Kur’ân’dan öyle şeyler indiriyoruz ki mü’minler için şifâ ve rahmettir
Ayet meali
Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak (c.c), İsrâ Sûresi 82-84. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:
82-Hem Kur’ân’dan öyle şeyler indiriyoruz ki o, mü’minler için bir şifâ ve bir rahmettir; (*) zâlimlere ise ancak hüsran arttırır.
83-İnsana ni‘met verdiğimiz zaman, (şükürden) yüz çevirip yan çizer. Ona (fakirlik ve hastalık gibi) şer dokunduğu zaman da iyice ümidsiz olur.
84-De ki: “Herkes kendi hâline (mizâcına) göre amel eder.” Fakat Rabbin, kimin daha doğru bir yolda olduğunu en iyi bilendir.
(*) “(Kur’ân) binler def‘a tekrâr edilse usandırmıyor, belki lezzet veriyor. Küçük basit bir çocuğun hâfızasına ağır gelmiyor, hıfzedebilir (ezberleyebilir). En hastalıklı, az bir sözden müteezzî olan (incinen) bir kulağa nâhoş gelmiyor, hoş geliyor. Sekerâtta (ölüm ânında) olanın damağına şerbet gibi oluyor. Zemzeme-i Kur’ân, onun kulağında ve dimâğında, aynen ağzında ve damağında mâ-i zemzem (zemzem suyu) gibi leziz geliyor. Usandırmamasının sırr-ı hikmeti şudur ki: Kur’ân, kulûba (kalblere) kuvvet ve gıdâ ve ukūle (akıllara) kūt ve gınâdır (rızık ve zenginliktir) ve rûha mâ’ ve ziyâ (su ve ışık) ve nüfûsa (nefislere) devâ ve şifâ olduğundan usandırmaz.” (Zülfikār, 25. Söz, 13)