İman kardeşliğinin inkişafı

İman kardeşliğinin inkişafı

Günlük Risale-i Nur dersi...

Bismillahirrahmanirrahim

Hem "Gizli düşmanı ve ifsat komitesi yok" demesi öyle bir yalandır ki, komünist ve mason ve taşnak gibi çok komiteler lisan-ı hal ile "Bu iftiradır, biz meydandayız" derler. Ve otuz seneden beri emsalsiz bir tarzda Said’in başına gelen elîm hadiseler, hususan bu on ay tecrid-i mutlak ve Said’in herşeyi bırakıp bütün kuvvetiyle Kur’ân için o mütecaviz din düşmanlarına karşı yüz Nur Risaleleriyle galibâne çalışması, o yalan dâvâyı yüz hüccetle tekzip eder. (Şualar, Sayfa 366)

“iki vesileyi bulduk.”

“Birinci vesilesi: Risale-i Nur’dur ki, uhuvvet-i imaniyenin inkişafına kuvvet-i iman ile hizmet ettiğine kat’î delil, emsalsiz bir mazlumiyet ve âcizlik hâletinde telif edilmesi ve şimdi âlem-i İslâmın ekseri yerlerinde ve Avrupa ve Amerika’ya da tesirini göstermesi ve ihtilâlcilere ve dinsiz felsefeye ve otuz seneden beri dehşetli bir surette maddiyun ve tabiiyun gibi dinsizlik fikrine karşı galebe çalması ve hiçbir mahkeme ve ehl-i vukuf dahi onları cerh edememesidir. İnşaallah bir zaman da, sizin gibi uhuvvet-i İslâmiyenin anahtarını bulan zatlar, bu mucize-i Kur’âniyenin cilvesini âlem-i İslâma işittireceksiniz.”

“İkinci vesilesi:”
“Câmiü’l-Ezher Afrika’da bir medrese-i umumiye olduğu gibi, Asya Afrika’dan ne kadar büyük ise, daha büyük bir darülfünun, bir İslâm üniversitesi Asya’da lâzımdır. Tâ ki İslâm kavimlerini, meselâ: Arabistan, Hindistan, İran, Kafkas, Türkistan, Kürdistan’daki milletleri, menfi ırkçılık ifsat etmesin.” (Emirdağ Lahikası, Sayfa 439)

Bediüzzaman Said Nursi

SÖZLÜK:
İfsat: Karıştırma, karışıklık çıkarma.
Lisan-ı hal: Hal dili, bir şeyin duruşu ve görünüşü ile bir mana ifade etmesi.
Emsalsiz: Benzeri olmayan
Tarz: Şekil, biçim
Elim: Çok dert ve keder veren, çok acı verici, acıklı.
Hususan: Bilhassa, ayrıca, başkaca, hususi olarak.
Tecrid-i mutlak: Tam bir yalnızlık, hiç kimseyle görüşememek.
Mütecaviz: Tecavüz eden, sataşan, saldıran, sarkıntılık eden.
Galibâne: Galibe yakışır tarzda.
Hüccetle: Delil göstererek, ispat ederek
Tekzip: Yalanlama
Uhuvvet: Kardeşlik
İnkişafına: ortaya çıkma, görülme
Kat’î:Kesin olan
Emsalsiz: Benzeri olmayan
Mazlumiyet: Mazlumluk, zulüm görmüşlük.
Telif:Yazılması
Galebe:Galip gelme üstünlük
Ehl-i vukuf:Bilirkişi
Cerh: Bir iddiayı, bir fikri çürütme.
Medrese-i umumiye:Her kesime hitap eden büyük bir üniversite
Darülfünun:Üniversite