Nazlı ILICAK
Ayıplardan kurtuluyoruz
Fazilet Partisi'nden milletvekili olduğum sıralarda, TBMM'de, hem bir askeri birlik vardı, hem de her nedense askerlere ait olan gazinoya başörtülüler ve sakallılar sokulmuyordu. Hiçbir demokratik ülkede, Meclis'in içinde, tabur da olmaz, o taburun gazinosu da. Ama bütün milletvekilleri ve siyasi partiler, aralarında bu nahoş durumu konuşsalar dahi, "Böyle gelmiş, böyle gider" çaresizliği içindeydiler. Üstelik, bu acayip uygulamadan kamuoyu haberdar değildi. 15 Aralık 2011'de Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün TBMM Başkanlığı İdari Teşkilâtı Kanunu'nu imzalamasıyla, hem Meclis taburu TBMM'den çıkarıldı; hem de Meclis kampusu içindeki askeri gazino kapatıldı. (Vaka-i Hayriye!) Bugün, doğal karşılayabiliriz ama, benim milletvekilliği yaptığım 28 Şubat sürecinde, bırakınız böyle bir kararı icra etmek, konuşmak dahi cesaret işiydi. Şimdi, kapatılan gazinonun komutanı emekli astsubay Hamza Dürgen, anılarını anlatıyor. Meğer, Ahmet Hakan'ı bile gazino kapısından "sakallı" diye İlker Başbuğ'un talimatıyla sokmamışlar. Taner Yıldız, sade bir milletvekiliyken, gazinoya girmiş ama, sakallı olduğu için kendisine servis yapılmamış. 2007'de seçilen DTP'li milletvekilleri de gazinoya kabul edilmemiş; masa ayırtmak istediklerinde onlara, "Gazinomuz dolu" cevabı verilmiş. Dürgen, türbanlı olan ablasının, yeğenlerinin gazinodaki sünnet düğününü ancak yandaki çocuk parkından izleyebildiğini söylüyor.
Türkiye'de çok şey ortaya çıkıyor. Sadece faili meçhuller değil, böylesine rencide edici fiiller de, yavaş yavaş kamuoyuna mal oluyor.
Sabah
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.