ABD'de yeni ''sigara'' araştırması: Bağışıklık sistemi üzerindeki etkisi yıllarca sürüyor
ABD'de yapılan yeni araştırmada sigaranın insan vücudunun bağışıklık sistemini değiştirdiği, sigarayı bıraktıktan yıllar sonra bile insanların hastalık ve enfeksiyonlara karşı daha savunmasız kaldığı ortaya çıktı
ABD'de yapılan yeni bir araştırmaya göre sigaranın kişinin bağışıklık sistemini zamanla değiştirdiği ortaya çıktı. Kişi tütünü bıraktıktan yıllar sonra bile normal bir insana göre hastalık ve enfeksiyona karşı daha savunmasız kalıyor. Tütün tüketme oranı 1960'lardan bu yana düşse de, ABD'de önlenebilir ölümlerin başlıca nedeni olmayı sürdürüyor ve her yıl 480.000'den fazla kişinin ölümüne neden oluyor.
Nature bilim dergisinde yayınlanan çalışmada, sigarayı bırakmak için yeni bir neden keşfedildi. Araştırma, sigara içmenin vücudun enfeksiyonla mücadele etme yeteneğini nasıl azalttığını ve kişiyi eklem iltihabı, lupus gibi iltihap içeren kronik hastalık riskine sokabileceğini gösteriyor.
Fransız biyoloji yazarı Dr. Violaine Saint-André, "En kısa zamanda sigarayı bırakın" uyarısında bulundu. "Çalışmamızın özellikle gençlere verdiği en önemli mesaj, sigaraya hiç başlamamanın uzun vadeli bağışıklık için önemli bir çıkar olmasıdır." dedi.
Araştırmacılar, yaşları 20 ila 69 arasında değişen bin sağlıklı insandan alınan kan örneklerini zaman içinde inceledi. Araştırmacılar yaş, cinsiyet ve genetiğin yanı sıra yaşam tarzı, sosyoekonomik sorunlar ve beslenme alışkanlıkları gibi 136 değişkenin bağışıklık tepkisini nasıl etkilediğini görmek istedi. Kan örnekleri koli bakterisi ve grip virüsü gibi yaygın mikroplara maruz bırakıldı ve bağışıklık tepkileri ölçüldü.
Institut Pasteur'de eş yazar Dr. Darragh Duffy'ye göre çalışmadaki bağımlılar sigarayı bıraktığında bağışıklık tepkileri bir düzeyde iyileşti, ancak yıllarca tamamen düzelmedi. "İyi haber şu ki, sıfırlanmaya başlıyor. Sigaraya başlamak hiçbir zaman iyi bir fikir değildir, ancak sigara içiyorsanız, bırakmak için en iyi zaman şu an." ifadelerini kullandı. Aynı zamanda çalışma, bir kişi ne kadar çok sigara içerse bağışıklık tepkisinin de o kadar değiştiğini ortaya koydu. Yine Duffy, "İçmeyi herhangi bir miktarda azaltmak, bu etki açısından hala olumlu bir gelişme" diye ekledi.
Çalışmada, sigara içmenin bağışıklık sisteminin iki ana koruma biçimi üzerinde uzun vadeli epigenetik etkileri olduğu görüldü, doğuştan gelen ve uyarlanabilir yanıt. Doğuştan gelen yanıt üzerindeki etki, kişi sigarayı bıraktığında hızla ortadan kalkıyor, ancak uyarlanabilir yanıt üzerindeki etki bıraktıktan sonra bile devam ediyor.
Doğuştan gelen bağışıklık tepkisi, cildin, mukoza zarlarının, bağışıklık sistemi hücrelerinin ve proteinlerinin mikroplarla savaşmasının genel yoludur. Vücut doğuştan gelen tepkinin yeterince koruyucu olmadığına karar verdiğinde, adaptif bağışıklık sistemi devreye girer. Kanda ve diğer vücut sıvılarında bulunan antikorlardan, bir tehdidi "hatırlayabilen" ve daha önce gördüğü tehditleri daha iyi hedef alabilen B ve T lenfositlerinden oluşur.
Saint-André, "Çalışmamızın en önemli keşfi, sigaranın B hücreleri ve düzenleyici T hücreleri ve epigenetik değişikliklerle ilişkili adaptif bağışıklık üzerinde kısa ve uzun vadeli etkileri olduğudur" dedi.
Yeni araştırmanın bazı sınırlamaları mevcut. Deney laboratuvardaki kan örneklerinde yapıldı, ancak bağışıklık sistemi gerçek hayatta farklı tepki verebiliyor. Fakat Duffy, geniş bir kan örneği koleksiyonuyla gösterebildiklerine kıyasla, insanlarda yapılan meydan okuma çalışmalarının hala nispeten sınırlı boyutta olduğunu söylüyor. Uzmanlar sigaranın yanı sıra pek çok şeyin bağışıklık yanıtımızı etkilediğini, genetik geçmişimizde bağışıklık yanıtımızda payı olduğunu belirtti. Ayrıca vücut ağırlığı ve obezitenin de bağışıklık yanıtını etkilediğine dair kanıtlar artarak devam ediyor.
Amerikan Tabipler Birliği'nin tıbbi sorumlusu Dr. Albert Rizzo, doktorların sigaranın akciğerde iltihaplanmaya yol açtığını uzun zamandır bildiklerini, ancak bunun bağışıklık sistemindeki tüm sorunları açıklamadığını söyledi.
Bu gelişme sigarayı bırakmış olan tiryakilerin bile neden KOAH (Kronik obstrüktif akciğer hastalığı) gibi rahatsızlıklar geliştirebildiğini de açıklar nitelikte.
Star
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.