Yer ve dağlar kaldırılıp bir darbe ile birbirine çarpılarak darmadağın edildikleri zaman
Ayet meali
Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak (c.c), Hâkka Suresi 9-18. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:
9 . Fir‘avun ve ondan öncekiler ve altüst olan (şehir)ler(in halkı olan Lût kavmi) de o günah (şirk) ile geldi.
10 . Öyle ki Rablerinin elçisine isyân ettiler de (Allah) onları (şiddeti gittikçe) artan bir yakalayışla yakalayıverdi!
11 . (Nûh tûfânında her tarafı) su bastığında, şübhesiz ki biz sizi akıp giden (gemi)de taşıdık.
12 . Tâ ki onu sizin için bir ibret yapalım ve belleyici kulaklar, onu bellesin!
13,14,15 . Artık Sûr’a bir üfleyişle üflendiği, yer ve dağlar kaldırılıp bir darbe ile birbirine çarpıl(arak darmadağın edil)dikleri zaman, işte o gün olacak olan olmuş (kıyâmet kopmuş)tur!
16 . Ve gök yarılmıştır; artık o gün o, (pek çürük ve) zayıftır!
17 . Melek(ler) onun (göğün) etrâfındadır. Ve o gün Rabbinin arşını, onların üstünde olan sekiz (melek) taşır.
18 . O gün (hesâb için Rabbinize) arz olunursunuz; sizden hiçbir sır, gizli kalmaz! (*)
(*) “Şu mevcûdâtın Mâliki (sâhibi), mülkünde cereyân eden herşeyin inzıbâtına (kaydedilmesine) büyük bir ihtimâmı (ehemmiyet vermesi) var. Hem hâkimiyet vazîfesinde nihâyet derecede dikkat eder. Hem rubûbiyet-i saltanatında (kâinâtın terbiye ve idâresinde) gāyet ihtimâmı gözetir. O derece ki, en küçük bir hâdiseyi, en ufak bir hizmeti yazar, yazdırır. Mülkünde cereyân eden herşeyin sûretini müteaddid (pek çok) şeylerde hıfzeder (saklar). Şu hafîzıyet (muhâfaza edicilik) işâret eder ki, ehemmiyetli bir muhâsebe-i a‘mâl defteri (amellerin hesablarının görüleceği defter) açılacak ve bilhassa mâhiyetçe en büyük, en mükerrem (aziz), en müşerref (şerefli) bir mahlûk olan insanın büyük olan amelleri, mühim olan fiilleri; mühim bir hesab ve mîzâna (tartıya) girecek, sahîfe-i amelleri (amel defterleri) neşredilecek.” (Zülfikār,10. Söz, 30-31)