Dünyaca ünlü Gaziantep mutfağında çorbalardan yoğurtlu yemeklere, salatalardan cacığa kadar pek çok yemeğe lezzet katan nane, Fırat Nehri'nin hayat verdiği bereketli topraklardan Karkamış'ın Elifoğlu, Kelekli, Tosunlu ve Erenyolu mahallelerinde vatandaşların önemli geçim kaynaklarından birini oluşturuyor. 

İlçede özellikle nehir kıyısındaki sulanabilen tarlalarda yetiştirilen nane, haziran ayından itibaren hasat edilip kurutulduktan sonra tüccarlar aracılığıyla Türkiye'nin yanı sıra yurt dışına gönderiliyor.

Karkamış Belediye Başkanı Ali Doğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, nanenin bol su isteyen bir bitki olduğunu belirterek, ilçede Fırat Nehri kıyısındaki dört mahallede 8-10 bin dönüm alanda nane yetiştirildiğini söyledi.

Yılda 4 kez mahsul alınabiliyor

Hemen sınırda olan Nizip'e bağlı mahallelerin de katılmasıyla üretim alanının 15 bin dönüm civarında olduğunu anlatan Doğan, naneden iklim şartlarının elverişli olması halinde yılda 4 kez mahsul alınabildiğini ifade etti.

Doğan, tohum masrafı olmayan nanenin 3-4 yılda bir gençleştirilmesi gerektiğine dikkati çekerek, "Çiftçi çok yorulmaz, masrafı çok olmaz nane üretiminde. Arpa, buğday gibi her yıl tohum almaya gerek yok." dedi.

Belediye öncülüğünde Elifoğlu köyünde "Elif Tarımsal Kalkınma Kooperatifi"ni oluşturduklarını bildiren Doğan, kooperatif başkanı Süleyman Özaslan'ın 17 dönümlük arazisi üzerinde nane işleme tesisi kurmaya hazırlandıklarını vurguladı.

"Nanenin hiçbir şeyi israf olmayacak"
Naneyi köylüden aldıktan sonra, kurutup eleyeceklerini, daha sonra da paketleyerek satacaklarını aktaran Doğan, şöyle devam etti:

"Yaptığımız araştırmalarda nanenin aromasının ve yağının daha çok talep gördüğünü fark ettik. Tesiste ilk aşamada bir ofisimiz ve marketimiz olacak. Yani çiftçi ürününü bize verdiği zaman aldığı paranın karşılığında marketten bütün ihtiyaçlarını karşılayabilecek. Gübresini, sulama borularını bile alabilecek. Bu kooperatif, hem çiftçinin nanesini alacak, tüccarın eline düşürmeden hem de kuracağı marketle de çiftçinin ayağına hizmet getirecek. Yani, il veya ilçe merkezine gitmeden buradan ihtiyaçlarını karşılayabilecek. Tesiste, nanenin kurutma ve paketlemenin yanı sıra kurutmalık patlıcan, biber de paketlenebilecek. İkinci aşamada nane aroması ve yağı, üçüncü aşamada da nanenin posasından yem üretip, onu vereceğiz. Nanenin hiçbir şeyi israf olmayacak." 

"Tesis, 1-1,5 ay içinde bitecek"
Çiftçilerin şu anda hasat ettikleri ürünü tarlalarına serdikleri çadırlar üzerinde kuruttuklarını, çuvallara koyduklarını ve tüccara sattıklarını anlatan Doğan, şunları kaydetti:

"Biz kuruyan naneyi fabrikaya alıp, biz kendimiz orada ayrıştırmasını yapacağız. Kuracağımız laboratuvarla da kalitesini, kokusunu, aromasını kendimiz seçeceğiz. Tesis, 1-1,5 ay içinde bitecek. Makinelerimiz hazır. İnşaat biter bitmez makineler kurulacak. İkinci etap olarak hayata geçireceğimiz, aroma ve yağla ilgili makineler şu anda hazırlanıyor. İlk etapta buradaki çiftçinin ihtiyacına karşılık verecek, çiftçiyi tüccarın eline düşürmeyecek şekilde çalışmamız olacak."

AA