Ömer Çiftçi'nin Haberi

RİSALEHABER- Bunu ispatlar nitelikte bir araştırma Yeni Zelanda Tutum ve Değerler Birliği'nden geldi. Yeni Zelanda genelinde 16 binden fazla kişinin katılımı ile yapılan anket ilginç sonuçlar verdi.

Ankette yorumlanan ilk sonuç, medyayı takip eden bireylerin Müslümanlara karşı nefret ve ön yargı taşıma ihtimalinin de arttığı oldu. Anketin sonucu popüler bilim dergisi Plos One'da da yayınlandı.

Araştırmanın ilk dikkat çekici yanı, Yeni Zelanda gibi nispeten hoşgörülü ülkede bile medyanın algı operasyonlarında başarılı oluyor olması. Bu sonuç ile ilgili ilk yorum yapan Otago Üniversitesi'nden öğretim görevlisi Dr. John Shaver oldu. Shaver, anket ile ilgili; "İnsanlar, haberleri çelişkili bilgileri indirgeyerek, inançlarını teyit etmek için önceden var olan önyargılarına uyan şekilde haber yorumlama eğiliminde" dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yeni Zelanda, medyanın neden olduğu Müslüman önyargısı hakkında genel olarak hoşgörülü insanlarından dolayı yapılan spekülasyonlar için iyi bir testtir. Hoşgörülü Kiwiler, hoşgörüsüz klişeleri reddetme ve medyanın etkisini azaltma eğiliminde bir halktır. Bununla birlikte, Müslümanlara karşı önyargının daha fazla medyaya açıklık ile ilişkisinin siyasi yelpazede olduğunu ve medyanın oluşturduğu nefretin Müslümanlara özgü olduğunu tespit ettik."

Araştırmacılar, bu tür sonuçların oluşmasında basının kullandığı dilin çarpıcılığının farkında. Örneğin, her birey gibi bazı Müslümanlar da çeşitli kanun dışı yollara saptığında, basın bu kişilerin Müslüman olduğunu özellikle vurgularken, diğer din mensupları için benzer durum söz konusu olmuyor.

İndependent'in haberine göre Wellington'ın Victoria Üniversitesi'nden Profesör Joseph Bulbulia, sonuçlar konusunda son derece üzgün olduğunu belirterek, basını Müslümanlar ile ilgili daha doğru bir dil kullanmaya çağırdı.