Kurşun kanaryanın kanatlarını kıramadı, uçurama ramak kalmıştı oysa. Kirli, karanlık oyun direksiyondan döndü. Zahirde şoförün soğukkanlılığı; hakikatte ise Hakk’ın koruması.

Uçurumdan dönen kanarya değil bir ülkenin istikrarı; otobüs uçurama yuvarlansaydı sokaklar stadyuma döner, öfkeli kalabalıklar neyi tahrip etmezdi, kartopu gibi büyüyen yangın nerelere uzanmazdı? Kanarya uçamaz, istikrar kanatlanamazdı belki de… Hesap çok daha büyüktü, bilinmez. Bildiğimiz hesabın uçuruma yuvarlandığı.

Son döndüğümüz uçurum, ilk döndüğümüz değil; yakından uzağa nice uçurumlardan dönerek, nice badireler aşarak geldik bugünlere; daha iyi günlere yine aynı şekilde aşarak geçeceğiz inşaallah.  Hak ve Hafız; Anadolu insanın yüreğinde inanmışlıkla kök salmış. Umulmadık kurtuluşlarının başka izahı var mı? Çanakkale yüz yıllık destan değil; zaman üstü gerçeklik abidesi, hakikat şarkısı, bitmeyen hikmet terennümü…

Yeni medeniyet şarkısına hazırlanırken tehlikeli dönemeçlerden geçmemiz; ayartılara kanmaktan korur, aldanışlardan kurtarır, oyunlara dalmaktan uzaklaştırır bizi. Diri tutar zihni ve kalbi, çevik kılar hisleri…

Takım tutmaktan öte bir şey fesat ve aldatma, Hak ve hikmet arasındaki tercih ve hayatı o tercih üzere yaşama. Feraset; Mü ‘mine yaraşır sıfat. O hikmeti her yerde arar; kuşun kanadında, kurşunun izinde, rüzgârın sesinde, hadiselerin derinliğinde…

Tarih ve mekân iki defteridir onun. Nefsin uçurumuna düşmekten, şeytana aldanmaktan, fitnelere alet olmaktan korkar ve titrer. Kalbi cereyan, akli cevelan, fikri elektrik; vahye endekslidir onun. Kâinat ve içindekileri Kur’an penceresinden seyreder ve değerlendirir. Ebediyetin yanında dünyaya dünya kadar değer verir.

Terörün hedefi sporu 11 sıfır yenmek iken, 11 sıfır yenik düştü. Hazirana kadar ve sonrasında hep yenik düşer de, ülke istikrar kanatları ile madde ve manada medeniyet hamlelerine kanat çırpar. Hak ve Hafız’a imanımız tam ise ve hayatımız bu istikametteyse bu gerçekleşecek inşaallah.