Bediüzzamanın gaye-i hayali, Mavi Marmara

Bediüzzamanın gaye-i hayali, Mavi Marmara

Yazar Yavuz Bahadıroğlu, Mavi Marmara gemisinde yer alanları Bediüzzaman'ın "gaye-i hayal" sözleriyle yorumladı

Risale Haber-Haber Merkezi

Yazar Yavuz Bahadıroğlu, Mavi Marmara gemisinde yer alanları Bediüzzaman'ın "gaye-i hayal" sözleriyle yorumladı.

"Günlerdir kafamda Bediüzzaman Hazretlerinin bir tespiti dönüp duruyor: 'Gaye-i hayal olmazsa veyahut nisyan veya tenâsi edilse, ezhan enelere dönüp etrafında gezerler" diyen Bahadıroğlu, "Muhteşem Osmanlıca terkibi, bugünkü dile çevirmeye çalışırsak. İnsanın hayatında bir intizam ve hedef bulunmazsa, tüm zihni ve düşüncesi kendine yönelir. Nefsinin güdümüne girer. Bütün gayretini bu yolda sarf eder.
Sonuç olarak kendi benliğinin bir kölesi, bir aracı haline dönüşür. Her şeyi kendi benliğine hizmet eden bir vasıta olarak düşünür. Bu da insanı egoist ve hedonist (hayatın gayesini hazcılık olarak görenler) yapar. Yaradılış hikmetinden kopar, bencil ve zevkperest (hedonist) bir hale düşer. Zalim ve duyarsız olur" dedi.

İnsanın yapmış olduğu bütün zulüm ve ahlaksızlıkların temelinde, insanın kendisini unutması ve gayesiz kalmasının yattığına işaret eden Bahadıroğlu, "Mavi Marmara gemisinde bulunanların Gazze’ye insani yardım götürmek gibi bir “gaye-i hayal”leri vardı… Milyonlarca insanın salt kendine yaşadığı, Müslümanların bile “Arapların duyarsız kaldığı bir konuya neden biz duyarlı davranalım?..” anlayışı içinde, âdeta “Bana dokunmayan yılan bin yaşasın” dercesine yaşadığı bir âlemde, “öteki”ne yardım uğruna ölümü göze aldılar…Bu uğurda ölüm hiç kuşkusuz şahadettir… Sorgulanması gereken bu duyarlılık değil, geride kalan kitlesel duyarsızlıktır…" şeklinde yazdı.

Yazının tamamı için TIKLAYINIZ