Çocuklar için gizli tehlike: Reflü

Çocuklar için gizli tehlike: Reflü

"Mide içeriğinin yemek borusuna geri gelmesi" olarak tanımlanan ve yaşamlarının ilk 3 ayındaki bebeklerin yarısından fazlasında rastlanılan bir durum olan reflünün, büyüme geriliği, huzursuzluk, kusma ve yutma güçlüğünün altındaki gizli sebep olabildiği b


Çocuklar ve erişkinlerde genel reflü sıklığının yüzde 8 oranında olduğunu söyleyen Samsun Büyük Anadolu Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Erol Ortaç, özellikle bebeklerde sıkça görülen reflünün 4 aydan küçük bebeklerin yüzde 40 ila 70'inde var olduğunun düşünüldüğünü belirtti.

Gastroözofageal reflünün bebeklerde sık olmasına karşın bu yaş grubunda çoğunlukla fizyolojik bir durum olduğunu ifade eden Uzman Dr. Erol Ortaç, "Bebek büyüdükçe ve mide kapak düzeneğini oluşturan yapılar geliştikçe reflü belirtileri giderek yok olur ve 12-18 ay sonunda nadiren devam eder. Reflünün ortaya çıkışında birçok mekanizma rol oynamasına karşın, yutkunmadan bağımsız, uygunsuz alt yemek borusu kas gevşemelerinin en önemli sebep olduğu düşünülmektedir. Diğer mekanizmalar arasında reflü materyalinin tahriş edici etkisinin yemek borusuna hasar vermesi ve gecikmiş mide boşalması yer almaktadır. Yemeğin içeriği ve asit salgısı reflü miktarı ve özelliklerini etkiler" dedi.

Bebeklerde beslenme güçlükleri, büyüme geriliği, huzursuzluk, kusma ve yutma güçlüğünün sık görülen reflü bulguları arısında olduğunu, çocuklarda tipik reflü belirtilerinin ise mide yanması, bulantı, kusma, yutma güçlüğü ve ağızda asit tadı şeklinde oluştuğunu açıklayan Dr. Erol Ortaç, "Diğer reflü belirtileri mide asit içeriğin burun boşluğu, geniz ve akciğerlere ulaşması ile ortaya çıkar ve boğulma, yineleyen öksürük, hışıltı, hırıltı, astım bulgularında kötüleşme ve yineleyen zatürreleri içerir.

Özellikle gece artış gösteren öksürüklerde reflüden şüphelenilmesi gerekir. Yineleyen sinüzit ve larenjit için de riski anlamlı olarak arttırır. Kronik boğaz ağrısı ve ses kalitesinde bozulma da görülebilir" diye konuştu.

Bebeklerde beslenme yetersizliğine bağlı gelişme geriliği, huzursuzluk ve ağrı sebebi ile beslemeyi reddetmek, solunum ile ilgili sorunlar, yemek borusunda hasara bağlı kan kaybı sonucu kansızlık, tekrarlayan kulak ve sinüs enfeksiyonları gibi sorunların oluşması durumunda tedaviye başlanması gerektiğini söyleyen Dr. Ortaç, "Bebeklerde ve küçük çocuklarda, erişkinlerde kullanılan teşhis yöntemlerinin kullanımı oldukça güçtür. Teşhis, çoğu kez anne babanın anlatımı ve muayene sonucunda konulur. Nadir durumlarda ilaçlı yutma testi, endoskopi ya da pHmetri kullanılabilir. İlaç kullanımı yalnızca çocuk hastalıkları ya da çocuk gastroenterolojisi uzmanı önerdiğinde ve reflünün sık akciğer enfeksiyonları ya da gelişme geriliği gibi ciddi sorunlar oluşturduğunda düşünülmelidir. Reflünün ciddi sağlık sorunlarına ya da gelişme geriliğine yol açtığı, ilaç kullanımının yanıt vermediği ya da bebeğin büyümesi ile düzelmesi beklenmeyen durumlarda cerrahi operasyon yapılabilir. Etkinliği çok iyidir" şeklinde konuştu.

Ortaç, bebeklerde reflü sorununda alınabilecek önlemleri ve beslenme konusunda dikkat edilmesi gereken hususları şu şekilde açıkladı:

"Öğünler mümkün olduğunca az ve sık olmalıdır. İdeal vücut ağırlığının korunması, akşam yemeklerinin yatmadan en az 2 saat önce yenmesi, yemeklerden sonra en az 2 saat yatar pozisyon alınmaması, yüksek yastık kullanılması alınacak önlemler arasında yer alır. Öğün sonrasında gaz çıkarması için bebeğin karnına basınç uygulanmamalıdır. Bunun dışında asit içeren gıdalar, domates, gazlı içecekler, kahve, yağlı gıdalar, çikolata tüketiminden kaçınılmalıdır. Öğün sonrası yatırıldığında bebeğin başı gövdesine göre 15-25 derece yukarıda ve başı yanda olmalıdır. Besinlerin koyu kıvamlı olması kusmayı ve reflüyü azaltacaktır. Ticari olarak satılan anti-reflü mamaların yanı sıra kıvam koyulaştırıcılar da bebeğin yaşı ile uyumlu olmak koşulu ile kullanılabilir. Yalancı meme kullanımı salya salgısını artırdığı, mide boşalımını da hızlandırabileceğinden yararlı olabilir."
Star