Moda, bedene uyuyor ama ruhu uyutuyor!

Moda, bedene uyuyor ama ruhu uyutuyor!

Modacı Barbaros Şansal, moda ve güzellik programlarda modacılık değil de teşhircilik yapıldığını ifade ediyor.

Elif Akdeniz'in haberi

Yaz sezonunun gelmesiyle birçok televizyon dizisi yayın hayatına ara vermeye hazırlanıyor. Her sene farklı program furyalarının yer aldığı ekranların bu seneki boşluğunu ise moda ve güzellik yarışmaları kaplayacak.

Zira 'Bana Her Şey Yakışır', 'Bugün Ne Giysem?' 'Bambaşka' ve 'Sen Yeter ki İste' adlı programlar, yarışmacı ve modacıları aynı platformda buluşturarak yeni bir trendi çoktan başlatmış oldu. Ne var ki katılımcılara sadece bir haftada tepeden tırnağa, içten dışa bir değişim hikâyesi yaşayacağını vaat eden programlar, kadınları aşağıladığı ve tüketim çılgınlığını tetiklediği gerekçesiyle eleştirilerin odağında. Öyle ki Sabah Gazetesi yazarı Haşmet Babaoğlu, geçtiğimiz günlerde kaleme aldığı köşe yazısında, izlediği programda ciddi travmalar geçirmiş bir kadının kılığını, saçını ve makyajını değiştirdiklerine işaret ederek, "Hiç utanıp sıkılmadan o kadını, 'işte karşınızda özgüvenini kazanmış bir kadın' diye ilan etmenin anlamı nedir?" demişti. Modacı Barbaros Şansal, iyi giyinmenin sadece dekolteden ibaret olmadığını söylüyor. "Neden bu ülkenin pardesülü ya da başörtülü kızları oraya çıkartılmıyor? Ya da niye orta yaşlı bir kadın veya erkek yok?" diyen ünlü modacı, bu tür programlarda modacılık değil de teşhircilik yapıldığını ifade ediyor. Normal bir hayat süren insanların programda çok popülermiş gibi giyindirildiğine ve hakaretler edildiğine dikkat çeken Şansal, "O insanlar eski hayatlarına döndükten sonra eskisi kadar huzur içinde yaşayabilecek mi?" diye soruyor. "Bu programlar hem Türk kültürü hem aile yapısı hem de giyim tarzına saldırıdan başka bir şey değil." diyen Şansal, RTÜK'ten mode ve güzellik programlarını kaldırmalarını istiyor.

'Tüketim Sosyolojisi' kitabının yazarı Cengiz Yanıklar, izleyicisine hiçbir şey kazandırmayan bu programların sağlığı değil de bedeni ön plana çıkardığını belirtiyor. Psikolog Esra Bayraktar ise kadınlara güzel olmaları gerektiği gibi bir misyon yüklendiğine işaret ediyor. Bu tür programları sağlıksız bulduğunu söyleyen Bayraktar, "Katılımcılar, programdan sonra yine eski hallerine dönecekler. Bu durum belki de onlarda ciddi bir yıkıma yol açabilir." diyor. Bayraktar, "İnsanlar varlıklarıyla kendilerini mutlu hissetmeli." ifadesini kullanıyor.

Zaman