Nefisin lügatinde 'doymak' yoktur

Nefisin lügatinde 'doymak' yoktur

Haftanın hutbesi

Risale Haber-Haber Merkezi

بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيم
فَلَا تُزَكُّوا أَنفُسَكُمْ هُوَ أَعْلَمُ بِمَنِ اتَّقَى (1)
 
Muhterem cemaat!

Cenab-u Hak insanı mükemmel bir şekilde yaratmış ve o insana çeşitli duygular, hissiyatlar ve aletler vermiştir. Dünyayı da mükemmel bir şekilde yaratmış ve insanın eline vermiştir. Ve insana yaratanını tanıması ve ona ibadet etmesini emretmiştir. İşte bütün bu duygular, hissiyatlar ve aletler ahiret hayatını kazanmak için verilmiştir. İnsanda bulunan nefis ise buna mani olmaya ve insanı Allah'a karşı isyan etmeye teşvik ediyor. Ayet-i Kerimede “nefis daima kötü şeylere sevk eder” (2) buyruluyor. Madem nefis her zaman kötülük yaptırmayı telkin ediyor, o zaman biz Müslümanlar nefsimizi terbiye etmeliyiz. Çünkü “Nefsini ıslah etmeyen başkasını ıslah edemez.”
 
Değerli kardeşlerim!

Nefis, kötülüklere meftundur. Lügatinde "doymak" kelimesine yer yoktur. Hep daha fazlasını ister. Şımarıktır, isyankârdır, yüzsüzdür. Aldıkça daha çok kuvvetlenir. Nihayet öyle bir dereceye gelir ki, insana, "hayatın gayesi zevktir" hükmünü verdirir. Mesuliyetten kaçar. Kaideler, yasaklar ve kanunlar, onun en sevmediği kavramlardır. Dini ve ahlâkı da bunun için sevmez. Çünkü bunlar, insana, başıboş olmadığını, hayvan gibi istediği yerde otlayamayacağını, ibadet için yaratıldığını hatırlatır. Ona, Allah'a isyanın nankörlük olduğunu söyler. Âhirete ait amellerimiz, hasenatlarımız ve yaptığımız her şey, bizler için elmas kıymetindedir. Dünyaya ait, lüzumsuz ve boş işler ise kırık bir cam parçası değerindedir. İşte nefis elması cam parçasına tercih ettiriyor. Bu gibi sebeplerden dolayı dünyada nefsin muhasebesi yapılmalı ve “Ey inananlar, Allah'tan korkun ve kişi, yarın için ne (yapıp) gönderdiğine baksın. Allah'tan korkun; çünkü Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.”(3) ayetinde verilen derse uyarak kötülükleri terk ile salih amel işlemeye gayret göstermelidir.

Aziz müminler!

Resul-i Ekrem (a.s.m), “Allah bir topluluk için hayır murad ettiğinde, onlara nefislerinin ayıplarını gösterir” (4) buyurmaktadır. Demek ki nefsini beğenen ve nefsine güvenen bedbahttır. Nefsinin ayıbını gören, bahtiyardır. Hutbemin başında okuduğum ayette, Allah-u teâla: “kendinizi temize çıkarmayın. Çünkü Allah, kötülükten sakınanı daha iyi bilir” (1) buyuruyor. Evet, nefis kendini sever ve hiç kusuru kendine almak istemez ve kabul etmez. Ve yine nefis ölümü düşünmek istemiyor. Ölümü insana unutturmak istiyor. İnsan da daima ölümü hatırında tutarak ve her zaman kendini ölüme hazır bulundurarak nefsin desisesini kırmalıdır.    İnsanın vazifesi gurur değil, şükürdür. İnsana lâyık olan şöhret değil, tevazudur ve yine insan daima tövbe istiğfar etmeli ve Allah’tan yardım dilemelidir.

Hutbeme bir hadis-i şerifle son veriyorum: “Senin en zararlı düşmanın nefsindir.”(5)

Hazırlayan: Fatih Aksüt

1-Necm suresi 53/32
2-Yusuf suresi 12/53
3-Haşir suresi 59/18
4-el-Aclûnî, Keşfü'l-Hafâ, 1:81.
5-el-Aclûnî, Ketfü'l-Hafâ, 1:143; Gazâlî, İhyâ-u Ulûmi'd-Dîn, 3:4.