Çocukların gönlünü, adalet ve merhametle doyurun
Yetişkinlerin, ‘benim ihtiyacım’, ‘benim isteklerim’, ‘benim çocuğum’ anlayışı, çocukları da ‘egoizm’ hastalığına sürüklüyor.
Ünal Livaneli'nin haberi:
Ebeveynler çocuğunun her isteğini yerine getirme yarışına giriyor. Bu durumda çocukların istekleri de kendileriyle birlikte büyüyor ve doyumsuzluğa dönüşüyor.
Psikolog Havva Gül Dikici, nesillerin doyumsuz ve mutsuz olmaması için sevgi, saygı, hoşgörü, yardımlaşma, adalet, dürüstlük, merhamet ve dostluk gibi değerlerle doyurulması gerektiğini vurguluyor. Ailelerin alım gücünün arttığını söyleyen Dikici, “Kendi ihtiyaçlarına odaklanan insanlarda aşırı tüketim, bir süre sonra yarış haline geliyor. Akademik başarıdan sahip olunan eşyaya kadar her şey anlık haz olarak tüketiliyor. Hep daha fazlası isteniyor.” diyor. Çocukların isteklerinin sınırlı ve karşılanabilir olduğunu kaydeden Dikici, “Çocukluk çağında bu durum göze çok batmıyor. Büyüyüp ergenliğe girdiğinde, daha önce engellemeyle hiç karşılaşmayan çocuk ve ailesi, bu durumla baş edemiyor. Hazza ulaşmak için her yol kabul görüyor ve vicdan dengesi bozuluyor.” şeklinde konuşuyor.
Dikici, ailelere şu tavsiyelerde bulunuyor: “İhtiyacı olanlara hediyeler alınarak yardımlaşmanın önemi anlatılabilir. Çocukların kendine ait kumbarası olması sağlanabilir. Aileler ihtiyaçtan fazlasını almamalı ve bunun nedenleri çocuklara açıklanmalı. Ailece gidilen bir hasta ziyareti veya komşu ziyareti çocuklara merhameti öğretmede yardımcı olur. Dost ve arkadaş ortamlarına çocuklar da dâhil edilmeli. Onların gözlemlemeleri ve nasıl sağlam ilişkiler kurulduğunun farkına varmaları sağlanmalı. Üst komşunun çocuğunun çıkardığı gürültüye veya araba kullanırken trafikteki diğer sürücülere karşı hoşgörülü olmak, çocuk için oldukça öğretici olur. Aile bireyleri başta anne-baba olmak üzere birbirlerine karşı ve çocukları arasında adaletli olmalı. Öykü ve hikâyelerin penceresinden çocukların dünyasına girmek hem daha kolay olduğundan bu konuları içeren hikâye, öykü ve filmlerden faydalanılabilir.”
Zaman