Esma Dersleri-4

Cenah-ı himayesine sığınanları hıfzeden, sail-i hakikat olanları hidayet ile taltif eden Hafiz ve Hâdi Allah’ın adıyla.

Esma, Sıfat ve Şuunat

Nurlu külliyatta; her biri birer san’at harikası olan eserleri Sani’i adına okutmakla başlatılan ve Zat-ı Akdese yakınlaştıran tefekküri seyahat silsilesinde bir usul talimi öğretilmektedir. Bu usul talim silsilesi; eser, fiil, isim, sıfat, şuunat ve Zat’a müteveccih gitmektedir. Yani, san’atlı eserlerin varlığı onları ortaya çıkaran fiilleri, fiiller isimleri, isimler sıfatları, sıfatlar şuunatı, şuunat ise mukaddes Zatı göstermektedir.

Esma-i İlahiye; Zata a’lem olmaları yönüyle birbiriyle müttehid, farklı hususiyetleri tarif edip bildirmeleri cihetiyle muhtelif ve mütenevvidir. Nurlu eserlerde bu manaya işareten; “tesirde mütesanid, âsârda mütehalif…”1 denilmektedir.

“Cihet farklı olursa hüküm de farklı olur” kaidesince Esma-i İlahiye bakıldığı yere ve bakanın nazarına göre tenevvü etmektedir. Bu vaziyet, şemsin tek renk olarak görünmesi, tahlil ve temyiz edildiğinde yedi renk olarak arz-ı endam etmesine benzemektedir...

Bu mana nurlu külliyatta şu şekilde ifade edilmektedir: “Her yerde aynı isim, aynı fiil birbiri içinde, hem nihayet mertebede, hem ihatalıdırlar. Hem birbirinin nakşını öyle tekmil ederler ki; güya o isimler ve o fiiller ittihad edip, kudret ayn-ı hikmet ve rahmet ve hikmet ayn-ı inayet ve hayat oluyor. Meselâ, hayat verici ismin bir şeyde tasarrufu göründüğü anda, yaratıcı ve tasvir edici ve rızk verici gibi çok isimlerin aynı anda, her yerde, aynı sistemde tasarrufatları görünüyor. Elbette ve elbette ve bedahetle şehadet eder ki; o ihatalı isimlerin müsemması ve her yerde aynı tarzda görünen şümullü fiillerin fâili birdir; tektir, Vâhid’dir, Ehad’dir.” 2

Zata (özneye) izafet edilen isimlere, vasıf bildirmeleri itibarıyla aynı zamanda “sıfat” da denilmektedir. Esma-i Hüsna’nın hepsi tavsif manasını da tazammun etmelerinden sıfat olarak addedilmektedir. Yani Zat-ı Akdes bu isimler ile öyle muttasıftır ki, bunlar aynı zamanda sıfat manalarına da gelmektedir.

İsimlerin menşe’leri, sıfatlardır. İsimlerin “masdar halleri” ile “en halleri” aynı zamanda sıfat manasını da bildirmektedir. Mesela; âlim isim olup, Alîm sıfattır. Veya Adil isim olup Adîl sıfat-ı müşebbehedir. Kâdir, Habîr, Basîr, Semî', Alîm, Halîm, Hakîm, Rahman, Rahîm, Raûf, Kerîm, Vedûd, Şehîd gibi isimler aynı zamanda sıfat bildiren ünvanlar oldukları bilinmektedir.

Rabbimize ait memnuniyet, mesruriyet, lezzet, iftihar, ferah gibi mukaddes hususiyetler, kabiliyetler ve işler “şuunat” kavramı ile ifade edilmektedir. Mesela; Allah’ın bilinme isteği bir şuunat olup mevcudatın yaratılması ile tezahür etmektedir. Veya varlığın ilim dairesinden vücud sahasına çıkarılmak istenmesi, mevcudatın iaşe edilmesi, adaletin tecellisi için zalimlerin tecziyesinin istenmesi gibi hususiyetler şuunata misaller olarak verilebilmektedir.

Elhasıl; fevkalade intizamlı fiillerin batını isimler, isimlerin batını sıfatlar, sıfatların batını şuunat, şuunatın batını Zat-ı Akdestir. Yani fiiller isimlerden, isimler sıfatlardan, sıfatlar ilahi şuunattan, onlar ise kudsi Zat’tan haber vermektedir. Evet, sanatlı bir eserin varlığından mükemmel ve güzel fiillere, fiillerin mükemmelliğinden güzel ve mükemmel isimlere, isimlerin hüsnünden sıfatların cemaline ve kemaline, onlar dahi kabiliyet ve istidat-ı zatiye diye tam tabir edemeyeceğimiz ilahi şuunata, bunlar dahi Müteal ve Mukaddes bir Zatın cemal ve kemaline delalet etmektedir.

Zat gibi ilahi sıfatlar dahi mutlaktır. Mutlak ve sonsuz sıfatlar zaman ve mekanın dar kalıpları ile tahdit edilemez. Mutlak bir kemal ve nihayetsiz bir cemal mukayyed bir akıl ile bilinemeyecek, ihata edilemeyecektir. Eserler muayyen ve müşahhas, gayet dar bir dünya ile mahdut ve malum olduğundan, mutlak ve mücerred bir Zatı sıfatları ve isimleri ile tamamıyla gösteremeyecek, sadece işaret ve delalet edecektir...

1 M. Nuriye, 56

2 Şualar, 164

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
2 Yorum