23 Mart 1960'ta Şanlıurfa'da vefat eden Said Nursi'nin ahirete yürüyüşünden yaklaşık 2,5 ay kadar öncesinde çekilmiş iki fotoğrafı vardır. Said Nursi'nin birinde namaz kıldığı, diğerinde, fotoğrafı çeken kişiye elinin tersiyle 'çekme' işareti yaparken görüldüğü bu fotoğraflar, 2 Ocak 1960 tarihinde İstanbul'daki Piyer Loti Oteli'nin üçüncü katındaki 28 numaralı odadayken çekildi. Üstad, fotoğrafının çekilmesine çok kızdı, namazı bozdu, yeniden eda etti ve İstanbul seyahatinin geri kalanını iptal ederek Ankara'ya dönmeye karar verdi."

Huşû nasıl gözlemlenir?
Gözlemlenmez.
Dışarıdan görülen birşey değildir huşû..
Şöyle bir üst görüntünün atılmasını içeren bir ameliyat-ı cerrahiye gerektirir. Üst derinin çıkarılması operasyonu.. Saflaştırma...

O zaman, göz görünen göz değildir, bakışlar ilkinden çok başka olacaktır. Beden o bilindik yerinde değildir...
Madde o tuttuğumuz değildir...
Biraz ışık biraz bulut, arada ışıyan bir yanıp sönmek şeklinde...

Huşû nerde gizlidir... Sınırları nedir... Nerde başlar ve süresi ne kadardır...

Huşû içinde olmak nerde olmaktır? Tam olarak nerde olmaktır..  Tam olarak...

Huşû içinde olmak duruma alışık olmak mıdır?.
Ya da keşfetmiş olmak mıdır..
Yoksa ilk heyecan ve tedirginlik dışa yansıdığı gibi derinin altında da aynı mıdır..

Bildik midir huşû, içinde olan için.. yoksa her an bir yeni midir gözlerindeki korku ümit arası bakışta...

Özgüven midir yoksa dıştaki izlenimden çıkarılacak bir güven kaybı mıdır...

Bırakmışlık mıdır, bırakılmışlık mıdır, yoksa içte bulmuşluk mudur.. tam da kazanılmış ve de tutulmuşluk mudur (husûf ve küsûf) ...

Kaybetme korkusu da var mıdır içeride, huşû anında salınan...

Huşû.. alttaki cevelanın tam tersi bir tersimi midir...
Negatifi midir... Aşırı hızdan gelen durma hissi midir...
Zamanın karıştığı bir yumak... Donmuş anın durdurulduğu hareketin yanılsaması, bir boyut düşmesinden kaynaklanan eylemsizlik...
Akıl donması... İfade güçlüğü... Ruhun gözbebeğiyle yaşadığı geçici bir uyumsuzluk..
Aşırı titreşimden gelen kalıcılık hissiyle karışık yüksek anlam atlamalarının senkron sorunu, tanımsızlık...

Yüksek boyutun alt derecede yansıyacak olması gereği geçici bir görünme kusuru...
Yeni ve geçici ve bilinmeyen bir dil...
Bir ara evrenden yansıma...

Uyku ile uyanıklık arası, yakaza meydanında dikili bir heykeli...
Dilim dilim açılacak bir yakaza düzlemi arasında belli belirsiz ilk yakalanan taze görüntüsü...
Rahmi maderden geçisin çok uzaktan yansıyan bir karesi...

Fıtratın, dili olan vicdanın henüz giyinmezden önceki... Henüz söylenmemiş sözün ham görüntüsü...
İlk şaşkınlık, ilk alış...
Alışkanlık haline ilk geçişteki prova biçimi...

Huşû içinde henüz uyanmamış ve cesedini giymemişken, yokken ve de varken, emri beklerken çekilmiş, ilk emri alacak olmanın heyecanı ve ilk tedirginlik halini gösteren flû ve fakat en gerçekçi fotoğrafı.... Mavi yeşil su içersinde bir kalbin perdesine düşen...

Bir gözlemcinin yapmacık bir flaşıyla ürkecek bir güvercin tedirginliğiyle... Uçup gidecek bir huzûr halinde...