İsmail Tezer'in haberi:

Gazeteci-yazar Nazlı Ilıcak, Bediüzzaman’ın bilime ve eğitime son derece önem veren çağdaş fikirlere sahip olduğunu söyledi.

Said Nursi’nin, “Medresetüzzehra” ismini verdiği üniversite projesiyle “din ilimleri ile fen ilimlerinin birlikte okutulması” hedeflemesini son derece anlamlı bulduğunu belirten Ilıcak, "Zaten ben din ile bilimi iki zıt kutup gibi görmüyorum. İnsanlar elbette ki hem dindar olabilir, hem de bilimle uğraşabilirler. Bu çok normal.Ama bu konuda bazı çevrelerde dine veya dindarlara karşı bir önyargı veya çekingenlik görebiliyorum. Bunu aşmak gerekir. Din ile bilimin çatışmadığını, aksine Said Nursi’nin dediği gibi, birbirini tamamladığını ve teyit ettiğini düşünüyorum" dedi.

Said Nursi'nin, “kâinatı Allah’ın yarattığını, dolayısıyla kâinattan teşekkül eden fenlerin, bilimlerin de aslında kendi sahalarında sürekli Yaratıcı’dan, onun eserlerinden bahsettiğini” dile getirdiğini ifade eden Ilıcak, "Onun din ile bilimi kaynaştıran bu düşüncesi çok anlamlı ve dinin (İslam’ın) bilimi dışlamadığını gösteren bir yaklaşım. Bence, bilimin gerçeğine ihanet edilmedikten sonra, dini referanslar vermenin bir mahzuru yoktur. Nitekim bazı insanlar bilimsel bir takım verilerle de kendi inançlarını takviye edebiliyorlar. Bediüzzaman’ın bilime ve eğitime son derece önem veren çağdaş fikirlere sahip olduğunu görüyoruz. Din ilimleri ile bilimin kaynaştırılarak birlikte okutulmasını hedeflediği “Medresetüzzehra” isimli üniversite projesi de bunu ortaya koyuyor zaten" şeklinde konuştu.

Yeni Asya