Mezopotamya kültürü Hz. Fatma rolünü daha çok tercih etmiş
Batı dünyası kadın erkek ilişkileri rekabetçi ilişkidir diyor. Bizim İslam kültürümüzde kadın-erkek ilişkileri tamamlayıcı olarak değerlendiriliyor
Üsküdar Üniversitesi, Asya - Afrika Üniversiteler Birliği ile İstanbul İlim ve Kültür Vakfı tarafından düzenlenen Uluslararası Kadınlar ve Küresel Sorunlar, Çözüm ve Öneriler Sempozyumu, Üsküdar Üniversitesi NP Sağlık Yerleşkesi İbn-i Sina Oditoryumu’nda yapıldı.
Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü ve Yönetim Üst Kurulu Başkanı Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, açılış konuşmasında 25 Kasım’ın BM tarafından Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü olarak ilan edildiğini hatırlatarak kadın psikolojisi, kadın ve erkek beyninin çalışma modellerindeki farklılıklar ile Batı’nın ve İslam dünyasının kadın ve erkek ilişkilerine bakışındaki yaklaşımlarına değindi.
“KADIN VE ERKEK BEYNİ FARKLI ÇALIŞIYOR”
2003 yılında NewYork’ta bir camide bir kadının imamlık yaptığını ve bu durumu İslam dünyasında kadının üzerinde bir proje olarak değerlendirdiğini düşündüğünü belirten Tarhan, “Bunun üzerine Kadın Psikolojisi isimli kitabı yazdım. Şu anda 100’üncü baskısı oldu. Bu kitapta kadın ve erkek hak ve fırsatlarda eşittir ama biyolojik ve psikolojik olarak eşit değildir, dedim. Burada referans aldığım Hz. Peygamber Resulullah’ın hayatı oldu. Kadın ve erkek beyni farklı çalışıyor. Özellikle problem çözme anında erkek beyni zihinsel bir sığınağa çekiliyor. Kadın beyni ise stres altında daha çok paylaşmak ve rahatlamak istiyor. İkisi de sinirliyse kavga çıkar.” dedi.
“İSLAM KÜLTÜRÜNDE KADIN-ERKEK KÜLTÜRÜ TAMAMLAYICIDIR”
Batı ile İslam dünyasının kadın ve erkek ilişkilerine bakış açısının farklı olduğunu kaydeden Tarhan, “Batı dünyası kadın erkek ilişkileri rekabetçi ilişkidir diyor. Bizim İslam kültürümüzde kadın-erkek ilişkileri tamamlayıcı olarak değerlendiriliyor.” dedi.
“BU ZAMANIN RUHU, HZ. AYŞE ROLÜNÜ DAHA ÇOK ÖN PLANA ÇIKARIYOR”
İslam kültüründeki bu anlayışa Hz. Muhammed’in hayatından örnekler veren Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Asrı saadette Resulullah’ın hayatından üç örnek vermek isterim. İlki Hazreti Hatice örneği. Resulullah’ın ilk eşi Hz. Hatice kendisinden 15 yaş büyük. Ona sahip çıkıyor. Çok derinlemesine oluşmuş bir kadın-erkek ilişkileri var. İkincisi Hazreti Fatma rolü. Peygamberimiz Hz. Muhammed’in kızı, Hz. Ali ile evli. Erkeklerin gölgesinde kalmayı tercih ediyor. Üçüncüsü ise Hz. Ayşe. Hz. Ayşe ilimle uğraşan, sohbet eden, konferans veren bir kadın rolünde. Üçü de doğru. Fakat bizim de içinde bulunduğumuz Mezopotamya kültürü erkek egemen kültürü yani Hz. Fatma rolünü daha çok tercih etmiş. Bu zamanın ruhu Hz. Ayşe rolünü daha çok ön plana çıkarıyor. Fakat üçü de doğru.” dedi.
“KADIN ERKEK İLİŞKİLERİNİN DİYALOGLA ÇÖZÜLMESİNİ YÜCELTEN EĞİTİMLERE İHTİYACIMIZ VAR”
Tarhan, “Asrı saadetteki, Hz. Peygamberimizin dönemi tarihte kadınlara hakların en çok verildiği dönem olarak biliniyor. Miras hukuku, eğitim hakkı, kadının şahsiyetinin kabul edilmesi gibi bütün haklar hep bu dönemde verilmiş. Fransa’da Fransız ihtilali olduğu zaman kadınlar insan mı değil mi diye tartışmalar var. Yani bin sene sonra… Bunları unutmamamız lazım. Özellikle şiddet kültürü mesela Babil tabletlerinde dayaktan sorumlu öğretmenlerden bahsediliyor. Bu eski çağların metodu. Kadın erkek ilişkilerinin diyalogla çözülmesini yücelten eğitimlere ihtiyacımız var.” dedi.
Türk kültürünün genellikle erkek egemen olduğu görüşünün yaygın olduğunu kaydeden Tarhan, “Ama bu böyle değil. Toplumun yüzde 80’inde kadının dediği oluyor.” dedi.
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.