Bediüzzaman'ın okuma konsantrasyonu
Eğitim danışmanı Faruk Akçe, üniversite hazırlık öğrencilerine Sınav Motivasyonu konulu semineri sundu
Halil İbrahim Önal’ın haberi
RisaleHaber-Eğitim danışmanı Faruk AKÇE üniversite hazırlık öğrencilerine “Sınav Motivasyonu konulu semineri sundu.
“Nasıl öğreniriz?, Başarının Vazgeçilemez ilkeleri, Başarı Örnekleri, Hedef Belirleme, Verimli Ders Çalışma Teknikleri, Sıra Dışı Düşünce Becerileri, Sağ Beyinle Aktif Öğrenme, Motivasyon Arttırma Teknikleri” gibi konuların değinildiği seminer, üniversite hazırlık öğrencileri ve eğitimcilerin katılımıyla Diyarbakır Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Seminerine öğrenmenin aşamaları ile başlayan Faruk Akçe, “Öğrenme aşamalarının bilinçsiz yetersizlik, bilinçli yetersizlik, bilinçli yeterlilik, bilinçsiz yeterlilik olduğunu” ifade etti. Başarılı insanların zeka seviyesini izleyicilere soran Akçe çeşitli cevaplar aldıktan sonra başarılı insanların zeka seviyeleri ile ilgili “10 Bin Saat Kuralı”’ndan bahsetti.
Akçe, 10 Bin Saat Kuralı ile ilgili 1990’da Psk. K. Anders Ericsson ve Berlindeki seçkin Müzik akademisinde iki arkadaşı tarafından yapılan bir çalışmaya dikkat çekerken, bu kuralın aslının İslamiyet’te var olduğunu,“ Amelin en hayırlısı az da olsa devamlı olanıdır.” Hadis-i Şerifinin buna bir örnek olduğunu belirtti. Az da olsa her gün yapılan eylemin sonucunun başarı olacağını dile getirdi. “10 Bin Saat Kuralı’nın 10 yıl olan süreçte haftalık çalışma saatlerinin toplamı olduğunu belirten Akçe, Daniel Levitin’e ait şu sözle bu kuralı te’yit etti: “Herhangi bir şeyde dünya klasmanında bir uzman olmayı sağlayacak ustalık düzeyine ulaşmak için 10 bin saat pratik gerekir.”
Zirvedeki insanların sadece herkesten daha fazla çalışmakla kalmadığını, çok çok çooook daha fazla çalıştığını söyleyen Akçe, başarılı insanların ortak özelliğini şöyle sıraladı: İç disiplin, özgüvenin yüksek oluşu, hedeflerin net olması, Hemen eyleme geçmeleri, sabır kuvveti, hazzı ertelemek, olumlu düşünme, olumlu cümleler kullanma, çevre koşulları ve çooook çalışmak…
Başarı için hedef belirleyin
Zirvedeki insanlar ile ilgili örnekte veren Akçe, Nicolas Sarkozy’nin çok genç yaşta siyasete atılırken hedefini koyduğunu ve ileride Cumhurbaşkanı olacağını, her sabah tıraş olurken aynanın karşısında, “… bir gün bu ülkeye cumhurbaşkanı olacaksın...” diye kendi kendine bağırdığını ve hep zirveyi hedeflediğini” söyledi.
Hedef Belirleme de dikkat edilmesi gereken bazı noktalardan da bahseden Akçe, “hedef belirlemede, kişilik yapınız gerçekçi mi? Kesin ve net mi? Yazılı mı?, Ne zaman gerçekleşecek? Hedef tanımlı mı? Kaynak Kontrolü? Engeller? Eylem Planı? Zihinsel Prova? gibi sorulara cevap verdikten sonra harekete geçilmesi gerektiğini” kaydetti.
“Tembel insan yoktur. Sadece kendisine ilham kaynağı oluşturacak kadar güçlü gayeleri olmayan insanlar vardır” sözüyle seminerine devam eden Akçe, her öğrencinin mutlaka hedefi için bir eylem planı hazırlaması gerektiğini, plan hazırlamada mevcut durumun (Yetenek, Bilgi birikimi, İmkan ve şartlar, Değer yargıları, İnançlar, Çevre) ve istenen durumun (Hangi İl, Hangi Okul, Hangi Bölüm) gözden geçirilmesi gerektiğini.
Verimli ders çalışma tekniklerine değinen Akçe, çalışmanın önündeki engelleri şöyle sıraladı: Bir gün arkadaşlarınız size istemediğiniz söz söylediği için,bir başka gün öğretmeninizle aranızda istenmeyen bir diyalog olduğu için, bir başka gün canınız sıkkın olduğu için, bir diğer gün hava içinizi kararttığı için, bir başka gün arkadaşlar size bir yere gitmeyi önerdiği için vb. vb.. nedenlerden dolayı çalışmaya isteksiz olacaksınız. Bu listeyi her gün için birden çok sebeple doldurmak mümkündür.
Çalışma disiplini konusunda da bilgi veren Akçe, Disiplinin Zihni karmaşayı azalttığını, stres ve sıkıntının oluşumunu engellediğini, zirveye emin adımlarla yürümemizi ve zamanı verimli şekilde kullanmamızı sağladığını söyledi.
Planlama ve Ders Programı hazırlarken dikkat edilmesi gereken noktalara temas eden Akçe, Dan Brown’ın günlük programını şöyle anlattı: Dan Brown, Sabahları 04.00’te kalkar, kalktığında asla e-maillerime bakmaz, telefon konuşması yapmaz, Evinin yanındaki küçük ofise geçip orada kendini yazmaya verir. Özellikle günümüzde cep telefonu, internet ve televizyon dikkati dağıtan en büyük araçlardır. Bunlardan mümkün olduğunca uzak durmak bizi başarıya götürecektir.
Ders çalışırken de uzun saatler çalışmak yerine aralıklı çalışmak daha verimli oluyor. Çünkü beyin dinlenmiş oluyor.
Konsantrasyon konusunda “En iyi nerede konsantre oluyorsunuz?” bunu belirleyin Fiziksel dağınıklık, zihinsel dağınıklığa neden olur diyen Akçe, düzenli bir hayatınız olursa her gün kendinizi daha zinde hissedersiniz. Fakat dağınıklık yorgunluk, verimsizlik, baş edememe hissi, stres oluşturur, dikkati dağıtır. İbn-i Sina aktif öğrenme konusunda “Uyanık kalmak için bir şeyler içer açılıyor, yeniden çalışmaya koyuluyor. Uykuda bile zihnim okuduğum şeylerle meşgul oluyor.” diyor. Bediüzzaman Hazretleri konsantrasyon için bazen bir sayfayı okurken diğer sayfayı bir eli ile kapatıyor” Ders çalışırken tekrar edilmeyen bilgiler çok çabuk unutulur. Zübeyir Gündüzalp 180 değil 1080 defa tekrar diyerek öğrenilen bilginin kalıcılığı konusunda tekrarın önemine vurgu yapmıştır. Yine Aristo “Sürekli yaptığımız şey neyse, biz oyuz. O halde mükemmellik bir eylem değil, bir alışkanlıktır.” demiştir.
Aktif öğrenme ile ilgili bilgilerde veren Akçe seminerine şöyle devam etti:
Ders çalışırken en çok hatırlanan kısım baş ve sonlardır. Ne kadar çok ve canlı renk kullanabilirseniz, o kadar hafızada kalıcı olur. Sadece renkleri kullanmak bile belleğinizi güçlendirecektir. Hayal gücü belleğinizin enerji kaynağıdır. Ne kadar canlı hayaller kurabilirseniz, o kadar kolay anımsarsınız. Hayal gücü geliştirme de hayalinizde büyüttüğünüz şekiller ne kadar büyük boyutta olursa o kadar kalıcıdır. Hayali imajınız ne kadar komik, tuhaf, esprili ve aykırı olursa gözünüzün önüne o kadar kolay gelecek ve anımsamanızı sağlayacaktır. Hareketli cisimler durağan cisimlerden daha kolay anımsandığından, olabildiği her durumda hayal ettiğiniz şekilleri hareket ettirin. Tatma, dokunma, koklama, görme, işitme. Hayalinizde oluşturduğunuz imajı bu beş duyuyu ne kadar çok katabilirseniz anımsamayı da o kadar kolaylaştırmış olursunuz. Bellek imajlarını görebilmek için beyninizin sağ lobunu kullanın. Çünkü bellek,
• Okuduklarımızın %10’unu
• İşittiklerimizin %20’sini
• Gördüklerimizin %30’unu
• Hem görüp hem işittiklerimizin %50’sini
• Söylediklerimizin %80’ini
• Uygulayarak söylediklerimizin %90’ını hatırlar.
Ne kadar duyu organını devreye sokarsak o kadar daha çok hatırlamış oluruz. Öğrendiğimiz bilgi sosyal hayatta ne kadar pratik yaparsak o derece hatırlarız."