Risale Haber - Serdar Aslan'ın haberi

Yapılan araştırmalar gösteriyor ki anne sütü çocuğun ihtiyaçlarına göre yaratılıyor ve anne üzerinden çocuklara ulaştırılıyor. Yaratılan süt çocuğun yaşına, hastalığına, cinsiyetine yani ihtiyacına göre farklı yaratılıyor. Bilim bunu "vücut otomatik algılıyor" diye ifade etse de Rahmân, Rahîm, Lâtif ve Kerîm gibi isimlerinin tecellisiyle bu yaratılış ancak Allah'ın eseridir.

Samsun'da Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. İsmail Bektaş, anne sütünün erken doğan, zamanında doğan ve hasta bebeklerde farklı salgılandığını belirterek, "Araştırmalarda kız bebek, erkek bebek olmasında bile anne sütünde değişiklikler oluştuğu ifade edilmektedir" dedi.

Hürriyette yer alan habere göre çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. İsmail Bektaş, anne sütünün bebekler için en değerli besin olduğunu ifade etti. Anne sütünün mutlaka bebeklere verilmesi ve heba edilmemesi gereken bir besin olduğunu anlatan Uz.Dr. Bektaş, "Anne sütünün özelliği erken doğan bebekte, zamanında doğan bebekte, hatta hasta bebekte farklı salgılanır. Vücut bunu otomatik olarak ayarlar. Hatta beslenme öncesi ve sonrasında dahi farklılık vardır. Eğer bebeğiniz 28-30 haftalıksa salgılanan anne sütü daha besleyicidir. 40 haftalık bir bebekte ise anne sütü daha farklıdır" diye konuştu.

Anne sütünün emzirmenin en başında daha açık renkte, kıvamı daha sıvı olduğunu söyleyen Uz.Dr. İsmail Bektaş, "Emzirmenin sonuna doğru ise bebek biraz daha yavaşlayarak emmeye başlar. Anne sütü daha koyu sarı kıvamlı hale gelir. Hatta yeni araştırmalarda gerçi hayvanlar üzerinde yapılmıştır ama kız bebek, erkek bebek olmasında bile anne sütünde değişiklikler oluştuğu ifade edilmektedir" dedi.

Uz.Dr. Bektaş, bebeklere anne sütünün 2 yaşına kadar verilmesini önererek, "Bebeğin beslenmesinde en doğal, en doğru olan süt onun annesinin sütüdür. En uygun beslenmedir. Bebeğin bağışıklık sistemi gelişmediği için mikroplara karşı savaşması gerekir. Bunu anne sütüyle başarabilir. Savunma faktörüdür. Anne sütü bebek için koruyucudur" diye konuştu.

Bediüzzaman Said Nursi hazretlerinin eserlerinden konu ile ilgili bazı kısımlar ise şöyle:

Rezzak-ı Hakikî çocukların rızkını sütle verdiği gibi, onların da rızkını o Hâlık-ı Rahîm veriyor. 
Emirdağ Lahikası

Evet, kâinatın şehadetiyle, nihayet derecede Rahmân, Rahîm ve Lâtif ve Kerîm olan Hâlık-ı Zülcelâli ve'l-İkram, çocukları dünyaya gönderdiği vakit, arkalarından rızıklarını gayet lâtif bir surette gönderip ve memeler musluğundan ağızlarına akıttığı gibi... 
Mektubat

Evet, bilmüşahede görünüyor ki, rızık, iktidar ve ihtiyar ile mâkûsen mütenasiptir. Meselâ, daha dünyaya gelmeden evvel bir yavru, rahm-ı mâderde ihtiyar ve iktidardan bütün bütün mahrum olduğu bir zamanda, ağzını kımıldatacak kadar muhtaç olmayacak bir surette rızkı veriliyor.
Sonra, dünyaya geldiği vakit, iktidar ve ihtiyar yok, fakat bir derece istidadı ve bilkuvve bir hissi olduğundan, yalnız ağzını yapıştırmak kadar bir harekete ihtiyaç ile en mükemmel ve en mugaddî ve hazmı en kolay ve en lâtif bir surette ve en acip bir fıtratta, memeler musluğundan ağzına veriliyor.
Sonra, iktidar ve ihtiyara bir derece alâka peydâ ettikçe, o kolay ve güzel rızık, bir derece çocuğa karşı nazlanmaya başlar. O memeler çeşmeleri kesilir, başka yerlerden rızkı gönderilir.
Lem'alar

Ve sair hayvanatın ve insanın yavrularına memeler musluğundan Ab-ı Kevser gibi hoş, mugaddi, safi, halis, beyaz sütleri kırmızı kan ve mülevves fışkı içinden bulaşmadan, bulandırmadan imdatlarına gönderir, validelerinin şefkatlerini yardımcı verir.
Şualar