İddialı bir başlık attığımın farkındayım. Birliğin gizli kodları mı olurmuş diyeceksiniz? Elbette ki olur. Nifakın ve husumetin, fitnenin ve birliği bozmanın nasıl görünmeyen, perde arkası ve gizli niyetleri varsa, birliğin de buna mukabil pozitif ve simetri olmayan bir sistematiği vardır.

Nifak gizliden tezgahlar. İttihat aleni ve tebessüm doludur. Fitne alttan kaynatır, muhabbet açıktan ve kucaklayıcı şemsiyedir. Bölünmüşlük, memnuniyetsizliği gıda olarak seçer ve onunla yaşar. İhtilaflar hep gayr-i memnun ruhları bulur. Kazan kaynatanla, malzemeyi bulan ve şerbet diye içirenlerle bunu süt niyetine içenler hep ayrı ve birbirini tamamlarken bir kısmı gayr-i şuuri ve safdilliğin kurbanıdır, bir kısmı ise sinsi husumetin ve  nefsani  hıncın parçasıdır. Bir kısmı ise iradesizliğinin ve hissi incinmişliğin eseridir.

Yukarıda kısmen anlatmaya çalıştığım fitne psikolojisi ve ihtilafı körükleyen nedenler, zahiren makul ve ikna edici cerbezenin zihni bulandıran ve herkesin hususi dünyasının hassasiyetlerini tahrik ederek sonuç alsa da, bu yıkıcı ve yayılmacı beyin tümürlerini ıslah etmenin yolu muhabbettir. Panzehiri, şefkat merkezli ve iman tabanlı sevgidir.

Birlik; tanışmaya ve birbirini anlamaya dayalı diyalogdan hareketle düşüncenin ortak inşasıdır. Kalbten kalbe, ruhtan ruha, beyinden beyine, ru be ru, vicahi veya gıyabi davranıştan davranışa  yol vardır, etki vardır. Bu emanetlerin dokusunu birlikle taçlandırmak muhabbetle olur.

Buradan hareketle, eğer birliğin temel yaklaşımlarını dikkate alırsak; kendimizi, çevremizi, toplumu, ülkeyi ve dünyayı ona göre yorumlarız. Artan değerler sistemini ve katlanan muhabbet dalgasını bu şekilde kurabiliriz. Kartopu gibi, pozitif düşüncelerin ışık hızını manevi coşkunun dinamikleriyle birleştirdiğimiz zaman, birlik bilincinin yaklaştırıcı kimyası, kalbin aldığı yeni mesajlarla muhabbet tohumlarını eker.

Vicdanda filizlenen bu çekirdekler, mutluluk meyvesini verir. Paylaştıkça diğergam olmanın hasletiyle buluşur.

Kısaca birliğin şifrelerini girmeye ne dersiniz? Pin kodu sizde.  İsterseniz bunların kopyasını verelim. Bir örnekle açıklayalım. Ancak biliyoruz ki, herkesin birlik ruhu öncelikle kendisinden, iç kaynaklarından başlar:

1-Önce amaç birliği. Herkesin mutabık kalacağı ortak fikirde anlaşmak. Nedenini izah edeceğimiz bir başlangıç noktası ve birlikte yürüyüşün adını koyacağımız bir maksat olmalı.
2-Esas olan amaç birliği varsa, farklılığı kabullenmek fıtri olur. Kabullenici olmak bir lezzet iksiri olmaya başlar. Yeter ki amaca zarar vermesin ve yaralamasın. Bunu da müdrik, katılımcı şevk ve proje insanları mahviyetle başarabilir.
3-Küçük daireden geniş daireye doğru büyüdükçe, uzlaşma ve birliği her anlamda sağlamak  gittikçe zorlaşır. Esası korumak ve onun dışında geniş perspektifte ilkeli müsamaha ve kalıcı saygıya itina göstermek, ruhları ikiz hale getirir, kalplerin de kasavetini yok eder.
4-Geniş çaplı, yani toplum eksenli ve ülke bazlı yaklaşımlarda;özel ve grup merkezli bakış ve daralmalar,çözümü sizin dışınıza iter. Bu durum, beklentileri doğru okuyan ve anlamlandırıp çare üreten yaklaşımları öncelikli hale getirir ve birliğin adresi değişir.
5-Aile birliği, üyeleriyle sınırlıdır. Cemaati birlik mensuplarını kapsar. Toplum birliği, orada yaşayanların ortak iradesiyle mümkün olur. Ülke birliği ise vatandaşlık hakkına sahip insanların temel hakları ile insani yaşama standardını temin edecek bütün fikirlerin ortak değeri ile sağlanabilir. Her dairenin bir diğeri ile bağı vardır. Ama birbiri yerine ikame edilemezler.
6- İç içe birlikler, biri birinin alanına giriş ve çıkış yapabilmeli, ancak birbirine  müdahale ve kendine benzetme hakkını vermemeli. Özelden genele birbirini ören ağlar gibi olmalı.
7-Grup, zümre, parti, ırk, din ve yetki merkezli dayatma ve hakimiyet kavgaları,birliği  parçalar. Umumi meylin hissiyatına/tercümesine uyulduğunda birlik ve dirlik artar. Aksi halde güveni ve yakınlaşmayı zedeler.

Türkiye, bu günlerde kendini, nefsini, muhayyilesini, çapını ve beşeriliğini aşmış bilge ve cesur münevverler arıyor.

Siyasi, ekonomik, kültürel, akademik, dini ve sosyal etki alanlarını dikkate alarak toplumun diriliş ve şahlanış fotoğraflarına kilitlenip bunu aklı selimle makul çoğunluğun duası yapacak akiller arıyor.

Farklı, cesur, makul ve yeniliğe dayalı bir zeminde hayatımızın huzurunu bize emanet edecek bir irade, ilim ve eylem arıyor.

Duamız, bunun tahakkuku.