Günde iki bin kişinin evlendiği ülkemizde bin kişinin boşanmak için mahkemeye başvurduğunu ve bu durumun endişe verici olduğunu söyleyen Hortoğlu, "Boşanma gerekçelerini inceledim, 3 yılda 3 bin kişi ile görüştüm. Son bir yılda da boşanma aşamasındaki 284 kişi ile görüştüm. Tanık olduğum 3 bin vakayı derinlemesine inceledim." diye konuştu. Cengiz Hortoğlu, boşanmaların yüzde 30'unun ciddi gerekçelerden gelmediğini, yüzde 70'inin ise karşılıklı veya tek yanlı değer vermeme ve iletişimsizlik nedeniyle olduğunu anlattı.

Boşanma nedenlerine bakıldığında kişiliklere yapılan saldırılar, ekonomik nedenler, aldatılma, şiddet ve eşlerin birbirlerini dinlememesinden kaynaklandığını anlatan Hortoğlu, en büyük problemin iletişimsizlik olduğunu vurguladı.

Avukat Hortoğlu, "Sen hep böylesin, hiç değişmeyeceksin'' sözünün, evliliklerin en büyük dinamiti olduğunu, kişiliğe hakaret anlamına gelen bu sözün tartışmayı sorundan uzaklaştırarak çözümsüzlüğe götürdüğünü söyledi. Hortoğlu, "İltifat etmesini bilmeyen adam evlenmesin. Eşinin görünüşü ile ilgilenmeyen 'sana bu çok yakışmış' diyemeyen adam evlenmesin.'' dedi.

Kendisine başvuran çiftlere hayatlarında değişiklikler önerdiğini, işe evlerinde yapacakları değişikliklerle başlayabileceklerini söylediğini anlatan Hortoğlu, "Kasvetli koltukları değiştirin, fazla eşyaları, giyim eşyalarını atın. Duvardaki kış resimlerini indirin, yaz ve bahar resimleri asın. Komik filmler izleyin, şakacı arkadaşlar edinin diyorum. Bunlar evliliği kurtaracak önemli araçlardır.'' şeklinde konuştu.

Kişilerin kendilerini ve birbirini yeterince tanımaması ve saklaması evlilikte sorunlara yol açıyor. Evlenmeden önce öfke kontrolünü öğrenin. Alkol problemi, kaygı, endişe yaşayanlar evlenmesin. Evlilikte sorunlar iki katına çıkıyor. Evlenince sorunlar bitecek diye bir şey yok. Gerekirse tıbbi yardım alınmalı.

Kitapla bir evliliğin kurtarılmasını kazanç olarak gören Hortoğlu, "Kitapla bir evliliği bile kurtarabilirsem benim için büyük mutluluk kaynağı olur. Doğru evlilik, boşanmaları azaltır." diye konuştu. Kötü giden evliliklerde "çocuk evliliği kurtarır" mantığıyla hareket etmenin doğan çocuğun gelişimini olumsuz etkileyeceğini anlatarak, "O çocuğu olumsuz evlilikten nasıl kurtaracaksınız? Evliliğinizi kurtarmak için çocuğun hayatını altüst etmeye hakkınız yok. Çocuk, mutlu giden evliliğin neşesine neşe katar." dedi.

Mutlu evliliğin sırları neler?

Eşinize sık sık "seni seviyorum" der misiniz?

Evlilik yıldönümü, doğum günü gibi özel günleri hatırlar mısınız?

Evdeyken bile kendinize özen gösterir misiniz?

Eşinizin ailesine kendi aileniz kadar değer verir misiniz?

Sadece ilişkinizle ilgili konuşmak için yeterince zaman ayırır mısınız?

Eşinize, en azından arkadaşınıza gösterdiğiniz kadar saygı gösterir misiniz?

Çocukların yetiştirilmesi ile ilgili ortak kararlar alır mısınız?
Zaman