Ekrem KILIÇ
Kurbanlar Farklı
Hakk’a sunulacak kurbanlar farklı;
İsimler Müslüman, îmânlar farklı.
Suretâ hepimiz beşeriz amma,
İnsanlığa lâyık insanlar farklı.
Bitmiyor çileler Müslümanlarda,
Çâre görünmüyor son zamanlarda.
Allâh’a yalvarıp duâ edelim;
Mübârek vakitler, bu Kurban’larda.
Kimi hürriyetten bulamaz eser;
Her türlü sıkıntı rûhunu ezer.
Zorlu bir imtihan musallat bize;
Kiminin karnı tok, sırtı pek gezer.
İsmimiz Müslüman, hâlimiz değil;
Kalbimiz doğruysa kàlimiz değil.
Kendimizden başka kimse yok sanki;
Bütün inananlar âlimiz değil.
Asr-ı Saâdet’ten ders alan var mı?
Müslüman biz miyiz, yoksa onlar mı?
İslâm Âlemi’ne bir bakın hele;
Kimsenin yüreği sızlar, yanar mı?
Bayramlar kutlanır; neş’e, sürûrla.
Dünyâ hayâtıdır, geçer gurûrla:
Aldanır, aldatır insan oğlunu;
Safâyla-kederle, hoş-boş umûrla.
İslâm en son, doğru ve hak bir dindir.
Kesilen kurbanlar Allâh içindir.
Zâlimin elinde kurban, mü’minler;
Rabbim, rahmetinle bu zulmü dindir.
İslâm Dünyâ’sını karıştıran el,
Olamaz İlâhî zafere engel.
Seyrederek yalnız, almazsak tedbîr;
Götürecek bizi bu dehşetli sel.
Sahâbeyi örnek tutmazsak eğer,
Ölçümüz olmazsa İslâmî değer,
Gafletle bakarsak cihâna böyle;
Kalmaz elde aslâ ne gövde, ne ser…
Sanmayın yegâne akan şu kandır;
Çırpınan yerdeki kurbanlık candır.
Bugün en’âm değil yalnız, can veren;
Zulme mâruz kalan pek çok insandır.
Soralım topluma, soralım ferde;
Aramazlar mı bir çözüm bu derde?
Gayr-i Müslümlerden beklemiyoruz;
İslâm’ı iddiâ edenler nerde?
Kimse terk etmiyor râhat hâlini;
Çekmeyecek sanki hiç vebâlini.
Bâri hâtırlasak mahşer gününü;
Hâkim-i Kadîr’in zor suâlini.
Ne zamana kadar böyle yatalım?
Ölü toprağını silkip atalım!
Bayramların gerçek olması için,
Duâlara bir de gayret katalım.
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.