Günlük tuz tüketimimiz arttı
Sağlık Bakanlığı tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de yaygın olan hipertansiyon hastalığına karşı insanları uyardı. Uzmanlar, günlük tuz tüketim miktarının 6 gram olduğunun altını çizdi
Fazlı Şahan'ın haberi
Sağlık Bakanlığı, hipertansiyonun, koroner kalp hastalıkları, inme, kalp ve böbrek yetmezliği gibi ciddi rahatsızlıklara yol açtığını kaydetti. Hipertansiyonun kontrolü ile kalp yetmezliğinin ve inme sıklığının yarı yarıya, kalp krizlerinin de dörtte bir oranında azaltılabildiğini bildiren Bakanlık, hipertansiyonun kontrol altına alınmadığında ise kalp, böbrek, beyin ve gözler başta olmak üzere birçok organda kalıcı hasarlara yol açtığını duyurdu. Dünya genelinde hipertansiyonun toplam ölümlerin yüzde 13'ünden sorumlu olduğunu hatırlatan Bakanlık, Türkiye'de her 3 kişiden birinin daha önce hiç tansiyonunu ölçtürmemiş olduğunu, 18 yaş üstü her 3 erişkinden birinde hipertansiyon bulunduğunu açıkladı.
HİPERTANSİYON İÇİN 10 ALTIN KURAL
Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Baş Diyetisyen Ayşegül Gül, hipertansiyonda beslenmenin önemine dikkat çekerek 10 altın kuralın olduğunu söyledi. Gül, hipertansiyon hastalığının olumsuz etkilerini ortadan kaldırmak ve azaltmak için 10 altın kuralı şöyle açıkladı:
1- Şişmanlığın önüne geçilmeli, ideal kilo korunmalı. Vücut ağırlığının olması gerekenin üzerine çıkması, kolesterolün ve tansiyonun yükselmesine neden olacağından kalp hastalıkları riskini artıracak ve yaşam kalitesini azaltacaktır.
2- Tuz, güçlü bir damar büzücüdür ve tansiyonu düzenleyen bazı sistemleri etkiler. Besinlerin pek çoğunun içinde bulunan ve tuzun ana maddesi olan sodyum, vücutta sıvı dengesinin sağlanması ve kan basıncının düzenlenmesinde rol oynayan önemli bir mineraldir. Ancak fazla tuz tüketimi büyük risk faktörü oluşturabilmektedir.
3- Yeterli vitamin ve mineral tüketimi, yüksek kan basıncı üzerinde olumlu etkilere sahiptir. Meyve ve sebzeyi düzenli olarak tüketen toplumlarda, yüksek tansiyon görülme olasılığı daha azdır. Gün içerisinde 2 porsiyon sebze ve ortalama 4 porsiyon meyve tüketimi ile kan basıncının düzene girmesi sağlanılabilir.
4- Her gün yeterli miktarlarda süt, yoğurt ve peynir tüketilmeli. Süt, yoğurt ve peynirde bulunan kalsiyum (Ca) ve magnezyum(Mg) mineralleri kan basıncının düzenlenmesine yardımcıdır.
5- Özellikle hayvansal kökenli doymuş yağlar (tereyağı, sadeyağ, katı margarin, içyağı gibi) kullanılmamalıdır. Bu besinler, kandaki kolesterol düzeyini ve buna bağlı yüksek tansiyon riskini arttırmaktadır. Zeytinyağı ve diğer bitkisel sıvı yağlar tercih edilmelidir.
6- Sigara ve alkol hücrelere zarar veren maddelerin oluşumunu hızlandırıp kan basıncının artmasına neden olur.
7- Kahve, kan basıncında birkaç saat süren 5-20 mmHg'lik yükselmelere yol açtığından kısıtlı miktarda alınmalıdır.
8- Maden suyu tüketimine dikkat edilmeli. Maden suyu içerdiği mineraller dolayısı ile böbrek ve tansiyon hastaları için zararlı olabileceğinden tüketimine dikkat edilmeli.
9- Düzenli yapılan egzersiz ile şişmanlığın önlenmesi ve tansiyon probleminin azalması sağlanacaktır
10- Sakin olunmalı, huzurlu ve mutlu bir ortamda yaşamaya gayret edilmeli. Stres ile hipertansiyon arasındaki yakın ilişki yapılan pek çok bilimsel çalışmada da ortaya konulmuştur."
Yeni Şafak