Mahkemeyi Risale-i Nur'u anlatmaya vesile görürdü

Mahkemeyi Risale-i Nur'u anlatmaya vesile görürdü

Bekir Berk, Risale Akademi tarafından düzenlenen bir programla yad edildi

Ömer Huyut'un haberi:

RİSALEHABER-Bediüzzaman Said Nursi ve mazlumların Avukatı Bekir Berk, Risale Akademi tarafından düzenlenen bir programla yad edildi.

Kur'an-ı Kerim okunmasıyla başlayan programa Bediüzzaman Hazretlerinin talebelerinden Mehmet Fırıncı ağabey telefonla katıldı. Memleketin gençleri Bekir Berk'i örnek almalı diyen Fırıncı ağabey, "Üstad onu Ankara'dan ayrılırken seni en büyük kahraman ilan ediyorum demiş. Gerçekten hakperest, hak ve hukuk için herşeyini ortaya koyan çok muhterem bir zattı. Programı düzenleyenleri çok tebrik ve teşekkür ediyorum" dedi.

Mehmet Evren: "Hayatını Davasına Adayan Adam"

Evren dava adamı olabilmenin özelliklerinden ve amaçlarından bahsederek Bekir Berk'i "Nurun Kahramanı" ve "Nurun avukatı" olarak tanımladı. Said Nursi'nin "bir adamın kıymeti himmeti nispetindedir" örneğini vererek Bekir Berk'in tek başına küçük bir millet olduğunu belirten Evren, "Bekir Berk ağabey için hazırlanan tiyatro bizler için bir müjde oldu. Gerçek dava adamının özellikleri ve gayesi i'la-i islamdır. Bekir Berk fedakar bir insandı. Peygamberimiz (asm) 'sağ elime güneşi sol elime ayı verseniz bu davadan vazgeçmem' demişti, sahabelerin de davalarındaki kararlılığı biliyoruz. Said Nursi de 'gözümde ne cennet sevdası ne cehennem korkusu' sözleriyle kararlılığını anlatmıştı. Bekir ağabey de davasında son derece kararlı idi" dedi.

Foto galeri için TIKLAYINIZ

Ömer Lütfi Peker :"Hak ve Hukuk Adamı"

Said Nursi hazretlerinin yapmış olduğu hizmetin doğru anlaşılması halinde Bekir Ağabeyin de hizmetini doğru anlayabiliriz. Said Nursi hazretlerine karşı türlü entrikalarla (zehirleme vs..) başedemeyenler mahkeme yoluna başvurdular. Allah tarafından Said Nursi hazretlerine bu zorluklar içinde seçilmiş yardımcılar istihdam edildi. Bunlardan biri de Bekir Berk'ti. Bekir Berk ağabey o karanlık, zulmetli zamana bir ışık ve bir berk (şimşek) gibi geldi. Mesleğini davasına adadı. Savunduğu şahsiyetleri kendisiyle özdeşleştirdi. Kendisini savunur gibi o şahsiyetleri savundu. Kefenini yanında taşıyordu. Bir duruşmada kefeni savcıya fırlatmıştı."

Münir Yükselmiş: "Bir vefa örneği: Bekir Berk"

Bekir Berk Ağabey İngiltere'de tedavi altındayken bir anda sıçrayarak Anadoluya olan özlemini anlatmış ve "Allahım bana müsaade et iki yıl anadoludaki kardeşlerimi göreyim" diye dua etmişti. Abilerin biraraya gelmesinde toparlayıcı ve davalar konusunda öncülük ederdi. Çok tedbirli bir insandı. Birçok aleyhte çıkan yazılara karşı davalarını üstlendi. Siyasilere geri adım attırırdı. Etkili bir üslubu vardı."

Said Özadalı: "Mekke-Medine Arasında: Bekir Berk"

"Üstadın Haliliye mesleğindeki dört unsur Bekir Ağabeyde vardı. Cidde'de bir çok defa berbaer olduk. Bir keresinde Bekir ağabeye '20 yıl anadolunun birçok yerinde bulundunuz, yine gidip gezelim mi' teklifinde bulundum. Bekir ağabey 'ahh nerde kardeşim ben buraya ölmeye geldim burası cennetin 8 katından biridir' demişti. Bu cevabında Cidde'ye olan sevgisi vardı. Aynı zamanda Anadoluya olan özlemi vardı. O özlemini Türkiye'den gelenleri havaalanında karşılar misafir ederek giderirdi. Mekke-Medine-Cidde arasında sürekli gidip gelirdi. Ramazanları Mekke'de geçirirdi.
Bekir Ağabey Risale-i Nur'u merkez yapmıştı. 'Bizim için Risale-i Nur hedeftir, maksattır, gayedir' derdi."

Rahmi Erdem:Mahkemede savunmadan çok Risale-i Nur ilanı vardı

Bekir Ağabey koyduğu hedefe kilitlenen bir insandı. Bekir Berk ağabey hastalandığı dönemde 'yatakta ölmektense bu hizmette ölmeyi şeref biliyorum' sözleriyle azimliliğini, aksiyonculuğunu göstermişti. Mahkemeleri müdafaadan çok Risale-i Nurları ilan etmeye bir vesile olarak görürdü.

Foto galeri için TIKLAYINIZ