Mısır Hürriyet Devrimini başlatan kahraman yürekli genç kız!

Mısır Hürriyet Devrimini başlatan kahraman yürekli genç kız!

Mısırlılar, Arap milletleri içinde sabırlı bir halk olarak bilinirler. Kendilerinden bir şey istenildiğinde, "Hâdır ya bâşâ (Tamam paşam)” veya "Hâdır ya sitti! (Tamam hanımefendi)" derler. Bazen bu sabırlı halleri yüzünden alay konusu dahi olurlar.

Fıtratlarına dercedilmiş olan bu sabır yüzünden olsa gerek, Hüsnü Mubârek rejiminin 30 yıldır kendilerine yapmış oldukları zulme katlanabilmişlerdir. Nefislerine zor gelse de, fakirlik ve sosyal adaletsizliğin yanı sıra, ifâde özgürlüğünün olmamasını da yutmuşlardır.

Lakin sabrında bir hududu vardır elbette!
Hayatları boyunca Hüsnü Mubârek’ten başka bir Mısır başkanı görememiş olan Mısırlı gençler, babalarının sabredip katlandıkları 30 yıllık zulme "Artık yeter! "demek istiyorlardı. Bunun için de, bir kıvılcım bekliyorlardı; sadece bir kıvılcım!!                                                      
İşte o kıvılcım, "Esma Mahfûz" adlı 26 yaşındaki blogcu bir kızdan geldi.

Esma Mahfûz, geçtiğimiz Salı günü Mısır el-Mihwar TV kanalındaki bir programda hürriyet kıvılcımını nasıl başlattığını anlattı. Daha önce Tunus Devrimini konu alan "24 yıllık diktatörlüğe son veren Yasemin Devriminin hazin öyküsü" başlıklı bir yazı yazmıştım. Subhânallah! Hiç bir şey rastlantı değil. Esma Mahfûzu izlerken "Esma'nın bu sözlerini  yazıya dökmem lazım" diye niyetlenmiştim ama ne zaman yazacağımı bilemiyordum.

Srilankalı arkadaşım Zâkire Hibetullah’tan aldığım bir mail beni harekete geçirdi. Mailde Esma Mahfûz'un gençleri 25 Ocakta Hürriyet Meydanına çağırdığı video görüntüleri vardı. Esma, El-Mihwar TV’de anlattıklarını burada da anlatıyor. İşte  Esma Mahfûz'un el- Mihwar  tv kanalında ve videoda anlattıklarının özeti:

"Ülkenin gidişatından dolayı son derece üzgündüm. Facebook ve Twitter’deki mesajlarımda, bu gidişe dur demek lazım. Artık yeter! Mısır da 4 kişi kendini yaktı. Daha kaç kişinin yanması lazım? Zulme baş kaldırmak için kendilerini yakan bu insanlar hakkında ‘kendilerini yakarak şöhret olmak istiyorlar!! Çok yazık, kâfir olarak öldüler’ dediler. Medya ise yanan insanlar için ‘Psikolojik sorunları vardı; dengesizdiler’ dediler. Bu nasıl sözler Allah aşkına? Allah’tan korksunlar! Dengesiz insanları görmek isteyenler, Parlamentoya gitsinler. Bloğumda, "Zulme ve kahra dur demek için yarın sokağa ineceğim. Bana katılmak isteyen yanıma gelsin" diye yazdım.

“İlk gün kaç kişi geldi biliyor musunuz? Sadece 3 kişi bana destek olmak, 3 polis arabası ise engel olmak için geldiler. Önce ben ve arkadaşlarıma engel olmak isteyen polisler;  etrafımıza toplanan insanlar dağıldıktan sonra yanımıza gelip, ülkenin durumundan kendilerinin de memnun olmadığını söylediler. Ertesi  gün, "Bu iş böyle olmayacak. video çekip sayfama koymam lazım" dedim. Çünkü, bu şekilde daha etkili olabileceğimi düşünüyordum. Videoda özetle şunları söyledim:

"Arkadaşlar! Ben 25 Ocak günü Hürriyet Meydanına gidiyorum. Vatanını sevenler; zerre miktar şerefi olanlar 25 Ocak günü Hürriyet Meydanına gelsinler. Vatanı için sokağa çıkan zayıf bir kızı Mısırlı bacılarını (kendisini kastediyor) korumak isteyenler Hürriyet Meydanına gelsinler."

"Hürriyet Meydanına gelemeyenler; arkadaşlarına, komşularına ve akrabalarına söylesinler. Lütfen "Umut yok !" demeyin. Siz umut yok dediğiniz sürece umut olmaz. "Zulme Yeter!" demek için evden çıkın. Oturmakla olmaz. Biz bir şey istemiyoruz. Sadece özgürlüğümüzü istiyoruz. İnsan olarak yaşamak istiyoruz. Yeter! Gençliğimiz çürüdü. İnsanlık için, yüreği vatan için atanları Hürriyet Meydanına çağırıyorum. Meydana gelemeyenler, başka yerlerde sokağa çıksınlar. Belki bir gün, belki de bir kaç gün orada kalacağız. Özgürlüğümüzü elde etmeden, dikta rejimini devirmeden yerimizden ayrılmayacağız...." dedim.

Sonrasında ise,  olaylar sizin gördüğünüz şekilde gelişti. Bu hareketi başlatan gençler adına söylüyorum: Biz herhangi bir partiye üye değiliz; alışıla gelmiş siyasilerden bağımsız hareket eden, vatanını seven bir gurubuz. Kendi vatanımızda özgür yaşamaktan ve adaletten başka bir istediğimiz yok."

Bir çoğumuz; kendi öz evlatlarımız dahil etrafımızda bulunan gençler için "Bu nesilde iş yok! Başı boş, serseri, iş bilmez ve menfaatçiler" deriz. Oysa, Tunus’ta ve Mısır’da olan olaylar, İslam ümmetinin yüreği olan gençlerin sanıldığı gibi "Serseri ve  Ölü" olmadığını ortaya koydu. Hürriyet uğruna dökülen kanlardan  çok müteessiriz elbette. Ancak, Esma Mahfûz'un anlattıklarından, Mehmet Akif’in vasfettiği ve büyük umutlar bağladığı "Âsım Gençliği"nin doğmakta olduğunu sevinçle müşâhede ediyoruz?

Not: Aşağıda Esma Mahfuzun 18 Ocak 2011'de gençlere seslendiği ingilizce alt yazılı video görüntüleri var.

Mısır'ın Hürriyet Devrimini başlatan kız! from RisaleHaber on Vimeo.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
3 Yorum