Üniversitelerde rektör devrimi
Her seçimde büyük sıkıntı yaşanan üniversitelere rektör seçimine YÖK'ten yeni model
Z. Kıvanç El'in haberi:
Her seçimde büyük sıkıntı yaşanan üniversitelere rektör seçimine YÖK'ten yeni model. YÖK Başkanı Özcan, sistemin sil baştan değişeceğini, rektörün üniversitelerde oluşacak seçici kurul tarafından belirleneceğini açıkladı
YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, artık üniversitede rektör atanması nedeniyle bölünme istenmediğini ifade ederek Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün de bu yönde ricada bulunduğunu hatırlattı. Rektör atamalarında değişikliğe gidileceğini ve çalışmalarda sona geldiklerini belirten Özcan, yeni sisteme ilişkin şu açıklamaları yaptı:
ARTIK SEÇİM YOK
Türkiye'de rektörler illa profesör olacak diye bir şey var. Bu inanç yıkılmıyor. Akademi dışından bir insanın rektör olacağına kimse inanmıyor. Sanılıyor ki akademiden gelirse bir hikmet var. İşletme özellikleri olan bir insan gelse daha iyi idare edebilir. ABD'de birçok dünya ülkesinde bu iş böyle yürüyor. Her okulun başında profesyonel işletmeciler var. En önemli işimiz şimdi bu. Rektörlük konusunu değiştiriyoruz. Yakın zamanda tamamlanacak çalışma ile artık seçim olmayacak. Bakın vakıf üniversitelerinde kavga çıkıyor mu? Mütevelli heyetinin istediği isim rektör oluyor. YÖK'ten sadece onay alınıyor.
SEÇİM OLUNCA BÖLÜNÜYOR
Biz de devlet üniversitelerinde seçici bir kurul olsun istiyoruz. Bunu da yaratacağız. Adına seçici kurul denir, mütevelli heyeti denir. Ne derseniz deyin. Üniversite bu seçici kurulu kendisi yaratacak. İsterse sanayi odasından biri alınsın, isterse belediye başkanı veya sivil toplumdan isimler. Bu heyet rektörü belirlesin. Rektör adayı ile görüşecek, mülakata çağıracak. Adayın yönetim potansiyelini değerlendirecek. Üniversiteye katacaklarını şehre olan katkılarını değerlendirecek. Daha sonra da isim belirleyip bizden onay alacak. Böyle olmazsa üniversiteleri bölüyoruz. Bakın son olarak Marmara Üniversitesi'nde seçim yapıldı. 3 adaydan biri 490, biri 380, biri de 300 oy aldı. Ne oldu şimdi üniversite 3'e bölündü. Kim atansa diğer taraftakiler küsecek. Bundan sonra nasıl tamir edeceksiniz o üniversiteyi. Rahmetli İhsan Doğramacı seçim sistemi geldi diye istifa etmişti, çok haklıymış. Acilen seçim sistemi kaldırılacak.
AKREDİTASYONDA YENİ DÖNEM
Üniversitelerin kalitesi kontrol edilmiyor. Denetleme adı altında idari ve mali denetime tabi tutuyoruz. Türkiye Akreditasyon Kurumu'nun tüm çalışmalarını bitirdik. 12 aya kadar kuracağız. YÖK'e mi bağlı olacak bağımsız mı olacak ona karar vereceğiz. ABD'de bir bağlantısı yok. Tamamen sivil toplum örgütü gibi.
Akademisyen sıkıntısı çok ciddi durumda. Eğer üniversiteye gelmez, hakim savcı stajyeri olursa 2 bin 500 3 bin lira maaş alacak, asistan olursa ancak bin 500... Neden burada dursun.
YÜKÜ KALDIRMIYOR
Buranın içinde ciddi sorunlar var, yükü kaldırmıyor. 22 üniversite için kurulmuş ama 146 üniversite var. Burası da üst kurul ama bir BDDK'ya bakın bir de buraya. Eleman eksikliğimiz çok. Buraya gelen iyi uzman 2 gün sonra buradan kaçıyor. Başbakan'la da bunlar görüşeceğim. Buranın çalışanlarının BDDK, SPK gibi üst kurul mahiyeti kazanması lazım.
ELLERİNİ CEBİMİZDEN ÇEKSİNLER
Bu kadar sıkıntı varken bir de Kalkınma Ajansları, bürokrasi bizden eleman alıyor. Kalkınma ajansları ciddi eleman çalmaya başladı. Bu da beni sinirlendirmeye başladı. Başbakan'a da aktaracağım. Artık ellerini cebimizden çeksinler.
İKİNCİ AÇIKÖĞRETİM
Açıköğretim Fakültesi Anadolu Üniversitesi'nin temelindeydi. Oradan aldık, İstanbul'a da verdik. Bu yıl öğrenci alacaklar. Tekel olmasın rekabet olsun diye yaptık. Artık açıköğretimde kitap basılmayacak. İnternet üzerinden yayınlar yapılacak, dersler verilecek. Başka üniversitelerin hocaları da ders verecek internetteki eğitim materyallerini hazırlayacak. Böylece hemşerilik duygusunu da kaldırıp kendi arkadaşlarını maddi çıkar sağlamanın önüne geçeceğiz.
Akşam