Bediüzzaman'ın sözü ve Urfa'nın sahabesi

Bediüzzaman'ın sözü ve Urfa'nın sahabesi

Siyer Araştırmaları Merkezi'nin başlattığı 82 İl 82 Sahabî projesi tüm hızı ile devam ediyor

Risale Haber-Haber Merkezi

Programların 7.si Şanlıurfa'da büyük bir coşku ve heyecan ile gerçekleştirildi.
Anadolu topraklarının İslam ile buluşmasında büyük emekleri olan, komutan sahabî, İyad b. Ğanem'in anlatıldığı gece de çok farklı hususlar gündeme getirildi.

Urfa City Konferans Merkezi'nde yapılan programın ev sahipliğini, İlk Öncüler Derneği yaptı. Program Kur'an-ı Kerim tilaveti ve meailinin okunması ile başladı. İlk Öncüler Derneği Başkanı Perihan Taylı'nın selamlama konuşmasının ardından, bölgenin sevilen simalarından Abdulaziz Kutluay Hoca, projenin önemine değindikten sonra İyad b. Ğanem'in Urfa için ne anlam taşıdığına dair bazı noktaları izleyicilerle paylaştı. 

Daha sonra kürsüye davet edilen Muhammed Emin Yıldırım Hoca, Urfa'nın toprağının değerine dair Bediüzzaman'ın bir sözünü aktararak konuşmasına başladı. "Urfa taşıyla toprağıyla mübarektir. Bütün Urfa halkına, çoluk çocuğuna, mezarda yatanlarına her sabah dua ediyorum ve bütün Urfa halkına selam ediyorum. Ben çok hastayım onlarda bana dua etsinler!"
Bediüzzaman'ın mübarek toprak nitelendirmesinin sebeplerine değinen Yıldırım, Hicretin 17. yılında binlerce sahabinin içlerinde bulunduğu bir ordunun Urfa'yı fethetmesinin çok büyük bir anlam ihtiva ettiğini söyledi ve konuşmasına şöyle devam etti: "Urfalılar, tüm sahabeyi çok sevmeliler; ama şu üç ismi daha çok sevmeli ve unutmamalıdırlar. Bunlar, Urfa'nın Fatihi olan İyad b.Ğanem, Urfa'da medfun olan Adiy ibni Amire b.Ferve ve İslam adına atını ile kez şehir surlarına sürerek düşmanı korkutup kaçıran Ziyad ibni Hanzale'dir."

Muhammed Emin Hoca, daha sonra İyad b. Ğanem'in hayatının çeşitli safhalarını örneklerle anlattı. Özellikle onun şahsiyetinin anahtar kavramları olduğunu söylediği, farukiyet, keremiyet, emniyet ve cihat kavramları üzerinde durdu. 21. Asrın insanları olarak İyad b. Ğanem'in hayatından neler öğreniriz sorusuna şöyle cevaplar verdi: "Bir hayat, nasıl İslam'a vakıf edilir? Bir hayatın üçte birlik bir kısmı nasıl Allah'ın kelimesini yüceltmek için at üzerinde geçirilir? Risaletin davasına nasıl hizmet edilir? Cennet cömertlikle, keremiyetle nasıl kazanılır? Kamu malına karşı emin olmak, nasıl Allah'ın hakkına riayet etmektir? gerçeğini o bize hayatı ile öğretir."

Sözlerini İyad b. Ğanem'in Müslümanların hayatlarına nasıl mesajlar verdiğini aktararak bitiren Yıldırım, mesajları şöyle sıraladı:
1- Bu topraklara tohum eken İyad b. Ğanem'leri hakkı, onların miraslarına sahip çıkmak, yaşamak ve yaşatmaktır. Yaşa ki, yaşatabilesin; yüreğini ver ki, yürekler fethedebilesin.
2- Bu çağda Ömer olmanın hakkı, faruk lakabının gereği iman ile inkâr arasını net çizgilerle ayırmaktır. Allah'tan hakkı ile kork ki, ihsan şuuruna eresin ve Allah'ı görüyormuş gibi kulluk edebilesin.
3- Selman-ı Farisi gibi İslam'ın oğlu olmanın hakkı, neyin varsa hepsini dinine feda etmektir. Dünyalıkları sırtta taşınan bir bohça haline getir ki, değişen değil, dünyayı değiştiren adam kıvamına erebilesin.

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.