da sâmiin vüs’at-i hayaline havale edilir ki, makama münasip cümleleri tayin etsin. Meselâ,
اَوْ كَالَّذِينَ سَافَرُوا فِى صَحْرآءَ خَالِيَةٍ وَلَيْلَةٍ مُظْلِمَةٍ فَاَصاَبتْهُمْ مُصِيبَةٌ يُصِيبُ
gibi, münafıklara müşebbehün-bih olmaya uygun ve uzun bir cümleyi takdir edebilir. Yani, “Münafıklar hâli bir sahrada, zulmetli bir gecede sefer ederlerken, yağmur musibetine tutulan yolcular gibidir.”
İhtar: Herkesin bildiği 2 مَطَرٌ kelimesine, melûf olmayan 3 صَيِّبٌ kelimesinin tercihen zikredilmesi; o yağmurun katreleri güya birer musibet olup, onların ruh ve canlarına mermi gibi kasten atıldığına işarettir.
1 : “Sağanak yağan yağmur gibi…” Bakara Sûresi, 2:19.
2 : Yağmur.
3 : Sağnak yağan yağmur.
Bediüzzaman Said Nursi
İşaratü'l-İ'caz