Gazze'ye Özgürlük kıvılcımı böyle başladı

Gazze'ye Özgürlük kıvılcımı böyle başladı

Gazze’ye Özgürlük Filosu’nun organizatörlerinden Greta Berlin, Middle East Monitor’e verdiği röportajda çarpıcı açıklamalarda bulundu

Mehmet Nedim Aslan'ın haberi:

Gazze’ye Özgürlük Filosu’nun organizatörlerinden Greta Berlin, Middle East Monitor’e verdiği röportajda çarpıcı açıklamalarda bulundu. Gazze’ye giden gemileri basan İsraillilerin Mavi Marmara kaptanı ile Spendoni gemisi kaptanını vurduğunu kaydetti. Berlin, “Bu bilerek yapıldı. Kaptanlara ‘Bizimle çalışmamaları gerektiği’ mesajı verilmeye çalışıldı. Ama biz şimdiye kadar üç kaptandan telefon aldık. Bize ‘Eğer ihtiyacınız varsa lütfen bizi arayın. Bizler hazırız’ dediler. İsrail uluslararası hukuka uyana kadar, Gazze ablukasını kaldırana kadar bizler aynı şekilde gemilerle Gazze’ye gideceğiz” dedi.

GAZZE FİLOSU FİKRİ NASIL ORTAYA ÇIKTI?

Gazze’ye Özgürlük Hareketi’nin, İsrail’in 2006 yılında Lübnan’da gerçekleştirdiği katliam sırasında ortaya çıktığını kaydeden Berlin, “Bir grup insan oturup Gazzeliler için ne yapabiliriz diye düşündük. Çünkü o zaman tüm dikkatler Lübnan’daydı ve Filistinlilere kimse dikkat çekmiyordu. Avustralyalı bir arkadaşımız, ‘Her zaman bir bot satın almak istemişimdir. Belki bu botla New York’a gideriz ve sonra Avrupa’dan da insanları toplayıp Gazze’ye gideriz’ dedi. Beş kişi ‘Ne büyük bir fikir’ diye konuştuk. Biz beş kişi Uluslararası Dayanışma Hareketi için çalışmıştık (Batı Yaka’da) daha önce. Bizi Batı Yaka’dan kovdular ve bir daha girmemizi yasakladılar. Bu sefer Gazze için ne yapabiliriz diye düşündük. Beşimiz, Kaliforniya’dan üç Amerikalı ve Londra’da yaşayan iki Avustralyalı; dört kadın ve bir erkek. Her şey bu şekilde başladı” dedi.

“DAHA ÖNCE BEŞ DEFAGAZZE’YE GİRMEYİ BAŞARDIK”

Gazze’ye ilk kez değil, 9. kez gitmeye çalıştıklarını kaydeden Berlin, beş kez Gazze’ye girmeyi başardıklarını belirterek, “Tehdit edildik ama yine de Gazze’ye girmeyi başardık. Milletvekillerini, Filistinli öğrencileri taşıdık. İsrail’e ‘Sizin Gazze’yi abluka altına alma hakkınız yok’ dedik ve İsrail de bunu kabul etti” dedi. Berlin, İsrail’den bir çeşit karşılık beklediklerini; ancak insanları öldürebileceklerini hiç hesaba katmadıklarını ifade ederek, “Haziran 2009’da bir botumuzu vurmaya çalıştılar. Tüm yolcularımızı alıp İsrail’de hapse attılar. Onların bize saldırma potansiyeli olduğunu biliyorduk, ancak insanları öldürebileceklerini düşünmedik” ifadelerini kullandı.

“NEDEN FİLİSTİNLİLERİN KENDİNİ KORUMA HAKKI BULUNMUYOR?”

Gazze filosunu hazırlamak için 1 yıl çalıştıklarını ve tüm dünyanın dikkatini çekmek için birçok ülkeden insanlarla ittifak kurduklarını söyleyen Berlin, İsrail’in Gazze’de yavaş hareket eden bir soykırım gerçekleştirdiğini kaydetti. Berlin, İsrail’in güvenliği tartışmalarıyla ilgili olarak da, “Filistinlileri kim koruyacak? Kim onların güvenliğini garanti altına alacak? Neden Filistinliler kendilerini koruma hakkına sahip değil? Neden kendi sınırlarını koruma hakkına sahip değil. Neden bu hak sadece dünyanın dördüncü büyük askerî varlığına sahip İsrail’e veriliyor” diye sordu.

“EVİME SALDIRANA KARŞI NEFSİ MÜDAFAADA BULUNURUM”

İsrail’in Ortadoğu’daki tek terörist olduğunu vurgulayan Berlin, İsrail’in “Gemide silahlar vardı” iddialarını ise şu şekilde cevaplandırdı: “Evet. Bir sandalyenin alüminyum ayağı, kesinlikle İsrail’in makineli silahlarına denk gelen bir silah. Ben kendim şiddet karşıtı bir insanım ve şiddetin hiçbir şeyi çözemeyeceğine inanırım. Ama birisi makineli tüfek, göz yaşartıcı ve ses bombasıyla gelirse, ben de kendimi korumak için elimden geleni yaparım. Hiç kimsenin benim evime, çocuklarıma ve gemime saldırma hakkı yok” dedi.

Vakit