RisaleHaber-Haber Merkezi

Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuhu

Evvelen Malezya’dan tüm ağabey ve kardeşlerimize selam eder geçmiş mevlid-i nebevilerini tebrik ederiz.

Saniyen; geçtiğimiz ay içerisinde Malezya’da ve Japonya’da Risale-i Nurlarla alakalı yapılan birkaç faaliyeti duaya medar olması babından siz ağabey ve kardeşlerimizle paylaşmak istiyoruz.

Öncelikle geçtiğimiz Şubat ayı içerisinde Türkiye’den ağabeylerimiz Malezya’yı ziyaret ettiler. Ankara, Aksaray, Nevşehir ve Yozgat’tan ağabeylerin iştirak ettiği grup ile Kuala Lumpur’da şevke medar bazı ziyaretlerimiz ve programlarımız oldu. Ağabeylerimizin Kuala Lumpur’a geldigi 28 Ocak perşembe akşamı dershanemizde evvela Türkiye’den başta Hz Üstadımızın talebelerinden ve diğer ağabeylerden selamları takdim ettiler. Ağırlığı Nijeryalı talebelerden oluşan bir grup öğrenci ile istifadeye medar bir ders oldu. Derste Nijerya’daki İslami hizmetlerde mevzu bahis oldu. Yakın bir vakitte Nijerya’ya dershane açılacak olması da bu toplantıya ayrı bir mana kattı.
 
Ertesi gün yani Cuma günü Malezya ulusal camiinde ekip halinde Cuma namazı eda edildi ve o günün akşamında kalabalık bir Türk cemaati ile akşam yine merkez dershanede Türkçe ders yapıldı.

30 Ocak Cumartesi günü İslam üniversitesinde okuyan 15'e yakın Bangledeşli talebenin organize ettiği Risale-i Nur’un İslamı anlatma metodu ve Türk toplumu üstündeki tesirleri adlı seminere katılındı. İslam üniversitesinde okuyan yaklaşık 200 kişilik Bangladeşli talebelerin içlerinden seçilmiş 15’e yakın hamiyetli bir grup Risale-i Nur hizmetinin tarzını öğrenip Bangladeş’e de dersane açarak Risale-i Nurlari götürmeyi niyet etmekteler. Yapılan bu seminer onlar tarafından organize edildi ve bizleri konuşmacı olarak davet ettiler. Büyük bir şevk ve dikkatle 2 saat devam eden seminer ağabeyleri ve bizleri de şevke getirdi.

Program sonunda sorulan sorularda programın tesirini gösterir nitelikte idi. Bu programın hemen akabinde bu grup tarafından her ay düzenli olarak bir meselenin mutalaa edilmesi isteği geldi. Bugünlerde ikincisini yapacağımız seminerin konusu Risale-i Nur’un aile hayatında İslam’ın tesisindeki rolü olacak. Yine Türkiye’den gelen ağabeylerimizin de iştiraki ile Pazartesi günleri mutat olarak devam eden esnaf dersimize iştirak edildi. Şevk ile dinlenen derste ağabeylerimizin de istifadesi yüzlerinden okunuyordu.

2 Şubat Salı günü sabah ise Malezya Türkiye Kültür Derneğimizin öncülüğünde Malezya Ulusal Üniversitesi (UKM)’ndeki IKRAB adındaki enstitünün de sponsor olduğu bir konferansımız yapıldı. Malayca ve İngilizce tebliğlerin yapıldığı konferansa 120 civarında ağırlığı Malay öğrenci ve hocalardan oluşan bir grup katildi. Nurların Malay diline tercümesini yapan hocalar tarafından Bediüzzaman kimdir? Risale-i Nur nedir? vs gibi mevzular güzel bir şekilde sunuldu. Tercümesi bitip basılan kitapların tanıtımının da yapıldığı toplantıda Prof. Adem Kılıçman ağabeyimizin “Neden Risale-i Nur” adlı konuşması da çok büyük tesir uyandırdı. Türkiye’den gelen ağabeylerimizden Hafız Abdullah ağabeyin Kur’an tilaveti ise Malay halkını adeta mest etti. Programda tüm katılımcılara yeni basılan kitaplardan Münacat ve İçtihad Risalesi hediye edildi. O günün akşamında ise Nurları ciddi manada 1 yıldır tanıyan eski hukuk fakültesi dekan yardımcısı, şimdi ise yine ayni fakültede öğretim üyeliği yapan İkbal Hocanin evinde akşam yemeği vardı. Türkiye’ye muteaddid defalar gitmiş olan ve Türkiye’yi birçok yönü  ile en az Türkiyeliler kadar bilen ve seven İkbal Hocanin ağabeylerimize ihtiramı hakikaten bizleri çok ama çok mesrur etti. Türkiye seyahatinde Erzurum’da 1 hafta dershanede kalan İkbal Hoca, evinde yaklaşık 3 saat tabiri caizse oturmadan bizlere hizmet etti. Ayrılmadan önce yine Abdullah abinin Kur’an tilaveti İkbal Hoca ve ailesi için unutulmaz bir hatıra oldu. Üstadı ve Türkiye’yi çok ama çok seven bu hocamızın sevgisini oğluna verdiği isimden de anlaşılmakta idi. Oğlunun ismi “Fatih Nursi” Fatih; Fatih Sultan Mehmet’i, Nursi ise Üstad’ı temsil etmekte... Onun tabiri ile Fatih gibi cesur Üstad gibi imanlı olmasını arzu ettiği için bu ismi vermiş.

Yine program süresince Malay diline tercümeleri yapan İbnor Azli Hoca ve Enver Hoca ile yapılan sohbetler ve derslerde, ağabeylerin Malezya’ya ve yurt dışı hizmetine alakasını artırır nitelikte idi. Budist ve Hindu tapınaklarını gezen ve hala taşa, hayvana tapan insanların hallerini aynel yakin müşahede eden ağabeyler insanlığın Kur’an’a ve iman hizmetlerine ne kadar muhtaç olduğunu ve bizler cemaat olarak acilen tüm dünyadaki muhtaç olan insanlara Kur’an’ın bu asıraki nurunu götürmekte çok geç bile kaldığımızı ikrar ettiler.

SİNGAPUR VE JOHOR

Singapur’a abiler gittiler, orada bulunan Cafer abiyi ziyaret ettiler Cafer abinin babası Hint asıllı alim bir zatmış. Hz Üstad hayatta iken Risale-i Nur’u Singapur’a getirtiyor. Hintli Türkçe bilen birine tercüme yaptırarak dersler yaptırıyor. Oğlu Cafer abi de evinin her tarafı İslami kitaplarla dolu alim bir zat. “Singapur’da hatırı sayılır bir zattır, çok talebeleri var” dediler. Türkiye’deki abi ve kardeşlere çok selamlarımı iletin diyor. Cuma günü ziyaretten sonra Singapur’da olan Yılmaz kardeşle Johor Camiine gidiyorlar. Cuma’dan sonra yaklaşık 3 senedir orada Japon firmasın da çalışan Mustafa kardeşle tanışıyorlar ve Mustafa kardeş çok seviniyor. Yılmaz kardeş de Johor çok yakın olduğu için Johor’daki derslere davet etmiş. O derslere gelecek inşallah Yılmaz da Singapur’daki derslere iştirak edecek güzel bir tevafuk olmuş.

Ayrıca abiler Singapur’a giderken Johor’a Yılmaz ve önceden dersanedeki vakıf Ömer abiyi de Johor’da ziyaret edip o gece Johor’da üniversitenin misafirhanesinde kaldılar. Orada da akşam talebelerle derse iştirak edenler olmuş. Türkiye’den gelen abiler şevkle, uçakta başlayıp burada tanışıp kitap verme broşür dağıtma mail adresi verme gibi çok hizmete medar gayrette bulundular, Allah razı olsun.

Malezya seyahatini büyük bir şevk ile bitiren ağabeylerden büyük bir kısmi 8 Şubat itibari ile Türkiye’ye dönerken birkaç ağabey Filipinleri seyahate gitti.
Hülasa, ziyaretler, dersler dolu dolu geçti. Abiler Türkiye’ye dönünce telefonla aradılar, memnuniyetlerini ve teşekkürlerini ifade ettiler. Allah hizmetlerimizin inkişafına vesile kılsın inşallah. Amin

JAPONYA

Bizler de Yozgat’taki Yakup abi ve Nevşehir’deki Mehmet ağabey ile Japonya’nin Nagoya şehrine gittik.
 
Japonya’daki vakıf ağabeyler Emre Abi ve Ali Abinin kaldığı ve yeni tutulan çok geniş ve güzel olan Nagoya dershanesine vardık. Yaklaşık 10 civarında bir Türkiyeli esnaf ağabeyin hizmetlere sahabeti ve bizlere ihtiramı bizleri çok mesrur etti. Donuş gününe kadar hemen hemen her gün bizlerle beraber olan, derslere katılan ve yemek pişirip hizmet eden Türkiyeli esnaf ağabeyler, bizleri hem şaşırttı hem de memnun etti. Türkiye’den, Güney Afrika’dan, Kore’den, Endonezya’dan, Malezya’dan, Filipinler’den ve Japonya’dan ağabey ve vakıfların katilimi ile çok istifadeli bir meşveret yapıldı. Önemli gündem konularının konuşulduğu ve karara bağlandığı meşveret elhamdülillah yurt dışı hizmetlerinde aldığımız büyük mesafeyi de ortaya çıkardı. Ülkelerin kendi hizmetlerini tanıttığı, ileriye yönelik 1 yıllık 5 yıllık ve 10 yıllık hedeflerini açıkladığı meşveret karşılıklı fikir alış verişi ve istifadeye medar oldu. Birisi 5 yıl önce Müslüman olan, diğer ikisi de daha yeni Müslüman olmuş Abdullah, Ömer ve Nasreddin adlarındaki Japon kardeşlerin Risale-i Nur’a sarılmaları ve gece yarısı saat 01’lere kadar dersanede bizlerle beraber olup, bulaşık yıkayıp, bizlere hizmet etmesi tüm cemaati çok duygulandırdı. Bu kardeşlerden Abdullah kardeş, Nurlardan 33 pencereyi Japon diline tercüme etmiş ve basılmış. Maddi olarak da tercümeleri destekleyen bu kardeşimiz İhlası ile de bizleri duygulandırdı.

Cemaat halinde bir günlük Nagoya şehir gezisinden sonra bizler Malezya ekibi olarak 17 Şubat’ta tekrar Malezya’ya döndük… Ayriyeten son bir haber olarak Gençlik Rehberinin Çince Tercümesi ve tashihi bitti inşallah bu günlerde basacağız. Berayı malumat siz ağabeylerimize takdim ederiz. Malezya cemaati olarak müstecap dualarınızı bekler selam ederiz… 

MALEZYA NUR TALEBELERI