Ekonomiden önce iş ahlakı krizi
Evrakta sahtekârlıktan, ücretsiz fazla mesai ile işçileri çalıştırmaya kadar birçok ahlâksızlık yapılmaması gereken yanlışlardır
Ahmet Kurucan'ın yazısından:
İş ahlakı problemi
Yaşadığımız ekonomik kriz beraberinde birçok tartışmayı getirdi. Bunlar arasında en önemlilerinden biri bana göre iş ahlâkı özelinde yapılan tartışmalardı. Hâlâ devam eden ve ne kadar süreceği şu an itibarıyla belli olmayan krize bağlı olarak, söz konusu tartışmaların da devam edeceğini tahmin ediyorum.
Genelde ahlâk özelde ise iş ahlâkı sadece bugünün ve bizim değil, aksine ilk insandan beri bütün insanlığın bir meselesi. Bunun, yazının başlığında belirttiğimiz tarzda problem olarak sunulması ise söz konusu ahlâkî kaidelere riayet edilmeyişini ifade ediyor. Bir başka ifadeyle burada mesele ahlâk ve ahlâksızlık problemidir.
Uzmanların tasnifine göre iş ahlâkının çalışma, meslek ve kurumsal olmak üzere üç ana kategorisi var. Müslüman fertler olarak bunlardan ilk ikisine oldukça âşinâyız. Çünkü çalışmayı ibadet olarak nitelendiren bir dinin mensubuyuz. Her mesleğin kendi içinde yazılı olmasa da, sahibinin vicdanına hitap eden ve böylece onu bağlayan, yönlendiren, gerektiğinde yasaklayan kaideleri olduğunu biliyoruz. Ama kurumsal ahlâk bizler için bugünkü kullanım alanı itibarıyla oldukça yeni sayılır.
Şahsî menfaatler ön plana çıktığı an, hediye, rüşvet, yalan, hırsızlık, yolsuzluk, kayırmacılık, görevi kötüye kullanmak gibi hem fert hem de toplum için zehirli birer katil hükmünde olan ahlâksızlıklar devreye girecek; insan haklarına saygı, şeffaflık, topluma karşı sorumluluk gibi unsurlar da devre dışı kalacaktır. Nitekim bugün evrakta sahtekârlıktan tutun, ücretsiz fazla mesai ile işçileri çalıştırmaya, fahiş fiyatla satıştan aldatıcı reklamlar ile insanları kandırmaya kadar üreticiyi alakadar eden birçok ahlâksızlık meslekî ahlâk kapsamında değerlendirilmesi ve yapılmaması gereken yanlışlardır.
"Yapanın yaptığı yanına kâr" zihniyetini sonlandıracak, gerektiğinde cezâî müeyyidelerle desteklenen denetim mekanizmalarını çalıştırmak, bu mekanizmaların aşındığı yer ve zamanda sistemi anında revize etmek devlete râci bir başka görevdir. İnsanların istihdam edileceği iş alanları açma, iş ahlâkı bağlamında ıskalanmaması gereken bir başka görevdir. Zira işimi kaybedeceğim, başka iş bulamayacağım endişesi, tecrübelerle sabittir ki insanları akla hayale gelmedik yanlışlara sürükleyebilmektedir.
Hasılı; sadece iş değil hayatın hemen her alanında ahlâk, insanca yaşamın vazgeçilmez ve olmazsa olmaz şartıdır. Yukarıda ifade etmeye çalıştığımız gerçekler karşısında 'Ben neredeyim?' deyip boy aynasına bakmaya ne dersiniz? Zaman