Katliamın manevi boyutu
İşgalcilerin ilk yaptığı şey Müslüman toplumların hafızalarına ve tarihi mekanlarına saldırmak olmuştur.Bosna'da,Irak'ta,Gazze'de,her yerde
Mustafa Özcan'ın yazısından:
"Katliamın bir boyutu da manevidir. İsrail ilk günden itibaren camileri bombalamaya başlamıştır. Saldırıların ilk haftasında Dr. İbrahim Makadime Camii ile birlikte vurulan cami sayısı 12’ye yükselmiştir. Bunu yaparken de camilerin silah deposu olarak kullanıldığını ileri sürmüş ve Hamas mensuplarının ya camilere ya da hastanelere sığındıklarını ve bu şekilde ‘sıvıştıklarını’ iddia ederek bu mahallere saldırısını meşrulaştırmaya çalışmıştır.
"Zaten işgalcilerin ilk yaptığı şey Müslüman toplumların hafızalarına ve tarihi mekanlarına saldırmak olmuştur. Bosna savaşında Sırpların yaptığını ve yüzlerce camiye yönelik vahşi ve vandalist saldırılarını ABD de Irak’ta tekrarlamıştır. ABD de İsrail gibi camilerin silah deposu olarak kullanıldığını ileri sürmüştür.
"İşgalcilerin ve saldırganların bir amacı da, kültürel ve tarihi dokuyu tahrip üzerinden Müslüman nesillerin hafızasını sıfırlama ve köksüz hale getirmektir. Dolayısıyla katliamın manevi boyutunda manevi mekanlar olan camilere saldırı vardır. Sadece camiye değil İslâmi eğitim kurumlarına saldırı da vardır. Gazze’de İslâm Üniversitesine kasıtlı ve sistematik saldırı, ilgili çevrelerden gerekli tepkiyi görmemiştir.
"Amerikalılar da Irak’ı işgal ettiklerinde Moğollar gibi ilk yaptıkları iş Bağdat Kütüphanesi ve Müzesini talan ve tahrip etmek olmuştur. Yine yaptıkları vandallık örneklerinden birisi de tarihi ve arkaik yapılardan Ezher’in kardeşi Mustansiriyye Üniversitesine saldırı olmuştur. Maalesef Gazze’de de tarih tekerrür etmiş ve merhum Nizar Rayyan’ın hocaları arasında bulunduğu Gazze İslâm Üniversitesi açıkça ve alçakça bir saldırıya maruz kalmıştır. Bush gibi ‘Gazze saldırısı için İsrail’i Hamas kışkırttı’ diyen Amos Oz ve benzeri yanlı İsrailli aydınları bir kenara koyacak olursak genel olarak tarafsız aydınlar da bu manevi savaşta sınıfta kalmıştır.