Bediüzzaman ve mücedditlik

Bediüzzaman ve mücedditlik

Müceddidin fonksiyonu yürürlükten kaldırılan herhangi bir ameli Kitap ve Sünnete göre ihya etmek ve uygulanabilirliğini göstermektir

İmam-ı Şafi için “Sünneti izhar etti, bid’atı ise imha etmiştir” denilmesinin sebebi budur. Bu da tecdidin özüdür. Siyasi değişim müceddidin sorumluluğuna dâhil değildir.

Müceddidin belirlenmesi, onunla çağdaş ulemanın zann-ı galibi; talebelerinin, yazılarının ve hizmetinin sağladığı fayda ile anlaşılır.

Bu açıdan İmam Muhammed el-Gazzali (v.505/1111) tartışmasız tam müceddittir.

Mücedditler genellikle Şafi’î mezhebine mensuptur. Tasavvuf erbabı bunun haricindedir.

İmam-ı Rabbani Müceddid-i elf-i Sani Şeyh Ahmed-i Sirhindi (v. 1034/1624) ikinci bin yılının müceddididir. 
İslam bilginlerinin tümünün ittifakı ile mücedditler sünnete bağlılığı teşvik ederler ve bid’attan kaçınmaya davet ederler.

Mevlana Halid-ı Bağdadi (v. 1242/1827) Nakşibendî silsilesinde Müceddid sayılmıştır.

Peki, son müceddit kimdir?

Yazının devamı için TIKLAYINIZ