Mihriban'ın şairi terk-i diyar eyledi
Türk edebiyatı ve düşünce dünyasının önemli şahsiyetlerinden şair-yazar Abdurrahim Karakoç (80) hayata veda etti.
Aslıhan Aydın'ın haberi;
Gazi Üniversitesi Hastanesi'nde yaklaşık 1,5 aydır, akciğer enfeksiyonu tedavisi gören ünlü şair dün saat 13.15 sularında solunum yetmezliğine yenildi.
Son devir Türk şiirinin en çok okunan şairlerinden biri olan Karakoç, dilden dile dolaşan Mihriban türküsünün de söz yazarıydı. Usta kalemin acı haberi sevenlerini hüzne boğdu. Başta Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan olmak üzere, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve Meclis Başkanı Cemil Çiçek şairin vefatıyla ilgili başsağlığı mesajı yayımladı.
Politik taşlamaları, toplumsal yergileri kadar aşk ve sevda şiirleri ile de tanınıyordu Abdurrahim Karakoç. Söyleyişteki ustalığı, anlam derinliği, Türkçeye hâkimiyeti ve üslubundaki içtenliğiyle her kesimin takdir ve hayranlığını kazanan Karakoç, 7 Nisan 1932'de, Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesinin Celâ (Ekinözü) köyünde, şiirin içine doğdu. Dedesi, babası, kardeşleri de şairdi. Doğal olarak onun söz söyleme gücü küçük yaşta kendisini gösterdi. Şairin bilinen ilk eserleri 20'li yaşlarına ait. En ünlü şiirleri arasında yer alan ve seri olarak yazdığı 'Hasan'a Mektuplar' kitabı, baskı üstüne baskı yaptı. Âşıklık geleneğinin çağımızdaki önemli temsilcilerinden Âşık Mahsuni Şerif, şairin ilk bestelerinden olan ünlü 'Tohdur Bey' ve 'Hâkim Bey' adlı eserlerini besteledi. Bir dönem Milli Nizam Partisi ve daha sonra o zamanki 'Akıncı' gençliğin milli marşı haline gelen 'Hak Yol İslam Yazacağız' adlı şiir de Karakoç'un ilk şiirleri arasında yer aldı.
Yıllar yılı Türk şiirini özellikle de geleneksel vezin olan 'hece'yi çağdaş bir bakış açısıyla yenileyen şair, son dönem halk müziği repertuarına da bestelenen şiirleriyle önemli katkıda bulundu. Başta 'Mihriban' olmak üzere sözleri Karakoç'a ait pek çok türkü, son yılların en çok sevilen eserleri arasına girdi. Karakoç'un şiirlerini türkü formunda en çok besteleyen isimler, Musa Eroğlu ve ünlü 'Sultanım' şiirini ithaf ettiği Bayram Bilge Tokel oldu.
30'a yakın davada yargılandı
'İnsan'ı şiirin merkezine koyan usta kalem, hiciv şiirlerinin çokluğu ve bu alandaki erişilmez ustalığıyla dikkat çekti. 27 Mayıs darbesi, kendi ifadesi ile 'demokrasi maskaralığı' ve haksızlıklar hiciv şiirlerinin kaynağını oluşturdu. Toplumun değerlerine saldırı olarak gördüğü her söz ve davranışı şiddetle eleştirdi. Şair hakkında bu şiir ve yazıları sebebiyle 30'a yakın dava açıldı. Hepsinden beraat eden Karakoç, avukat tutmadan savunmasını kendisi yaptı. En son Yeni Akit gazetesinde gündemi kendine has üslubu ile değerlendiren yazılar kaleme alıyordu. Karakoç, ardında gözü yaşlı bir eş, Türk İslam, Enderhan ve Mihriban ismini verdiği 3 evlat ile binlerce seven bıraktı.
Tâceddin Dergâhı'na defnedilecek
Türk şiirinin usta kalemi Abdurrahim Karakoç, bugün cuma namazı sonrasında Kocatepe Camii'nden ebedi âleme uğurlanacak. Ailenin daha önce Hacıbayram Camii'nde kılınmasını istediği cenaze namazının Başbakan Tayyip Erdoğan'ın ricası ile Kocatepe'ye alındığı öğrenildi. Konuyla ilgili ayrıntıları, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç verdi. Bursa temasları sırasında soruları cevaplayan Arınç, şairin vefatından duyduğu üzüntüyü dile getirerek Karakoç'un isteği üzerine cenazesinin Taceddin Dergahı'na defnedileceğini söyledi. Arınç, Başbakan ile telefonla konuştuğunu, bunun için bir kararname çıkartılacağını ifade etti. Karakoç'un kendisi için çok önemli olduğunu vurgulayan Arınç, "Güftesini onun yaptığı Mihriban türküsü var. Günde 10 defa dinlesem hoşuma giden, insanın ruhunu derinliklerine kadar kapsayan bir ruhu var. Bundan sonra Mihriban'ı dinlerken Karakoç'un ruhuna rahmet göndereceğiz." dedi.
Zaman