Suriyeliler kurtuluşu Türkiye'de görüyor
Esed rejimi, ateşkeş için öngörülen 10 Nisan mühleti yaklaştıkça operasyonlarına hız verdi
Serkan Sağlam'ın haberi:
Şam'ın Annan barış planını kabul ettiğini açıkladığı 1 Nisan'dan bu yana 400'e yakın kişi öldürülürken, canlarını kurtarmak isteyen Suriyeliler, Türkiye sınırına kaçıyor. Sadece önceki gün 2 bin 650 kişi Türkiye'ye sığındı. Türkiye'ye kaçan toplam Suriyeli sayısı 24 bini buldu.
Suriye lideri Beşşar Esed, BM ve Arap Ligi Özel Temsilcisi Kofi Annan'ın ordu birliklerinin kentlerden çekilmesini ve sivil ölümlerinin sonlandırmasını öngören planını kabul ettiğini söylese de, ülkenin dört bir yanında katliam sürüyor. Sadece önceki gün 2 bin 650 Suriyeli Türkiye'ye sığındı. Türkiye'deki Suriyelilerin sayısı 24 bine ulaşırken bunun yüzde 10'dan fazlasının sadece bir gün içinde gelmesi katliamın boyutunun giderek büyüdüğünü gösteriyor. Artık helikopter ve ağır silahların sesi, sınır boyundaki Türk köylerinden bile duyuluyor. Suriye ordusunun sınıra 30-40 kilometre uzaklıktaki sınır köylerine uçaklarla da bombardımana başladığı belirtiliyor. Katliamdan kaçarak sınırdaki Türk askerlerine sığınan çoğu kadın ve çocukların yaşadığı korku ve endişe yüzlerinden okunuyor. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, durumun vahametini bildirmek için önceki gece geç saatlerde telefona sarıldı. Davutoğlu, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'u arayarak, binlerce insanın Türkiye'ye doğru yürüyüşe geçtiği bilgisini verdi.
Suriyeli akınının başlaması ile transfer merkezi olarak kullanılan Reyhanlı'daki çadırkentlere yerleştirilen misafirler, Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesine kurulan 20 bin kişilik çadırkente naklediliyor. Kilis ve İslahiye'de bulunan konteyner kentlerinin kapasitesini doldurduğu belirtildi. Son bir hafta içinde 4 binden fazla kişi Türkiye'ye geçiş yaparken, sabah saatlerinden başlayan geçişler gecenin geç saatlerine kadar devam ediyor. Kayıt işlemleri yapılması ve taşınacakları minibüslerin gelmesi için bir süre sınırda bekleyen Suriyeliler, sınırın diğer tarafında kalan köylerini hüzünlü gözlerle izliyor. Yüzlerce kişi gün boyu gece geç saatlere kadar sınıra gönderilen minibüs ve araçlarla taşınarak kalacakları kamplara taşınıyor. Gelenlerin arasındaki yaralılar ise ambulanslara konularak Hatay'daki hastanelerde tedavi altına alınıyor. Esed yönetimine bağlı güçlerin önceki geceden itibaren Özgür Suriye Ordusu'na bağlı güçlerin bulunduğu düşünülen ormanlık alanları ateşe verdiği de iddia edildi.
ANKARA'DAN İNSANÎ YARDIM ÇAĞRISI
Ankara sığınmacı sayısının giderek artması üzerine uluslararası yardım çağrısında bulunmayı düşünüyor. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "Daha çok sığınmacı akını olursa tabii bu artık BM ve bütün uluslararası toplumun devreye girmesini gerektiren bir konjonktür ortaya çıkartır." dedi. Davutoğlu, Suriye halkının bütün bu operasyonların devam edeceği düşüncesiyle kendisini Türkiye gibi en yakın ülkeye attığını belirterek, "İnsani yardım ile mülteciler konusunda BM'nin devreye girmesini isteyeceğiz." diye konuştu. BM'nin devreye girmesi operasyonel anlamda olmayacak. Türkiye hem külfet paylaşımı hem de yaşanan vahamete dikkat çekmek amacıyla siyasi mesaj vermek için BM'nin devreye girmesini istiyor.
TÜRK GAZETECİLER HÂLÂ KAYIP
Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, haber yapmak için Suriye'ye giden ve bir aydır haber alınamayan Türk gazetecilerin bir köyde tutulduğunu söyledi. Destici, köyün Suriye'nin kuzeyindeki İdlib kenti yakınlarında bulunduğunu ve gazetecilerin yaralı olmadıklarını belirtti. Gazeteciler Adem Özköse ile Hamit Coşkun'un yakınlarının kendisinden yardım istediklerini belirten BBP lideri, "Gazetecilerin çevresi Sünni köylerle çevrili Esed yanlısı bir Nusayri köyünde tutulduğunu öğrendik." dedi. Destici, rehin alanların, gazetecilerin bırakılması karşılığında Türkiye'ye iltica eden Özgür Suriye Ordusu Komutanı Albay Riyad el Es'ad'ı istediklerini kaydetti.
Zaman