İstanbul Üniversitesinden sivil anayasa atağı
Darbe ürünü olan 12 Eylül Anayasası'nın değiştirilmesi için ilk ciddi adım İstanbul Üniversitesi'nden geldi.
Büşra Erdal'ın haberi
12 Eylül Anayasası'nı hazırlayan İstanbul Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Kürsüsü, bu kez sivil anayasa hazırlığı için kolları sıvadı. Rektör Yunus Söylet, "Bu seferki çok farklı, Cumhuriyet'in ilk gerçek toplum sözleşmesini inşa etmeliyiz." diye konuştu.
İstanbul Üniversitesi ve İstanbul Kültür Üniversitesi'nin ortaklaşa düzenlediği 'Uluslararası Anayasa Kongresi' kapanış oturumu ile son buldu. İstanbul Üniversitesi Cemil Bilsel Konferans Salonu'nda yapılan kapanış oturumuna TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı AK Parti Milletvekili Prof. Dr. Burhan Kuzu, CHP milletvekili Atilla Kart ve BDP milletvekili Hamit Geylani katıldı. İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar'ın başkanlık ettiği oturumda Burhan Kuzu, konuşmaya başladığı sırada bir kız öğrenciden protesto geldi. Öğrenci, ayağa kalkarak Burhan Kuzu'ya, "Kuzu kuzu def ol git." diye bağırdı. Ardından ayakkabısını Kuzu'ya fırlattı. Ancak atılan ayakkabı kısa bir mesafede yere düştü. Bu sırada güvenlik görevlileri öğrenciyi salondan çıkardı. Kuzu da, kendisinin yıllarca silah tehdidine de maruz kaldığını söyleyerek, "Üniversite öğrencilerimizin, tepkilerini gösterirken fikirle yapmalarını, sıradan bir yer olmadığını ve buraya çıktığım zaman beni sorularıyla terletmesini isterim. Asıl olan bu. İfade özgürlüğünden bahsediyor kızımız, demokratik davranmadığımızdan söz ediyor; ama benim ifade özgürlüğümü engelleyip 'def ol git' diyor. Bu nasıl bir tutum, nasıl bir bağnazlıktır?" ifadelerini kullandı.
Burhan Kuzu, yeni anayasada oybirliği sağlamanın mümkün olmadığını söyledi. "Anayasanın hazırlanması için olağan dönemler gerekiyor. Ama Türkiye buna pek müsait olmadığından olağanüstü dönemlerde bunu yapmalıyız." diyen Kuzu, konsensüsün önemli olduğunu ama bunun da 'oybirliği' anlamına gelmediğini kaydetti. Kuzu, "Meclis'te, yüzde 65-70 gibi, 2/3'ü yakalamak konsensüs anlamında önemli." diye konuştu.
Darbe anayasasına sahip çıkanların, AK Parti'nin olduğu normal Meclis'in anayasa yapmasını kabul etmediğini ifade eden Burhan Kuzu, "Anayasa'yı kim yapacak? Yeni bir Meclis olması lazımmış. Devletin yeniden kurulması yani. Yani o olamayacağına göre ikinci yöntem darbe olması lazımmış. O zaman ben de şu duayı yapıyorum; 'Allah'ım bize darbe gönder, bir anayasa hazırlayalım, o kadar kalsın, çok da kalmasın gitsin.' Böyle olursa, reel politika dışına çıkılırsa anayasa yapılamaz. Mevcut Anayasa 17 kez değişti. Asıl olanı zihniyet değişimi yapılamadı. Bu olmadığı müddetçe yapılan değişikliklerde ciddi sonuç alamıyoruz." diye konuştu.
İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet, 4 gün süren kongrenin kapanış konuşmasını yaptı. Kongre boyunca gerçek manada demokratik bir anayasa için ter döküldüğünü söyleyen Söylet, üniversite olarak bunu misyon olarak gördüklerini açıkladı. Anayasanın, iktidarı sınırlandıran, bireyin hak ve özgürlüğünü teminat altına alan toplumsal sözleşme olduğunun altını çizdi.
DARBE ANAYASASI TOPLUMUN İÇİNE SİNMİYOR
Anayasa tartışmalarının hâlâ sıcak olarak sürmesinin sebebinin de 12 Eylül ürünü olan mevcut Anayasa'nın toplumun içine sinmemesi olduğunu söyledi. 21. yy'da yüzünü uygarlığa dönmüş, daha demokratik, birey odaklı, özgürlükçü ve kuvvetler ayrılığının gerçekten olacağı bir toplumda yeni anayasanın gerekli olduğunu kaydetti. Bu dönemde her kesimden sıklıkla anayasa talebinin yükseldiğine dikkat çekti. Sivil anayasa yapımında artık geri dönülemeyecek hale gelindiğini kaydetti. Söylet, "Gerçek anlamda toplumsal sözleşme olan bir anayasa yapmak zorundayız. Kongre de bunu gösterdi. Bu seferki çok farklı, Cumhuriyet'in ilk gerçek toplum sözleşmesini inşa etmeliyiz." dedi.
Kongrede Fransa, İngiltere, İsviçre, Almanya, Irak, Mısır gibi birçok ülkeden gelen yabancı akademisyenler evrensel ölçütte bir anayasanın nasıl olması gerektiğini tartıştı. Kongrenin sonuç bildirgesi bir süre sonra yayınlanacak ve siyasi partilere de sunulacak.
Zaman