Lezzet ve nimetlere, imanla bakılırsa...

Lezzet ve nimetlere, imanla bakılırsa...

Günün Risale-i Nur dersi

Bismillahirrahmanirrahim

Arkadaş!

Dünya ve âhiretteki lezzet ve nimetlere, imanla bakılırsa, bunlarda bir hareket-i devriye görülür ki, emsaller birbirini takip eder. Biri gider, yerine onun misli gelir. Bu sayede o nimetlerin mahiyeti sönmez. Ancak teşahhusat-ı cüz’iyede firak ve iftirakları vardır. Bunun içindir ki, lezaiz-i imaniye, firak ve iftirakla müteessir ve mükedder olmuyor.

Fakat ikinci cihette, herbir lezzetin zevâli var. Ve o zeval, hadd-i zâtında elem olduğu gibi, düşünmesi de elemdir. Çünkü bu ikinci cihette, hareket devriye değildir, müstakimdir. Lezzet, ebedî bir ölüm ile mahkûm olur. (Mesnevi-i Nuriye, Katre)

Bediüzzaman Said Nursi

SÖZLÜK:
emsal : benzer
firak : ayrılık
hadd-i zatında : esasen, aslında
iftirak : ayrılma
hareket-i devriye : dairesel hareket; birinin gidip yerine başkasının geçmesi
mahiyet : özellik, esas
misli : benzeri, eş değeri
mükedder olmak : dertlenmek, üzüntü duymak
müstakim : doğru bir çizgi takip etme
müteessir : üzüntü
teşahhusat-ı cüz’iye : ferdî şahıslanma, bireysel kimlik ve yapı kazanma
zeval : kaybolma, yok olma