Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Halil Kılınç, çocuklarda konuşma bozukluğuna karşı uyarılarda bulundu.

Uzman Dr. Halil Kılınç, çocukluk çağındaki konuşma bozukluklarının büyük önem taşıdığını belirterek, 'Dil düşündüklerimizi karşımızdakilere iletmek için kullandığımız faaliyetlerin tamamını konuşmayı, anlamayı, yazmayı, okumayı ve tekrarlamayı içerir. Konuşma bu faaliyetler içinde olduğundan önemlidir' dedi.

Konuşma bozukluklarının çeşitli nedenleri olduğunu belirten Dr. Kılınç, 'Nörolojik sebepler, daha çok çocuklarda doğumsal spastik hastalıklar, cerebral palsy, otizm ile birlikte ortaya çıkar. Temelde sinir sistemindeki bozukluklar etkendir. Menenjit, travma, damarsal kökenli hastalıklar, kas hastalıkları, beyni etkileyen enfeksiyonlar çocuklarda dil ve konuşma bozukluğuna sebep olur. Ayrıca akciğerlerden gelen nefes gırtlakta bulunan ses tellerini titreştirerek vibrasyona neden olur. Bu vibrasyon dil, diş, dudak yardımı ile şekillenir, sonunda kelime ortaya çıkar. Dolayısıyla ses tellerindeki hastalıklar, ses teli felçleri, tümörler konuşma bozuklukları sebepleridir. Damak ve dudak yarığı, ağız bölgesindeki anatomik bozukluklar, akciğerlerden gelen ses tellerinde titreşimler oluşturan havanın direkt buruna gitmesi nedeniyle konuşma bozukluğu ortaya çıkar' dedi.

'İŞİTME BOZUKLUKLARI KONUŞMA BOZUKLUĞU YAPAR'

İşitme bozukluklarının da direkt dil ve konuşma bozukluğu yaptığına dikkat çeken Dr. Halil Kılınç, şunları söyledi:

'Yeni doğan döneminde yapılan işitme tarama testleri normal olsa bile daha sonraki dönemlerde geçirilen ateşli hastalıklar ve orta kulak iltihapları işitme kaybına sebep olur. Çocuk tamamen sağır olmasa bile bazı frekanstaki sesleri duymaması konuşma bozukluğuna sebep olur. Böyle durumlarda çocuğa yapılan testler ile hangi frekansları duyup duymadığı belirlenip, ona göre tedavi verilir. Özel cihazlar kullanılır. Ancak amaç bu işitme bozukluğunu erken tespit edip, tedaviye erken başlamak gerekir. 3-4 yaşından sonra başlanan tedavilerde başarı şansı azalmaktadır.'

2,5 yaşındaki bir çocuğun 50 kelime söyleyebilmesi gerektiğine dikkat çeken Dr. Kılınç, '3-4 yaşında konuşmasının yüzde 50 anlaşılabilir olması gerekir. 3-4 yaşına geldiği halde konuşamıyorsa, konuşma gecikmesi vardır denir. Öncelikle yapılacak iş işitme testidir. Sonuç normal ise konuşma terapisine başlanır. Gecikmiş konuşmada aile ve evdeki tutum da önemlidir. Bütün gün televizyon izleyen çocuklarda konuşmada gecikme olur. Konuşma terapileri alsalar bile ilerleme geç olur' ifadelerini kullandı.

Yeni Şafak