Mehmet Oymak'ın yazısı

Bir ulu çınar. Gölgesinde Kur’an öğrenilen, Kur’an okunan bir abide. Her günü Kur’an ile, Kur’an ta’limi ile, Kur’an meali, Kur’an hakikatleri ile Nurları ile geçen bir mübarek ömür; Bugün tamamlanmış. 

Melahat Hoca 89 yaşında, Ebedi Alem’e göçmüş. Kur’an iklimine vasıl olmuş. 

İnanıyoruz ki, o ömrünü uğruna su gibi harcadığı Kur’an Nuru, yolunu aydınlatmaya; kabrinin cennet bahçelerinden olmasına, Sırat’tan geçişinin kolaylanmasına, mahşerde gölgelenmesine ve Rabbi Rahimin mağfiret etmesine vesile olacaktır. Kelamullaha vakfolan ne güzel bir ömür. 

Öğretmen olarak başlamıştı resmi görevine. Ülkede ilk defa tesettür emrine uyarak derse giren öğretmen olmuştu. Urfa Cumhuriyet İlkokulunda sınıf öğretmeni olarak. Ne olduysa o zaman oldu. İkazlar, uyarılar, soruşturmalar, müfettişler; ayaklanmıştı herkes. Nasıl olurdu da, bir öğretmen başını örterek, tesettüre riayet ederek derse girerdi. Malum bütün iddialar sıralanmıştı. Eğitim, eğitim sistemi tehlikeye maruz kalmıştı. Eğitim kurumu, Milli Eğitim tehlikeye girmişti. Kestirmeden öğretmenlikten men edilmişti. Türkçesi, atılmıştı. Yıl 1966. 

Millet şaşkındı. Nasıl olurdu, böyle bir durum nasıl suç sayılırdı? Herkes kendince ses veriyordu, yanında durmaya çalışıyordu Melahat Hocanın. 

Bunlardan biri de Zübeyir Yetik'ti. Üstelik o bir de yazı yazmıştı gazetede. Hem Melahat Hocaya destek veriyordu, hem de yazısında bol bol “Osmanlıca” kelimeler kullanıyor, suçunu katmerli hale getiriyordu. Kolayı vardı. Ve onun da görevine son verildi. 

İşte ülkemizde “Başörtüsü mücadelesi” böyle başlamıştı. Uzun ince bir yoldu girilen. Bir bitmez mücadele gerekiyordu hanımların kamuda başörtüsünü takabilmeleri. Ne meslek hayatlarına, ne eğitim ve öğretim hayatlarına mal olmuştu. Hatta ne acılar yaşatmış ne canlar yakmıştı bu yol. 

Netice bugünlere gelindi. Melahat hocaya hiç bir şey engel olamamıştı. İnandığı bu ulvi yol ve hizmette bir manevi kahraman olarak yürüdü hep. 

Ve asil karakteri, büyüklüğü, asaleti oydu ki, yaşadığı bu hayatı, mücadeleyi, hizmeti, büyük bir tevazu perdesi arkasına gizliyordu, aynen o tam ve tekmil tesettür kıyafeti ile olduğu gibi. 

Merhum annem ile çok yakın oluşları sebebi ile, tavsiyeleri ile beraber dualarından hiç mahrum olmadık. Bundan hep haberdar olduk. Güç ve kuvvet bulduk. 

Muhterem hocamız. Umuyoruz ki, Allah senden rahmet ve mağfiretini esirgemez. Kabrin cennet bahçelerinden bir bahçe olur. Kitabı sağdan verilenlerden olursun. Kevser havuzu konağın olur. Son durağın Cenneti Ala olur. 

Amin. Amin. V’el hamdü l’illahi Rabbil alemin. Ruhuna ve tüm mü’minlerin ruhuna El Fatiha.