Sibel ERASLAN
İslamcılar Kürt meselesinde sarfınazar etti mi?
Cemal Uşşak’ın Radikal’de verdiği röportajın başlığı; “biz dindarlar Kürtlerin ıstırabını hissetmedik”di... Cemal Ağabey, benim Umre velimdir, yanık yüreği, sıcak kalbiyle sevdiğim bir büyüğümdür. Onun nazarında kainat, hazretlerle kaimdir; insan hazreti insan, ağaç hazreti ağaç, taş bile hazreti taştır. Ben bu cümlesini nefsime ciddi nasihat olarak aldım.
Lakin onun konuşmasından çıkartılan sual bizim önümüze geldiğinde çelik gibi bir şeye dönüşüyor; “İslamcılar, Kürt meselesinde sarfınazar ettiler mi?” Bu da bizi gönül gözünün yanı sıra, birikime dair hafıza yoklamasına istihdam ediyor. “İslamcılık” dediğimiz çatının fevkalade geniş ve farklı ahenkleri içinde barındıran bir yapı olduğunu söylerim ilkin. Uşşak’ın içinde yetiştiği, hepimizin suyunu içtiği Risale-i Nur hareketi yanı sıra pek çok farklı deneyimleri de içinde barındıran bir hareketliliği, tek kalemde “Kürt meselesinden sarfı nazar ettiler” sonucuna çıkarmak, haksızlık olur.
1- İslâmcılık derken; Mehmet Akif’lerden, Efgani, İkbal, Abduh, Carullah gibi aktivist ve düşünürlerden yola çıkmış, Benna, Kutup, Mevdudi, Attas, Yeken, Begoviç gibi isimlerle devam eden büyük bir itiraz, sorgulama, ihya ve diriliş ekolünün Türkiye’deki birikim izdüşümünden bahsedeceksek... Mehmet Akif, Saidi Nursi, Nurettin Topçu, Necip Fazıl, Sezai Karakoç, Ercüment Özkan, Atasoy Müftüoğlu, Rasim Özdenören, Ali Bulaç, Abdurrahman Dilipak, Abdurrahman Arslan, Hamza Türkmen, Kürşat Atalar, Cevat Özkaya, Alev Erkilet, Akif Emre’yle devam eden bir izleği sürmek gerek...
2- Bunun yanı sıra Abdülaziz Bekkine, Süleyman Hilmi Tunahan, Zahit Kotku, Sami Efendi, Mahmut Efendi, Molla Sadrettin gibi ciddi nakşi damarı da düşünerek, nakşi damarın Kürt medreselerine yaslanmış bilgeliğini ve besleyici gücünü de hesaba katarak...
3- Halen İslamcı düşüncenin ana şarteli konumundaki başta Ümran, İktibas ve Haksöz düşünsel çevrelerinin, etnik kimliğe dair hassasiyetini de atlamadan... İslamcı düşüncenin geneline baktığımızda, Kürt meselesinden sarfınazar edildiğini söylemek ciddi haksızlık olur. Zira İslamcılık, hiçbir zaman ırk temelinden neşet eden bir düşünce galerisi olmamıştır.
4- Ayrıca Milli Görüş/Erbakan çizgisi, Doğu’da yaşanan insanlık ve hukuk dışı olayları defaatle meclise taşımış, soru önergeleri ve raporlarla TBMM’ye aktarmış siyasal birikim olarak, sloganda kalmışlıkla ilzam edilemez kanaatindeyim. Takiben Erdoğan ve AK Parti siyaseti de Kürt tabanında olumlu karşılığını bulmuş, bu konuda resmi ideolojinin pek çok tabusunu yıkmış ciddi bir süreci göğüslemektedir.
5- Keza; Mazlumder ve Özgürder gibi insan hak ve hürriyetleriyle iştigal eden sivil örgütler, Kürt sorunu hakkında seksen sonrasında ilk ciddi raporları hazırlamış kurumlardır.
***
İslamcı düşünce, ulus-devlet ve resmi ideoloji eleştirisi konusunda, sol düşüncenin yapmayı başaramadığı eleştiriyi, uzun yıllardır yapagelmektedir. Bu konudaki kritik eşikse, “demokratik açılım” süreciyle birlikte İslamcı galeride belirginleşen ciddi bir yarılmayı sürüyor önümüze. Yıllardır ulus-devlet ve resmi ideoloji eleştirisini beraberce masaya süren İslamcı aydınlar arasındaki bu kırılma; maalesef “mermiye adres sorma” derecesinde belirginleşmiştir. Etnik kimlik üzerinden son dönemlerde üretilen patetik algı, pek çok (eski) İslamcı aydını; kavmiyeti önceleyen, mermiyi ve dolayısıyla şiddeti olumlayabilen, Kürt resmi ideolojisinin manifestosunu aktaran bir çizgiye savurmuştur.
Günümüz İslamcı hareketliliğinin önemli sınavlarından birisi; Kürt meselesini terör ve PKK’yla özdeşleştirmek konusundaki çabaya karşı takınacağı tavırla çok yakından ilgilidir.
İslamcılar, “İslam ve İnsan” eksenindeki adalet ve erdemli toplum arayışlarında “ırk” ayrışmasını değil, Allah rızasına dayalı kardeşliği önemsemişlerdir, ilk başından beri...
Star
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.