Hüseyin Çelik: Said Nursi Kemalist Cumhuriyete karşı, ben de karşıyım
Milli Eğitim eski Bakanı Prof. Dr. Hüseyin Çelik, "Bediüzzaman Said Nursi Kemalist Cumhuriyete sonuna kadar karşıydı. Ben de karşıyım bugün de yarın da" dedi.
İzlenme: 6095
Benzer Videolar
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
uzun yıllar milli eğitim bakanlığı yaptın, o gün bunları niçin söyleyemedin?
Yanıtla (1) (3)bakanlık gidince, bunlar mı hatırına geldi ..! tarihi tarihçilere bırak
o zamanda diyordu, onun için bakanlığı erken bırakmak zorunda kaldı, kemalistler ve statükocular çok saldırıyordu, elan, siyasetten tasfiye edildi, doğru söylemek; çıkar, koltuk ve dünyevi hakimiyet peşinde olanların işine gelmez.
Yanıtla (2) (1)İşte yahu, Sultan Abdülhamid'in mecbur olduğu istibdadını hürriyet zanneden ve kanun-u esasînin müsemmasız isminden ürken, sözünde ne kıymet olur.
Yanıtla (2) (7)Asar-ı Bediiyye - 315
Konuşmacı Zâtın her fikrini elmas mı bakır mı diye mihrnge vurmalı.
Evet buraya taşıdığın bu sözün bir kısmınin tenekeden bir yama olduğunuda yapılacak gerçek bir araştirma ile görülebilir,
Yanıtla (2) (1)Mihenk arzuya uygun söz bulmsk yada uydurmak değil, hakikat ve gerçek neyse onun peşinde olmaktır.
Zannederim, asr-ı âhirde İslâm ve Türk hürriyetperverleri, bir hiss-i kable'l-vuku ile bu dehşetli istibdadı hissederek oklar atıp hücum etmişler.
Yanıtla (0) (2)Fakat çok aldanıp yanlış bir hedef ve hata bir cephede hücum göstermişler.
Hem öyle bir zulüm ve cebir ki, bir adamın yüzünden yüz köyü harab ve yüzer masumları tecziye ve tehcir ile perişan eder.
Şualar - 594
Eski Said, bazı dâhî siyasî insanlar ve hârika ediblerin hissettikleri gibi, çok dehşetli bir istibdadı hissedip ona karşı cephe almışlardı.
O hiss-i kable'l-vuku' tabir ve tevile muhtaç iken bilmeyerek resmî, zaîf ve ismî bir istibdad görüp ona karşı hücum gösteriyorlardı.
Halbuki onlara dehşet veren, bir zaman sonra gelecek olan istibdadların zaîf bir gölgesini asıl zannederek öyle davranmışlar, öyle beyan etmişler.
Maksad doğru, fakat hedef hata.
Kastamonu - 78
((Devamı var))
O şefkatli sultana boyun eğmedim.
Yanıtla (0) (2)Şahsî menfaatımı terk ettim.
Şimdiki sivrisinekler beni cebr ile değil, muhabbetle kendilerine müttefik edebilirler.
Divan-ı Örfi - 29
O şefkatli sultana boyun eğmedim.
Şahsî menfaatımı terk ettim.
Tarihçe-i Hayat - 71
3- Sultan-ı mazlumu sukut-u musammemden kurtarmaktı.
Tarihçe-i Hayat - 74
Buralarda var. Hepsi birlikte düşünülmeli bence.
Şükru kardeş alıntıladığın cümlenin aslı şöyledir.
Yanıtla (2) (1)"Zira, Kürdlerin zimam-ı ihtiyarı, ulema elindedir. O saik ile devr-i istibdatta Dersaadete geldim; saadet tevehhümüyle. O vakitte, şimdi münkasım olan istibdatlar, umumen Sultan-ı mahluda tecessüm ettiği halde; onun maaş ve ihsan denilen rüşvet ve hakk-ı sükûtu kabul etmedim, red ettim. Milletimin namını lekedar etmedim. Aklımı feda ettim, hürriyetimi terk etmedim, ona boyun eğmedim. Başka sivrisinekler beni cebr ile değil, muhabbetle kendilerine müttefik edebilirler. Bir buçuk senedir burada,."
Şükrü kardeş bak kardeşim alintıladığın cümlenin orjinali söyledir,;
Yanıtla (2) (0)"
S— Ne diyorsun! Şu senâ ettiğin hürriyet hakkında denilmiştir:
حُرِّيَّةٌ حَرِّيَّةٌ بِالنَّارِ لاَنَّهَا تَخْتَصُّ بِالْكُفَّارِ
C— O biçare şair, hürriyeti ibahe mezhebi zannetmiş. Hâşâ! Belki insana karşı hürriyet, Allaha karşı ubudiyeti intac eder. Hem de çok adamlar görmüşüm; Sultan Hamid'e ahrardan ziyade hücum ederdi ve derdi: “Hürriyeti ve kanun-u esasiyi otuz sene evvel kabul ettiği için fenadır.” İşte, yahu! Hamid ağanın istibdadını hürriyet zanneden ve kanun-u esasînin müsemmasız isminden ürken adamın sözünde ne kıymet olur? Belki böyle diyenler öyledirler. Hem de yirmi senelik, İslâmiyetin bir fedaisi de demiştir:
حُرِّيَّةٌ عَطِيَّةُ الرَّحْمٰنِ اِذْ انَّهَا خَاصِّيَّةُ اْلاِيمَانِ
S— Nasıl hürriyet imanın hâssasıdır?
Munazarat vs. Eski eserlerini Üstad tashih edip neşredilmiştir Encar Neşriyat Asar ı Bediyye bu şekildr o tashihli nüshalrdan neşrediliyor
Yanıtla (0) (1)İlk defa bu adama hak verdim.
Yanıtla (1) (1)Doğru söylüyor.
Burdaki "mecbur olduğu" sonradan eklemedir, abdulhamidi şirin göstermek için
Yanıtla (1) (2)