İngilizler sömürdükleri insanların rızkını israf ediyor
Dünya çapında 800 milyon insan açlık ve yoksulluk çekerken İngilizler gözünü kırpmadan israf ediyor
Haber Yorum: Serdar Aslan
RİSALEHABER- Avrupa Birliği uzmanları kıta genelinde yaptıkları araştırmada gıda atıkları neticesinde kaybolan su ve azot değerlerini hesapladı. Altı ülke üzerinden yapılan araştırma sonuçları kıta geneline uyarlandığında ortaya çarpıcı bir sonuç çıkıyor: Tüm Avrupa’da yılda 22 milyon ton gıda israf ediliyor.
Dünya'da her 100 kişiden 11'i yani 800 milyon insan açlık ve yetersiz beslenmekten dolayı hayatını kaybediyor. İstatistikler açlık çeken her 5 kişiden 3'ünün kadın olduğunu, 5 yaş altı çocukların yarısının açlıktan dolayı hayatını kaybettiğini gösteriyor. Diğer yandan dünya çapında bir sene içerisinde üretilen gıda ürünleri bütün dünya nüfusuna yetecek düzeydeyken israf edilen milyonlarca ton gıda ihtiyaç sahibi insanlara ulaşamadan çöp oluyor.
AVRUPA'NIN EN MÜSRİFİ: İNGİLİZLER
Cihan'ın haberine göre Avrupa Komisyonu tarafından görevlendirilen bir araştırma heyeti Almanya, Danimarka, Finlandiya, Birleşik Krallık, Hollanda ve Romanya’da yaşayan toplumların tüketim ve israf harcamalarını dikkate alarak bir sonuca vardılar. Buna göre İngilizler bir günde kişi başına bir kutu kuru fasulye miktarı kadar gıda israfında bulunarak Avrupa’nın en müsrif milleti olarak dikkat çekti. Romenler ise kişi başına bir günde bir elma tanesi kadar israf ederek bu alanda en tutumlu millet oldular.
Avrupa Ortak Araştırma Merkezi’nin (JRC) başında bulunan Davy Vanham’a göre bir yılda israf edilen 22 milyon ton gıdanın yüzde 80’inin önüne geçilebilir. JRC’ye göre insanlar son kullanma tarihi yaklaşmış veya aynı gün dolmuş sağlıklı gıdaları çöpe atmaktan çekinmiyor.
Sebze, meyve ve tahıl ürünlerinin ömürlerinin kısa olmasından ötürü en fazla israf edilen gıdaların başında gelirlerken, et israfı su ve azot kaynakları üzerinde büyük bir etki oluşturduğu belirtildi.
Tarihden bu yana sömürgeciliğiyle meşhur İngiltere'nin israf ettiği yiyeceklerin ait oldukları insanlara ulaşmadığı ise ortada...
Bediüzzaman Said Nursi hazretleri Risale-i Nur eserlerinin çeşitli yerlerinde Allah'ın kainatta kurduğu müthiş sistem ve düzenden bahseder. "Beşerin bulaşık eli" bulaşmadığı ve günahkar insanların ard niyetli müdahaleleri olmadığı takdirde Allah'ın Rezzak ismiyle insanların rızkına kefil olduğunu belirten Said Nursi On İkinci Lem'a adlı eserinde şöyle der:
"Evet, zîhayatın bedeninde şahm suretinde iddihar edilen rızk-ı fıtrî, hadd-i vasat olarak kırk gün mükemmelen devam eder. Hattâ bir marazın veya bir istiğrak-ı ruhanî neticesinde iki kırkı geçer. Hattâ bir adam, şedit bir inat yüzünden, Londra mahpushanesinde yetmiş gün, sıhhat ve selâmetle, hiçbir şey yemeden hayatı devam ettiğini on üç (şimdi otuz dokuz)1 sene evvel gazeteler yazmışlar.
Madem kırk günden yetmiş seksen güne kadar rızk-ı fıtrî devam ediyor. Ve madem Rezzak ismi, gayet geniş bir surette rû-yi zeminde cilvesi görünüyor. Ve madem hiç ümit edilmediği bir tarzda, memeden ve odundan rızıklar akıyor, başgösteriyor. Eğer pür-şer beşer sû-i ihtiyarıyla müdahale edip karışmazsa, herhalde rızk-ı fıtrî bitmeden evvel o zîhayatın imdadına o isim yetişiyor, açlıkla ölüme yol vermiyor. Öyleyse, açlıktan ölenler, eğer kırk günden evvel ölseler, kat'iyen rızıksızlıktan değildir. Belki terkü'l-âdât mine'l-mühlikât2 sırrıyla, sû-i ihtiyardan gelen bir âdet ve terk-i âdetten neş'et eden bir illetten, bir marazdan ileri gelmiştir. Öyleyse, açlıktan ölmek olmaz, denilebilir."
--
1- 1934 yılında.
2- Âdetlerin terki helakete götüren sebeplerdendir.
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.