Atasam Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. İsmail Bektaş, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, dünyada her yıl yaklaşık 5 milyon yenidoğan ölümü gerçekleştiğine dikkat çekerek, "Bebeğinizi yenidoğan yoğun bakım ünitesi olan hastanede dünyaya getirin." uyarısında bulundu.

Dr. İsmail Bektaş, yenidoğan bebeklerin yüzde 10’unun solunuma başlayabilmek için yardıma gereksinim duduğunu ve yaklaşık yüzde 1’lik kısmına yoğun bakım uygulamak gerektiğini ifade etti. Bektaş, "Yenidoğan bakımında önceliği soluk yolu alır. Doğum esnasında akciğerlerdeki sıvı basınç nedeniyle ağız ve burun yolu ile dışarı doğru itilir. Bebeğin başı doğar doğmaz önce ağzı sonra da burnu temizlenmelidir.” şeklinde konuştu.

Yenidoğandaki önemli sorunlardan birinin ısı kaybı olduğunun altını çizen Uzm. Dr. İsmail Bektaş, şöyle dedi: “Öncelikle yapılması gereken ısı kaybını en aza indirmek olmalıdır. Bunun için hemen kurulayarak buharlaşmayı önlemeli, oda veya ambulansın ısısı en az 23-24 C olmalı, hava akımını önlemek üzere tüm kapı ve pencereler kapatılmalıdır. Bebeği kurulamak ve sarmak için kullanılan havlular kuru ve sıcak olmalıdır. Soğuk ortam ya da ısı kaybı, yenidoğanda ölümle yaşam arasında karar veren bir etkendir. Doğum yapacak olanların yenidoğan yoğunbakım ünitesi olan bir hastanede doğumlarını gerçekleştirmeleri oldukça önemli. Özellikle prematüre ve postmatüre bebekler yüksek risk altında, bu nedenle yenidoğan yoğun bakım ünitesi olan bir hastanede doğum yapılması hayati önem taşıyor."

Uzman Dr. İsmail Bektaş, 38. haftadan önce veya 2 bin 500 gramın altında doğan bebeklerin prematüre bebek olduğunu ve bu bebeklerin hipotermi, hipoglisemi, beslenme sorunları, çeşitli solunumsal sorunlar ve kalp sorunları yönünden risk altında olduklarını, 42. haftadan sonra doğan bebeklereyse, postmatüre bebek dendiğini ve ölüm oranının yüzde 15 olduğunu sözlerine ekledi.

Cihan