Masum hırsızlıklar

Hırsızlığın masumu olmaz. Hırsızlığın azı da çoğu da birdir. İnsanın mayasını bozar. Taviz, ihmalkârlık, umursamazlık, boşvermişlik, önem vermemek, her şeyden önemlisi de menfaati önde tutmak bu bozulmanın göstergeleridir.

Bir binayı sağlam temellere oturtmazsanız çöker. İnsanın ruh yapısı, kalp dokusu, duygu inşası, maneviyat örgüsü sağlam işlenmezse, çürük bina gibi bir sonuç verecektir. Dayanacak bir esas, bir kural, bir inanç ya da sosyal hayatı tanzim eden bir sistem olmazsa, insan neye göre sağlam duracaktır, adaleti nasıl sağlayacaktır, haksızlıkların ve kavgaların önüne nasıl geçecektir?

Ne zaman markete gitsem birilerini bir şeyler yerken görüyorum. Özellikle açık ürün satılan kuruyemiş reyonlarında tadına bakmak ayağına birileri kütür kütür, tek tek de değil, avuç avuç kuruyemiş tüketiyor. Küçük çocukların canları istediği zaman anası babası, sorumlusundan izin almadan kendi malıymış gibi hemen helal mi, haram mı diye hiç düşünmeden alıp çocuğuna ikram ediveriyor. Çok şahit oldum buna. Sorumluya haber verilse veya ondan izin alınsa bile esas mal sahibi o değil ki… O da netameli ve şüpheli bir iş. Şüpheli şeylerden kaçınmak elbette erdem sahibi insanların kaçındıkları esaslardan biridir.

Basit ve önemsiz gibi gördüğümüz bazı kurallar, toplumun geneline yayıldığı zaman âdet hükmüne geçer, bu da zamanla başka kuralları kişisel menfaatler uğruna delme ve tırtıklama hadisesini vukua getirir. Toplum yavaş yavaş böyle bozuluyor. Mutsuz ve umutsuz insanların sayısı böyle artıyor. İnsanların hırsları böyle kamçılanıyor. Haksızlığı hak bilme, haramı helal görme işte böyle değişime uğruyor. Artık insanlar faizli kredi olmadan mal sahibi olunamayacağına inanır hale geldi. Banka reklamlarına bir bakınız, hâşâ bir cennet metaı gibi sunulmaktadır. Bu hakikatte mal ya da para satmak değil, insanın ruhunu satın almaktır, kalbini öldürmektir. Bu da kıtlık, kuraklık, ekonomik kriz, perişaniyet, fakirlik ve parçalanmışlık gibi umumi musibetlere davetiye çıkartıyor.

Allah’ın (cc) ve Peygamberin (asm) emirlerinin hiçbiri ne küçüktür, ne de basittir. Onlar büyük bir sistemin zincirlerinin halkaları gibidirler. Bir halka iş görmezse sistem durabilir, bir vida kırılırsa fabrika çalışmayabilir. Durum böyle olunca, kimsecikler görmüyor diye çaktırmadan apartıverilen bir fındık tanesi de insanın maneviyatını çökertiverir ve iki dünya saadetinden de ediverir Allah korusun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.